Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Rusya, Çin ve ABD'ye karşı korunmak için gerçek bir Avrupa Birliği (AB) ordusu kurulması gerektiğini söylemiş, ABD Başkanı Donald Trump da buna ilişkin, "Çok aşağılayıcı." açıklamasında bulunmuştu.

Konuyu değerlendiren Kasapoğlu, "Macron'un katıldığı bir radyo programında Çin, Rusya dışında Amerika'ya karşı da yeni bir AB Ordusuna ihtiyaçlarının olduğu açıklaması, teknik olarak 'stratejik otonomi' adı altında değerlendirilen, Avrupa'nın Amerika'dan bağımsız olarak kolektif savunma kabiliyeti gerçekleştirmesi anlamına geliyor. Bu amaç, çok açıkça söylemek lazım, gerçekçi değil. Avrupa'da herhangi bir silahlı kuvvet, hele Brexit sonrasında, Amerika'nın sağladığı askeri avantajların yanından dahi geçemez." dedi.

Kurulacak ordunun nükleer caydırıcılık kapasitesinin de Macron'a sorulması gerektiğini belirten Kasapoğlu, "AB üyesi tek nükleer harp kapasitesine sahip devlet, Birleşik Krallık'ın ayrılmasının ardından, Fransa olacak. Acaba Paris, kendi milli nükleer yeteneklerini bir üst karar verme mekanizmasına devretmeye hazır mı? Bu ciddi bir sorumluluk. Zira Fransa, ordusunu NATO'nun ortak nükleer caydırıcılığının dahi dışında tutuyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Avrupa Savunma Fonu, Avrupa Ordusu kurmaya yetmez"

Avrupa devletlerinin savunma ekonomilerini desteklemek bakımından kurulan Avrupa Savunma Fonu'nun önemli bir girişim olduğunun altını çizen Kasapoğlu, "Bu fon ABD'yi desteklemek açısından değil de AB'nin savunma kaynaklarını düzene koyması açısından önemli. ABD Silahlı Kuvvetleri envanteri çok rafine, ancak Avrupa'da ana muharebe tankı, helikopter, avcı uçağı vb. gibi birçok ana segmentte dağınıklık var. Bu nedenle kaynaklar boşa harcanıyor. Dolayısıyla Avrupa Savunma Fonu, milli savunma sanayi çabalarını birleştirmek ve Ar-Ge fonuna destek olmak bakımından çok ciddi. Hatta, AB ülkelerinin son yıllardaki en ciddi girişimi. Ancak, sadece bu fon bir Avrupa Ordusu kurmaya yetmez." şeklinde konuştu.

Kasapoğlu, Macron'un "Avrupa Ordusu" çıkışının Amerika'nın Avrupa’da nükleer savaş riskini azaltmaya yönelik Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması’ndan (INF) çekilme kararı ile de ilgili olduğunu söyledi. Amerika'nın INF'den çekilmesinin Avrupa savunması üzerinde ek bir baskı oluşturacağını belirten Dr. Kasapoğlu, şunları kaydetti:

"Amerika'nın, AB'yi zora sokan Orta Menzilli Kuvvetler Anlaşması'ndan çekilme kararının Çin boyutu da var. Çünkü, Amerika, Çin'den gelebilecek olası bir tehdide karşı orta menzilli füze geliştiremiyor. Bu nedenle, INF'den çekilmeyi gerekli görüyor. Bu durum, yeni bir AB Ordusu planını körüklüyor."

"AB'nin hayal kurmadan atabileceği adım, siber saldırı orduları"

Öte yandan, Avrupa seçim süreçlerine siber ve enformasyon yöntemleri ile müdahale tehditlerine değinen Dr. Kasapoğlu, bu durumun AB için hayati olduğunu ve buna karşı koymak için NATO'dan ayrı Avrupa Ordusu'nun önemli bir adım olacağını belirtti.

Seçim süreçlerine siber saldırıların konuşulduğunu, Fransa ve Almanya'daki seçimlere Rusya'nın müdahale ettiği söylentilerinin çıktığını hatırlatan Dr. Kasapoğlu, "Açıkçası, Avrupa'nın kendi kabiliyetleri içinde kalarak ve hayal kurmadan atabileceği adım, siber saldırılara karşı oluşturulacak ordulardır." dedi.

AA