Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç'un yaşamını yitirmesinin ardından gündeme gelen kalp krizi, dünyada en önemli sağlık sorunlarının başında geliyor.
Türkiye’de kalp krizi geçirenlerin ortalama yaşı ise 35-65 arasında değişiyor. Kardiyoloji Uzmanı Doktor Mahmut Gündüz, kalp krizi ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verdi.
Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Şirinevler Hastanesi Başhekimi Kardiyoloji Uzmanı Doktor Mahmut Gündüz, kalp krizi için en tipik yakınmanın göğüste şiddetli ağrı ve sol kolda yaşanan uyuşma olduğunu söyledi. Doktor Gündüz, kalp krizi belirtilerini şöyle sıraladı: “Kalp krizi denildiği zaman, halk arasında genel olarak görülen bulgular göğüste şiddetli ağrı, sırtına ve sol koluna vuran, bazı kişiler de ise midesine hatta çenesine kadar vuran bıçak saplanır tarzdaki ağrılardır. Aynı zamanda ağrıyla birlikte sol kolda uyuşukluk çoğunlukla görülmektedir.”
Kalp krizinin kişiye göre farklı belirtilerle gelebileceği uyarısında bulunan Doktor Gündüz, “Bazı kişilerde direkt olarak göğüste şiddetli bir ağrı veya sol kolda uyuşuklukla gelebilir. Ancak her zaman bu olmayabilir. Bazen sadece bir bayılmayla veya nefes darlığıyla da ortaya çıkabilir. Bulgular çok farklı ve geniş bir alanı kapsıyor. O yüzden her göğsü ağrıyan, sol kolu uyuşan, yol yürümekle merdiven çıkmakla nefes darlığı çeken kişiler kalp krizi geçiriyor geçiriyor anlamına gelmez.” diye konuştu.
Doktor Gündüz, kalp krizi geçiren bir kişinin öncelikli olarak yapması gerekenleri şöyle ifade etti: “Çok şiddetli göğüs arısı yaşayan kişinin yapması gereken ilk şey eğer araç kullanıyorsa bir yere park edip temiz bir hava ortamına geçmesidir. Ardından derhal 112’yi arayıp yardım istemelidir. Bunun dışında varsa yanında aspirin çiğnemelidir. Bunun kalp krizinde çok ciddi faydası vardır. Oturup çömelmesi, öksürmesi gibi hareketleri yapabilir.”
Doktor Gündüz, kalp hastası bir kişinin her şeyden önce beslenme konusunda dikkatli davranmasını vurguladı. Kalp hastası bir kişinin daha sağlı yaşaması için asla kilo almaması gerektiğini kaydeden Gündüz, şöyle konuştu: “Mümkün olduğunca kalorisi düşük gıdalar yemek gerekiyor. Bunun haricinde diyete dikkat ederse haftada 3 gün 1 saat spor öneriyoruz. Spor, hastanın yaşına göre değişmektedir. 40 yaşındaki bir hasta ile 70 yaşındaki hastaya aynı sporu yapmalarını önermiyoruz. Genç yaştaki bir hasta aktif spor yapabilir. İlerlemiş yaştaki bir hastaya ise kültür-fizik hareketleri ve düz yürüyüşü tavsiye ediyoruz.”