Bediüzzaman’ın “Çalışkan ve fedakâr Mustafa Acet, Risâle-i Nur’a tam hizmet ediyor” dediği Emirdağ şahitlerinden Mustafa Acet’i vefatının 30. yılında rahmetle anıyoruz.
1924 yılında Emirdağ’da doğan, Emirdağ şahitlerinden Mustafa Acet 17 Ocak 1990 yılında Hakk’ın rahmetine kavuştu. Bu vesileyle rahmet duâlarını gönderiyoruz.
Risale-i Nur’a genç yaşlarda talebe olma bahtiyarlığına eren Mustafa Acet, Nur kervanının saff-ı evvellerindendir. Bediüzzaman’a gönülden bağlı olan Mustafa Acet, Kur’ân hakikatlerini yazmak, yaymak ve okumak suçundan on bir ay hapiste kalmıştır. Nur yoluna intisaptan sonra, hapse düşüşünü “kader-i İlâhînin bir rahmeti” olarak değerlendiren Mustafa Acet “Afyon hapsine benim girişim, bir isim benzerliğinin neticesidir. Terzi Mustafa girecekti, benim de adım Mustafa olduğu için bu piyango bize isabet etti. Hapishanede Kur’ân harflerini öğrendim. Kader-i İlâhînin bir rahmeti oldu.”
Medine’de vefat etti
Mustafa Acet, aynı zamanda Diyanet İşleri’nde uzun yıllar hattatlık vazifesi de yapmıştır. Nurlara ve Üstad’a hizmette devamlı ön saflarda yer almıştır. İlâhî dâvânın mukadddes çilesini çekmiş, ömrünü bu mübarek dâvâ içinde geçirmiştir. Bediüzzaman yazdığı bir mektubunda, Mustafa Acet için, ”Burada, Abdülmecid (kardeşim) hükmünde ve hanedanı da benim hanedanım olması cihetiyle en çalışkan ve fedakâr Mustafa Acet (...) Risâle-i Nur’a tam hizmet ediyor” (Emirdağ Lâhikası, s. 24) der. Bu Nurlu simanın hizmet-i kudsiyesi içindeki yerini böyle belirler. 1990 başında Medine-i Münevverede rahmet-i Rahman’a kavuşan Ağabeyimizi rahmetle anıyoruz.