"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Krizin başındayız

06 Ekim 2018, Cumartesi 00:30
Enflasyon son 15 yılın zirvesine çıkarken ekonomistler fiyat artışlarının kaçınılmaz olduğu görüşünde.

Maliyetteki artışın sadece yarısını fiyatlarına yansıtabilen üretici de, alım gücü düşen tüketici de endişeli. DW Türkçe’ye konuşan ekonomistler, üretici ve tüketici fiyatlarındaki büyük farkın, ufuktaki yeni zamların göstergesi olduğunu vurguluyor. Ekonomist Uğur Gürses, yüzde 46’lık üretici maliyeti artışına rağmen tüketici fiyatlarındaki yüzde 24,5’lik artışı, “Üreticiler ya bu artışı fiyatlarına yansıtacaklar ya da cepten yiyecekler. Bu da daha ufukta fiyat artışı var demek “diye yorumladı. Gürses, Merkez Bankası’nın enflasyon notunda, enflasyonun yüzde 50’lik bir artış ivmesiyle gittiğine dikkat çekti. Gürses, 16 milyonluk yoksul kesimin henüz ücret artışı sağlayamadan fiyat artışlarının bedelini ödediğini hatırlatarak, “Gıda harcaması yüzde 30’larla, temel harcamaların çok üzerinde. Bu özellikle yoksul kesime hasar veriyor. Bir sene önce alınan 1 TL’ye aldığı mal için 1,25 TL harcıyor. Geliri artmadığı için borçlanması gerekecek. Bugünkü koşullarda yüzde 35-40’larda borçlanacak” dedi.

Fiyatı artan ürün sayısı çok fazla 

Ekonomist Erkin Şahinöz ise enflasyondaki yükselişin devam edeceği öngörüsünü şu gerekçelere dayandırıyor: “Üreticilerin maliyeti yüzde 46 artmış, ürettikleri ürünlerin maliyetini ise yüzde 25 arttırmışlar. Bu böyle süremez. Bu kadar kur, faiz şoku altında maliyetleri artan firmalar bu şartlar altında daha ne kadar kâr marjından yiyecek? Üretici fiyatlarındaki artış, tüketiciye yansımaya devam edecek.” Gıda enflasyonunun, yüzde 28’le tüketici enflasyonunun çok üstünde olduğuna dikkat çeken Şahinöz, “Bu da önümüzdeki aylarda fiyatların artması demektir. Bir de, sepette fiyatı artan ürünlerin sayısı çok fazla. Enflasyon, bir-iki kalemden dolayı yüksek çıkmadı. Genele yayılmış bir yükseliş var. Hemen tüm kalemlerde artış var. Fiyat artışlarının yeknesak olması, önümüzdeki aylarda fiyatların artacağının işaretidir” dedi.

Halk faiz ve enflasyon kıskacında 

TÜİK’den farklı olarak, Türk-İş, enflasyon oranlarını tutar olarak da hesaplıyor. Araştırma müdürü Enis Bağdadioğlu’nun hesaplamalarına göre  geçen yıl Eylül ayından bugüne bir kişinin sadece gıda harcaması 370 TL arttı. Gıda harcamasına konut, ulaşım gibi temel harcamalar eklendiğinde, bir yılda kişi başı zorunlu harcamalar bin 207 TL artış gösterdi.Halk açısından enflasyonun alım gücünün gerilemesi anlamına geldiğini belirten Bağdadioğlu şunları söyledi; “Halk daha fazla harcarken, ücreti ve geliri aynı oranda artmıyor. Satın alma gücü daha fazla düşüyor. Asgari ücret bugün bin 603 Lira, tek bir işçi için yaşama maliyeti 2 bin 313 TL. Çalışanlar, bu enflasyondan dolayı daha ağır geçim şartlarına maruz kalıyor. Çalışanlar, harcamaları karşılamak için yüksek faizle borçlanarak kapatmaya çalışıyor ve borcu giderek yükseliyor. Yani geniş halk kesimleri yüksek faiz ve enflasyonla çifte kıskaç altında kaldı. “

Okunma Sayısı: 5168
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı