Koç Üniversitesi’nden Doç. Dr. Şebnem Köşer Akçapar, Türkiye’deki ‘Suriyeliler’ algısının yanlış bir kaynaktan beslendiğini ve sanıldığının aksine Suriyelilerin karıştığı suç oranının oldukça düşük olduğunu söyledi.
TÜBİTAK ile birlikte ‘1003 entegrasyon projesi’nin startını veren Koç Üniversitesi Göç Araştırmaları Merkezi’nden Doç. Dr. Şebnem Köşer Akçapar, Türkiye’deki ‘Suriyeliler’ algısının yanlış bir kaynaktan beslendiğini ve sanıldığının aksine Suriyelilerin karıştığı suç oranının oldukça düşük olduğunu söyledi. Türkiye’de 3.5 milyonun üzerinde Suriyelinin bulunduğuna dikkati çeken Akçapar, “Büyük kısmı burada yaşamaya devam edecek. Gettolaşmanın önüne geçmek lazım” dedi. 2011’den bu yana 355 bin Suriyeli bebeğin Türkiye’de doğduğunu vurgulayan Akçapar, bebekler için “Suriye ile ilgili hiçbir hatıraları yok. Ailelerinden öğrendikleri bilgilerle anavatan duygusunu geliştiriyorlar. Türkiye tek hatırladıkları ve bildikleri yer” ifadesini kullandı. Doç. Dr. Şebnem Köşer’in Hürriyet’ten İpek Özbey’e yaptığı açıklamalarının bir bölümü şöyle:
Şikâyet edenlerin çoğu Suriyelilerle hiç karşılaşmamış
Yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre; hangi partiye oy verirse versin, sosyoekonomik düzeyi ne olursa olsun, Türklerin yüzde 86’sı artık Suriyeliler evine dönsün istiyor. Fakir birisiyse, “İşimizi elimizden alıyor. Onlara devlet yardım veriyor, bize gelmiyor, çocukları bedava okula gidiyor, sınava girmeden üniversiteye giriyorlar, bizimkiler giremiyor” gibi şikâyetler dile getiriyorlar. Bir başkası diyebiliyor ki, “Bizim kültürümüzle onların kültürü çok farklı. Türkiye toplumu Araplaştırılıyor”. Çok farklı nedenler var. Aslında yine sorduğumuz sorulardan biri, “Ne kadar Suriyeli tanıyorsun, hiç Suriyeliyle yüz yüze geldiniz mi, arkadaş ya da komşu oldunuz mu” idi. Çok enteresandır, “Suriyeliler artık evine dönsün” diyenlerin çoğunun hemen hemen Suriyelilerle hiç karşılaşmamış ya da az teması olan insanlar olduğunu gördük.
Suç oranı yükseldi yanlış bir algı
Yaşadıkları yere çok fazla Suriyeli yerleşince, taşınan aileleri görüyoruz… Daha önce de söylediğim gibi, gerek İstanbul’da gerek diğer şehirlerde mahalleler de Suriyelilerin göçüyle dönüşüyor. Sultangazi çok enteresan bir örnek. 1980’lerin sonlarında Bulgar göçmenler, sonra Boşnaklar, Iraklılar, şimdi de Suriyeliler yerleşmiş. Ancak, Suriyeliler gelince güvenlik sorunları arttı, suç oranı yükseldi de yanlış bir algı. Bu çok önemli.
Suriyelilerin suça karışma oranı 1.3 gibi düşük bir rakam. Sorunların bir kısmı da kendi içlerinde yaşanıyor. Ama öyle bir algı var ki, geldiler, kapımızı kilitlemezdik, kilitler olduk deniyor. Biz eğer bir an evvel entegrasyon çalışmasına başlamazsak, Avrupa’nın hatasına düşeceğiz. O insanları dışlayarak daha da ötekileştirerek yalnız bırakacağız. Diğer bütün sosyal problemler patlak verecek. Bu sorunların yaşanmaması için tedbirlerimizi şimdiden almalıyız.