"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mazlumder: Gün masum Kürt halkından yükselen feryadı duyma günüdür

25 Aralık 2015, Cuma 13:27
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlumder), son altı ayda Güneydoğu’da yaşanan çatışmaların sivillerin insanca yaşam haklarını çiğneyen kirli bir savaşa dönüştüğü açıkladı.

Dernek adına yapılan açıklamda, “Gün, hendeklerin sebep mi sonuç mu olduğu polemiği etrafında faydasız bir tartışmayla oyalanma değil, masum Kürt halkından yükselen feryadı duyma günüdür.” denildi.

Mazlumder İstanbul Şubesi Başkanı Ramazan Beyhan, Güneydoğu’daki çatışmaların son bulması ve çözüm sürecinin şeffaflaştırılarak yeniden başlatılması çağrısında bulundu. Beyhan, Mazlumder İstanbul Şubesi binasında düzenlene basın toplantısında bölgedeki gelişmelere ilişkin açıklama yaptı.

Toplantıda konuşan, Ramazan Beyhan, “Bizim kamuoyuna vermek istediğimiz mesaj, hem örgüte, hem devlete hem de kamuoyunadır. Örgütten bütün unsurlarını yerleşim yerlerinden çekmesini, devletten bu mücadeleyi sürdürürken kesinlikle rutinin dışına çıkmaması, yasalar içinde mücadele etmesi, çözüm sürecini şeffaflaştırarak yeniden başlatmasını, kamuoyundan da bu olaya bigane kalmaması ve barışın ve umudun dilini korumak adına tepkisini ortaya koymasını bekliyoruz.” dedi

Dernek adına hazırlanan raporu açıklayan Ramazan Beyhan, Türkiye’nin kuruluşundan beri kanayan yarası olan ve on binlerce insanın hayatına mal olan Kürt meselesinin çözümü için 2012 yılında başlatılan çözüm sürecinin umut olmasına rağmen büyük umutlar beslenen barış gayretlerinin son zamanlarda akan kan ve gözyaşları eşliğinde yok olduğuna dikkat çekti.

Beyhan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“PKK ve ona bağlı silahlı gruplar ile emniyet güçleri arasında son altı aydır yaşanan çatışmalar, sivillerin insanca yaşam haklarını çiğneyen kirli bir savaşa dönüşmüş durumdadır.

BÖLGE HALKI DERİN BİR ŞİDDET SARMALINA HAPSEDİLİYOR’

Siyasal ve sosyolojik temeli oldukça tartışmalı olan ‘öz yönetim’ iddiası çerçevesinde uygulamaya konulan ve ‘hendek siyaseti’ olarak ifade edilen şiddete dayalı eylem biçimi ile bu eylem biçimine emniyet güçlerinin vatandaşlarının haklarını gözeten adil bir devlete yakışmayan şekilde müdahale etmesi bölge halkını derin bir şiddet sarmalının içine hapsetmektedir. Çatışmaların yoğunlaştığı ve operasyon gerekçesiyle sokağa çıkma yasağı ilan edilen bölgelerde on binlerce insan evlerini terk etmek zorunda kalmış ve vatandaşı olduğu ülkesinde göçmen durumuna düşmüştür. Evlerini terk edemeyen on binlerce sivil hem can ve mal güvenliği riski yaşamakta hem de temel ihtiyaçlarını karşılama zorluğu çekmektedir.”

DERNEKTEN TESPİTLER:

-PKK ve ona bağlı gruplar tarafından sokaklar, evler, kamu binaları çatışma mevzii haline getirilmektedir. Döşenen tuzaklı patlayıcılar ve mayınlar halk için büyük hayati tehlike arz etmektedir. Son günlerde emniyet güçlerinin de sivil binaları çatışma mevzii haline getirdiği basına yansımaktadır. 

-Sağlık, eğitim, ibadet ve itfaiye gibi hizmetler kazılan hendekler ve süren çatışmalar dolayısıyla yoğun olarak aksamaktadır.

-Çatışmalarda kullanılan mermilerin hedefi olan evler, zaman zaman ağır silahların da hedefi olmakta ve bu evlerin içinde yaşayan çok sayıda insan ölmekte ya da yaralanmaktadır. 

-Şehir merkezlerinde süren çatışmalar, ihtiyaçlarını temin için dışarı çıkmak zorunda olan sivilleri kurşunların hedefi haline getirmektedir. Her türlü ateşli silahın tehdidi altında yaşayan insanlar, evlerine hapsolmuş bir şekilde aç kalmak ile canını tehlikeye atarak dışarı çıkmak arasında tercih yapma durumunda kalmaktadır.

-İnsanlar çatışmaların devam edeceği korkusu ve yaşam alanlarında oluşan tahribat dolayısıyla ilk fırsatta evlerini ve yurtlarını terk ederek kontrolsüz şekilde göç etmektedir. Bu göç özellikle ekonomik güçsüzlük içerisinde olan aileler yönünden ciddi yaralar açacak niteliktedir. Devletin bu mağduriyetleri giderme noktasında etkin bir mekanizma geliştirmemiş olması da önemli bir eksikliktir. Yine göç etmek isteyen ailelerin silah zoruyla engellenmeye çalışılması ve evlerinin yakılacağı yönünde örgütün tehditlerine maruz kalması da kabul edilemez bir durumdur.”

'GÜN, KÜRT HALKINDAN YÜKSELEN FERYADI DUYMA GÜNÜDÜR'

Açıklama sonunda Beyhan, “Mazlumder olarak kimden kaynaklanırsa kaynaklansın sivil insanların yaşam hakkını hiçe sayan bütün zalimce uygulamaları şiddetle kınıyor ve tarafları insanca, adil bir çözüm sürecine geri dönmeye bir kez daha davet ediyoruz. Gün, hendeklerin sebep mi sonuç mu olduğu polemiği etrafında faydasız bir tartışmayla oyalanma değil, masum Kürt halkından yükselen feryadı duyma günüdür.” diye konuştu.

Okunma Sayısı: 1749
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı