Denge ve Denetleme Ağı, etkin denetim yapan bir meclisin oluşmasına hizmet edecek siyasi parti yapısı için ilk adımı atarak konu ile ilgili rapor hazırladı.
Denge ve Denetleme Ağı çoğulcu temsil kabiliyetine sahip, yasama faaliyetlerini vatandaşların ihtiyaçlarına göre gerçekleştiren, etkin denetim yapan bir meclisin oluşmasına hizmet edecek siyasi parti yapısı ve seçim sistemi üzerine sağlıklı bir tartışma başlatmak için ilk adımı attı.
16 Nisan Referandumuyla anayasa değişmiş, 18 maddelik değişikliğin üç maddesi yürürlüğe girmişti. Kalan değişikliklerin 3 Kasım 2019’da hayata geçmesi bekleniyor. Bu süreçte, ilgili yasalarda da düzenlemeler yapılacak. Bunlardan en önemli ikisi, siyasi partiler ile seçim sistemi olacak.
DDA, TBMM’nin nihai yasa yapıcı ve hükümeti denetleyici rollerini hakkıyla yerine getirebilmesi için, yasama organını oluşturan en önemli örgütlenmeler olan siyasi partiler ile usul ve süreci belirleyen seçim sistemini masaya yatırdığı bir rapor hazırladı. “Etkin meclis için nasıl bir siyasi parti ve seçim sistemi?: İhtiyaçlar, ölçütler, öneriler” başlığını taşıyan rapor, kamuoyuna “Meclis de bizi görecek mi?” sloganı ile sunuldu.
“Farklı kesimleri temsil eden, yasa yapımında seçmenin talebine öncelik veren, diyalog kurabilen, müzakere yürütebilen, uzlaşmaya varabilen, seçmene karşı sorumlu hisseden, hesap verebildiği kadar hesap da sorabilen, yani denetleyen milletvekillerinin varlığı, her zamankinden daha önemli. Meclis, ancak bu niteliklere sahip milletvekillerinden oluşursa, çoğulcu temsille, etkin yasama ve denetim işlevlerini olması gerektiği gibi yerine getirebilir” iddiasıyla kaleme alınan rapora göre, bunun için de sağlıklı bir siyasi parti yapısı ve seçim sistemi şart.
Rapor, demokratik bir rejim için siyasi parti yapısı ve seçim sistemi önerileri sunarken; meclis, etkin milletvekili ve vatandaş ilişkisini de ele alıyor. Konunun en kritik boyutlarından biri olan vekil adaylarının belirlenme sürecini de irdeleyen rapor, Türkiye’de görece az tartışılan bir alanda, siyasetin şeffaf finansmanı konusunda da geniş bir ufuk sunuyor.
Ağ, literatürdeki uluslararası standartlar ile vatandaşların beklentilerini gözeterek belirlediği ölçütler ışığında şu önerileri getiriyor:
-Sistemin tüm unsurları bütüncül bir yaklaşımla ele alınmalı ve reforme edilmeli.
-Yeni hükümet sistemiyle birlikte, bundan sonra yasalar Meclis tarafından yapılacak. Siyasi parti ve seçim sistemi bu durum gözetilerek değiştirilmeli, Meclis İçtüzüğü, bu eksende yeniden ele alınmalı.
-Her başkanlık sisteminde, Meclisin etkin denetim yapması vazgeçilmezdir. Var olan Meclis İçtüzüğündeki denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi, yeni ek mekanizmaların üretilmesi gerekli.
-Her ülke, kendi sosyokültürel ve ideolojik yapısına göre, siyasi parti ve seçim sistemini belirler, ancak bu sırada uluslararası uygulamalar da göz ardı edilmemeli.
-Uygulanmakta olan yüzde 10 seçim barajı temsilde adaletin önündeki en büyük engellerden biri.
-Vatandaşların siyasete katılımının en önemli aracı olan siyasi partilerin demokratikleşmesi için, aday belirleme süreçlerinde vatandaşların etkin rol almaları gerekli.