Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın, müvekkili Erdoğan adına Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına dört sayfalık suç duyurusu dilekçesi verdi.

Dilekçede Fransız siyaset bilimci Defarges'in, Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında televizyon kanalında sarf ettiği "... Gördüğümüz kadarıyla hukuki yol kapandı, ya iç savaş ya da söylenmesi zor bir hipotez, Erdoğan'ın öldürülmesidir. Böyle bir ortamda suikastı unutmayalım." sözlerine yer verildi.

Defarges'in, alenen Erdoğan'a suikaste azmettirmesinin sadece hukukçuların değil, ruh sağlığıyla ilgilenen doktorların da ilgi alanına girdiği kaydedildi.

"Türkiye'de soruşturma yapılması hukuken mümkün"

Fransız siyaset bilimci Defarges'in eylemiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 310. maddesinde düzenlenen "Cumhurbaşkanı'na suikast ve fiili saldırı" suçunu işlediği bildirilen dilekçede, "Daha önce Avrupa'nın değişik başkentlerinde Cumhurbaşkanımıza suikast suçuna davet niteliğindeki eylemler ve Avrupa'nın birçok ülkesinde açıkça himaye gören terör örgütleri de dikkate alındığında, şüphelinin açıklamalarının basit bir düşünce açıklaması niteliğinde olmadığı ve belirtilen suça azmettirme niteliğinde olduğu açıktır. Şüpheli hakkında isnat edilen suçtan dolayı Türkiye'de soruşturma ve kovuşturma yapılması hukuken mümkündür." değerlendirmesinde bulunuldu.

Dilekçede, "Cumhurbaşkanı'na suikast ve fiili saldırı" suçundan soruşturma ve kovuşturma açılması için failin Türkiye'de bulunmasına gerek olmadığı, Adalet Bakanlığının da talebine gerek kalmadan fail hakkında herhangi bir koşula bağlı olmaksızın doğrudan soruşturma açılmasının hukuken mümkün olduğu belirtildi.

Defarges'e üzerine atılı suçtan soruşturma açılması talep edilen dilekçede, Türkiye'ye gelmesi veya Türkiye'ye iadesi halinde Defarges'in akıl sağlığının yerinde olup olmadığı konusunda sağlık kurulunca gözlem altına alınması istendi.

Okumak için tıklayınız:

Skandal sözlerin sahibinden açıklama geldi: "İçtenlikle özür diliyorum"

***

Konuyla benzer içerikler:

Okumak için tıklayınız:

İsviçre'de tepki çeken küstah görüntü! 

***

Önemli ölçü ve prensiplerin yer aldığı önemli makaleler:

Terör Lobisi ile II. Avrupa kime çalışıyor?

Teröristler veya terör örgütleri vahşidir, zalimdir, gaddardır, haindir, nâmerttir, ahlâksızdır...

Buna, akıl-vicdan sahibi hiç kimsenin bir itirazı olamaz.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/m-latif-salihoglu/teror-lobisi-ile-ii-avrupa-kime-calisiyor_427089 

Hem sefil, hem kaypakça bir mizan

Başlıkta zikrettiğimiz “sefil” ve “mîzân” tâbirleri, bu yazının asıl konusu da olan Üstad Bediüzzaman’ın şu çarpıcı beyanında geçiyor: “Bence yol ikidir; mizânın (terazinin) iki kefesi gibi. Birinin hiffeti (hafiflemesi), ötekinin sıkletine (ağırlığı hesabına) geçer. Ben tokadımı Antranik ile beraber Enver’e, Venizelos ile beraber Said Halim’e vurmam. Nazarımda vuran da sefildir.” (Sünûhat, s. 67)

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/m-latif-salihoglu/hem-sefil-hem-kaypakca-bir-mizan_426575 

Kısaca, açıkça, mertçe...

Konumuz, bir önceki yazı konusunun devamı.

Yani, Üstad Bediüzzaman’ın bir asır evvel doğrudan doğruya “haricî mütecâviz düşmanlar” hakkında ifade etmiş olduğu bir kıyaslamanın, bazı kimseler tarafından günümüz iç siyasetine veya siyasilerine tatbik edilmeye çalışılması meselesi...

Bu konuda söylenecek çok şey var. Ancak, meselenin herkes tarafından anlaşılacağı netlikte ve açıklıkta, mümkün olduğunca da kısa maddeler halinde bir kez daha dikkat nazarlarına takdim ediyoruz.

İşte, Sünûhât’ta zikredilen o mânidar ifadeler:  “Bence yol ikidir; mizânın (terazinin) iki kefesi gibi. Birinin hiffeti (hafiflemesi), ötekinin sıkletine (ağırlığı hesabına) geçer. Ben tokadımı Antranik ile beraber Enver’e, Venizelos ile beraber Said Halim’e vurmam. Nazarımda vuran da sefildir.” (Age, s. 67)

Şimdi, kısa bölümler halinde meselenin tahliline geçiyoruz.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/m-latif-salihoglu/kisaca-acikca-mertce_427024

AA