Erdoğan: 2019'da yapılacak testlerin ardından faaliyete geçmeye hazır olacak

Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve heyet üyelerini ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Bugün Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerin ulaştığı yüksek seviyenin ifadesi olarak gördüğü enerji iş birliği alanında atılan yeni bir adıma daha şahitlik etmek amacıyla bir araya gelindiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"TürkAkım doğal gaz boru hattının Karadeniz'in altından geçen bölümünün tamamlanarak boru hattının ülkemiz topraklarına ulaşmasının, bugün ayrı bir sevincini yaşıyoruz. Böylece 2014'te ilk adımını attığımız 2016'da hükümetlerarası anlaşmayla somut çerçeve kazandırdığımız bu tarihi projenin artık son aşamasına gelmiş bulunuyoruz. TürkAkım Rus dostlarımızla beraber büyük emek harcadığımız, hem ikili ilişkilerimiz hem de bölgemizdeki enerji jeopolitiği bakımından tarihi nitelikte bir projedir. Rusya kara kesimi, deniz kesimi ve Türkiye kara kesimi olarak 3 bölümden teşekkül eden TürkAkım Projesi, inşallah 2019'da yapılacak testlerin ardından faaliyete geçmeye hazır olacaktır."

Putin: Türkiye'yi önemli bir doğal gaz merkezi haline getirecek

Rusya Devlet Başkanı Putin ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye ile Rusya arasında 100 milyar dolarlık ticaret hacminden bahsettiğine değinerek, "Bu sene Çin ile 100 milyar dolar ticarete ulaşacağız, Türkiye ile neden olmasın bu rakam? Türkiye ile de 100 milyar dolarlık ticaret hacmine imza atmamız mümkün olacaktır." diye konuştu.

TürkAkım ile ilgili anlaşmanın İstanbul'da 10 Ekim 2016'da imzalandığını hatırlatan Putin, "Projeye adı veren Sayın Erdoğan'dır, TürkAkım ismini vermiştir. Sadece 2 sene sonra, bu hızlı süre zarfında projenin en zor kısmı tamamlandı. Hakikaten çok büyük çalışma yapıldı. Yeni ve yüksek teknoloji ile yapılan bir süreçtir." dedi.

Putin, proje kapsamında bin 800 kilometre boru hattı döşendiğini ve doğal gazın Türkiye üzerinden transit olarak Doğu ve Güney Avrupa'ya taşınacağını, bunun da Türkiye'yi önemli bir doğal gaz merkezi haline getireceğini, ülkenin konumuna olumlu bir etki yapacağını anlattı.

Projenin kara bölümünün de deniz bölümünde olduğu gibi hızla ilerleyeceğini dile getiren Putin, "İnanıyoruz ki bu projenin tamamı, 2019 yılına kadar tamamlanacaktır. En çevre dostu, en ileri teknolojiyi kullanıyoruz. En zor standartlara uygun şartlarda çalışmamızı yapıyoruz." diye konuştu.

"Güven olmadan böyle bir proje gerçekleştirmek mümkün değil"

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya ve Türkiye'nin enerji alanındaki işbirliğinin uzun yıllardır başarılı şekilde devam ettiğini belirterek, şunları söyledi:

"Sayın Erdoğan ile 13 sene önce Mavi Akım projesini başlattık. Proje 13 sene boyunca, en zor mevsim şartlarında bile güvenli bir şekilde faaliyet gösteriyor. Bu, Rusya'nın doğal gaz sevkiyatı bakımından güvenilik ve sağlam bir tedarikçi haline geldiğini gösteriyor. Projeyle Türkiye'nin ekonomisine güç katan doğal gaz sevkıyatı yapıyoruz. Yeni boru hattı da Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi ve Türkiye'nin genelinde ekonominin gelişmesi bakımından çok önemli ve aynı zamanda enerji güvenliğini sağlayacak bir proje olacak."

Projede emeğe geçenlere teşekkür eden Putin, sözlerini şöyle tamamladı:

"Sayın Erdoğan'a derin, içten şükranlarımı sunmak istiyorum, gösterdiği siyasi irade, cesareti için teşekkür etmek istiyorum. Artan rekabet koşullarında böyle siyasi irade, cesaret olmadan böyle bir proje gerçekleştirmek mümkün olmaz. İki ülke arasında güven olmadan böyle bir proje gerçekleştirmek mümkün değil. Eminim TürkAkım ve diğer önemli stratejik projemiz olan Türkiye'nin ilk nükleer güç santrali olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali de Rusya ile Türkiye arasındaki çok yönlü işbirliğimizin gelişmesinin ve halklar arasındaki dostluğun da simgesi olacaktır."

"Bölge için pek çok avantajı var"

Projenin tamamlanan deniz kesiminde ise Karadeniz tabanından birbirine paralel olarak ilerleyen 930 kilometre uzunluğunda iki boru hattının iki kilometreyi aşan derinliğe döşendiğini ifade eden Erdoğan, boru hattının karaya çıktığı nokta olan Kıyıköy'deki alım terminalinin inşaatının da hızla devam ettiğini söyledi. 

Erdoğan, yılda 31,5 milyar metreküp doğal gaz taşıyacak TürkAkım Projesi'nin sadece Türkiye ve Türk milleti açısından değil komşu ülkeler ve bölge açısından da pek çok avantajı bulunduğunu vurgulayarak, buradan gelecek doğal gazın en az yarısını Avrupa'ya aktarmayı planladıklarını dile getirdi.

Türkiye içinde ise İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir gibi kritik üretim ve ihracat merkezlerinin yeni bir tedarik hattına kavuşacağını ifade eden Erdoğan, böylece Türkiye'nin transit risklere maruz kalmadan hem kendisinin hem de Avrupa ülkelerinin doğal gaz taleplerini karşılayabileceğini anlattı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rus dostlarla birlikte teknik açıdan zorlu bir projeyi, yüksek güvenilirlik, güvenlik ve sürdürülebilirlik standartlarıyla hayata geçirerek sektörün çıtasını daha yukarı taşıdıklarına inandığını belirterek, "Küresel enerji piyasalarında doğal gazın önemi ve arz güvenliği giderek artıyor. Burada önemli olan enerji projelerinin ekonomik olarak hayata geçirilebilir olmasıdır. Ülkelerin kendi şartları doğrultusunda doğal gazı nereden ve nasıl temin edecekleriyle ilgili kararlarına saygı duyulmalıdır." dedi. 

"Türkiye-Rusya iş birliği geniş yelpazede ilerliyor"

Devletin veya devletlerin egemenlik haklarının ihlal edilmesi ve kendi vatandaşlarına hizmet vermenin önüne geçecek baskıların hiç kimseye faydası olmayacağını ifade eden Erdoğan, "Bizim için Rusya Federasyonu uzun vadeli iş birliği yapabileceğimiz güvenilir bir dost ve bu projedeki gibi önemli bir doğal gaz tedarikçisidir. Türkiye, Rusya'dan 1987'den bu yana toplam 387 milyar metreküplük doğal gaz alımı gerçekleştirmiştir. Bu, çok önemli bir rakamdır. Aynı zamanda bu tablo, enerji alanındaki ilişkilerimizin diğer hususlarda olduğu gibi her türlü sınamayı geçmiş bulunduğunun işaretidir." değerlendirmesinde bulundu. 

Erdoğan, uzun yıllar ve sınamalar neticesinde perçinlenen Türk-Rus dostluğunun her iki tarafın da menfaatine sonuçlara vesile olduğunu anlatarak, "Biz Rusya ile ikili münasebetlerimizin çerçevesini, hiçbir zaman diğer ülkelerin taleplerine veya dayatmalarına göre belirlemedik. Daima Rusya ile uzun vadeli iş birlikleri kurmanın çabası içinde olduk. Hem bölgemizde hem de küresel alanda hakkın, adaletin, barışın ve istikrarın temini için Rus dostlarımızla birlikte çaba gösterdik. Bu ortak duruşumuzun özellikle komşumuz Suriye'deki çatışmalardan kaynaklanan insani krizin hafifletilmesinde önemli katkılarını gördük." diye konuştu. 

AA