Başbakan'la görüşmelerinin 2 saat sürdüğünü, bakanlarla görüşmelerle birlikte toplam 5 saat konuyu görüştüklerini anlatan Kalın, maden şirketinin faaliyetlerinin durdurulmasının Başbakan'ın tasarrufu olduğunu belirtti. Kalın, "Bu taahhütler konuşarak ulaştığımız taahhütler değil. Kendisinin zaten daha önceden düşündüğü, planladığı ve bize söylemek üzere netleştirmiş olduğu düşünceler." dedi.

Başbakan Davutoğlu ve bakanlarla yapılan Cerattepe görüşmesini değerlendiren Kalın, Artvin'in 7 ilin güvenlik güçleri ile adeta abluka altına alındığına vurgu yaptı.

Kalın, şunları kaydetti: "Genel olarak bizim Ankara'ya gidiş amacımız birincisi Artvin'e 7 ilin güvenlik güçleri yığılmıştı, bir biçimde, ilde bir abluka durumu vardı. İnsanların seyahat etme özgürlükleri engelleniyordu. Cerattepe bölgesini bırakın şehrin hemen üzerinde Katrevan mevkiine ya da Kafkasö're bile çıkışlar yasaklanmış durumdaydı. En son olaylarda biliyorsunuz hastanenin orada yol kesildi. Hastanenin ilerisine bile insanlar bir biçimde geçirilmedi. Dolayısıyla bu şehir artık yaşanmaz bir hale getiriliyordu güvenlik güçleri tarafından, hatta bir önceki haftada ülkenin dört bir tarafından Artvin'e gelen hemşerilerimiz yollarda engellendiler. Hopa dağında gazlarla karşılandılar ve geri gönderildiler. Dolayısıyla ildeki bu abluka durumunun hukuka, adalete aykırı olan bu abluka durumunun kaldırılmasını talep etmek üzere gittik." 

Artvin halkına reva görülen zulmü de fotoğraflarıyla anlattıkların belirten Kalın, "Sayın Başbakan hiç kesmeden dinledi. Sonuç olarak da konuyla ilgili olarak da bazı taahhütlerinin olduğunu söyledi. Bu taahhütler konuşarak ulaştığımız taahhütler değil. Kendisinin zaten daha önceden düşündüğü, planladığı ve bize söylemek üzere netleştirmiş olduğu düşünceler." diye konuştu.

Bahsedilen teleferik gibi projelerin söz konusu şirkete ait olmadığını, 2002 yılındaki şirketin projelerin olduğunu anlatan Kalın, buna rağmen o dönem ÇED raporu alamadıklarının altını çizdi. Kalın, Cerattepe projesini bunların kurtarmaya yetmeyeceğini belirtti. 

'BİR AN ÖNCE POLİS VE JANDARMANIN ÇEKİLMESİNİ İSTEDİK'

Maden faaliyetlerinin durdurulmasıyla ilgili de açıklama açıklama yapan Kalın, şu ifadeleri kullandı: "Sayın Başbakan faaliyeti durduklarını ifade etti. Başbakan bunu söyledikten sonra henüz kalkıp gitmeden önce, bunun bizim sorunumuzu çözmeyeceğini, çünkü ilde son 10 günde yaşanan şeyler nedeniyle, bunun bir çözüm olmaktan uzak olduğunu, asıl çözümün maden şirketinin ve ile yığılan polis ve jandarma gücünün buradan çekilmesi olacağını söyledik. Sadece faaliyetin durdurmasının yetmeyeceğini anlattık. Ancak onlar şu anda yapabileceklerinin bu olduğunu, ileri de görüşmelerin yine devam edebileceğini, işte jandarma, polisin de ilelebet nihayetinde orada kalmayacağı gibi şeyler söylediler. Biz bir an önce bunları buradan çekin dedik." 

GERÇEK ÇÖZÜM MADEN ŞİRKETİNİN İNMESİ İLE OLUR

Gerçek çözümün maden şirketin inmesi ve diğer illerden gelen polis ve jandarmanın gitmesi ile olacağını dile getirdiklerini belirten Kalın, "Bizim şu andaki talebimiz buydu, bu anlamda olumlu bir adım atılmış sayılmaz." şeklinde konuştu.