Türkiye'yi sarsan 25 Aralık yolsuzluk soruşturmasında görev aldıkları için yargılanan polisler hakkındaki davanın ilk duruşması yarın yapılacak.
Başsavcıvekili İsmail Uçar, iddianamesinde Habil ve Kabil’den Hitit ve Lidyalılara, Roma’dan Cizvitlere kadar bir çok konuyu anlatmıştı. Siyasi değerlendirmelerde bulunan savcı, iktidar siyasetçilerinin kullandığı ‘kutuluş savaşı’ verildiğini belirtti. Savcı Uçar, iddianamesinde, Deniz Baykal ve MHP kasetlerini, şike dosyasını, soru çalma iddialarını, MİT TIR’ları ve Gezi olaylarını ‘paralel’in yaptığına karar vermişti.
Yolsuzluk dosyasını kapattıktan sonra başsavcıvekili olan İmail Uçar, 25 Aralık soruşturmasında görev alan polislere dava açmıştı. 69 şüphelinin yer aldığı iddianame İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti. Davanın ilk duruşması yarın görülecek. Yolsuzluk soruşturmasının başındaki isimlerden olan eski Mali Şube Müdürü Yakub Saygılı da sanıklar arasında bulunuyor.
Başsavcıvekili İsmail Uçar’ın hazırladığı iddianame, tartışma konusu olmuştu. Hz Adem’in çocukları Habil ve Kabil’den başlayan iddianame, Hitit ve Lidyalıları anlatıyor. Roma’dan bahseden savcı, uzun uzun Cizvitleri işledi.
Osmanlı dönemine, Cumhuriyetin ilk yıllarına, darbelere değinen Uçar’ın AK Parti’yi uzun uzun anlatması dikkat çekti. Siyasi dil kullandığı da görülen savcı, iktidar mensuplarının sürekli dile getirdiği ‘kurtuluş savaşı’ ifadesini de kullandı. Savcı Uçar, “Şu an bir kurtuluş savaşı vermekteyiz.” dedi.
AK Parti’nin aldığı oylar ve yaşanan siyasi olaylar detaylı anlatıldı. Ergenekon soruşturmasıyla, 2007 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde itidara karşı darbeye yönelik eylemler yapıldığının belirlendiği iddiasına yer verildi. Uçar, ilerleyen bölümlerde ise Ergenekon soruşturmasını kumpas olarak nitelendirerek çelişkili ifadeler kullandı.
Kendi dosyasının dışında bir çok konuya da değinen Uçar, dönemin CHP Genel Başkanı Baykal ve MHP’li bazı siyasetçilere yönelik kaset olayını, şike dosyasını, soru çalma iddialarını, MİT TIR’larının durdurulmasını, Gezi olaylarının hepsini ‘paralel’in yaptığına karar vermişti. Bu yöndeki ifadelerine delil göstermeyen Uçar, iktidara yakın basın organlarında yer alan ve iktidar siyasetçilerinin kullandığı bu iddialara aynen iddianamesinde yer verdi.