Dünya |
Dünyada bayram coşkusu sürüyor |
Kurban Bayramı Türkmenistan, Pakistan, Çad, Mali gibi bazı İslâm ülkelerinde bir gün gecikmeyle karşılandı. Bu ülkelerde yaşayan Müslümanlar sabahın erken saatlerinde camilere akın ederek bayram namazını eda etti. Çölde bayram namazı Termometrelerin 40 dereceyi gösterdiği Çad’ın başşehri Encemine’de bayram namazı, yerel saatle 08.00’de kılındı. Şehir merkezinde Müslümanlar, camileri ve caddeleri doldurdu. 2008’deki iç savaş sebebiyle başşehir merkezinde fotoğraf çekimine izin verilmedi. Şehrin çevresindeki köylerde ise camisi bulunmayan Müslüman halk, bayram namazını yarı çöl durumundaki arazilerde seccade üzerinde kıldı. Seccade bulamayanlar ise toprak ve kum üzerinde namazını eda etti. Ülkenin kuzeyindeki tamamen çöl olan bölgede de camisi bulunmayan yörelerde insanlar, açık alanlarda namazlarını kıldı. Köylerde, bayram namazından sonra imam, kabile reisi ve diğer ileri gelenler ve halk birbirinin bayramını kutladı. Ardından imkânı olanlar kurban kesti.
KURBAN ETLERİNİ SAKLAMA İMKÂNLARI YOK! Türkiyeli hayırseverlerin kurban yardımları, İnsanî Yardım Vakfı İHH tarafından Çad’a ulaştırıldı. Bayram boyunca başşehir Encemine başta olmak üzere ülkenin değişik bölgelerindeki 9 noktada 1001 hisselik kurban bağışını yoksullara ulaştırmayı hedefleyen İHH ve Çadlı partneri İnsanî Yoksullukla Mücadele ve Kalkınma Derneği (ADLM) ekibi, 800 haneli ve 3 bin nüfuslu Tamu Köyüne misafir oldu. Son iki yıldan beri ciddî anlamda kuraklıkla mücadele eden Afrika’nın en yoksul ülkelerinden Çad’da solgun çehreler, Türk hayırseverlerin kurban yardımları sayesinde birkaç günlüğüne dahi olsa aydınlandı. Ancak elektrik olmayan bölgede dağıtılan etler, saklama sorunu sebebiyle bir an önce tüketilmek zorunda...
KANADA’DA KAHVALTILI BAYRAM PROGRAMI
Kurban Bayramı, Kanada’nın çeşitli şehirlerinde yaşayan Türk ve Müslüman topluluklarca da kutlanıyor. Kanada’nın Hamilton şehrindeki Beam Eğitim Vakfı tarafından düzenlenen kahvaltılı bayram programı, şehirde yaşayan Türkleri bir araya getirdi. İtalyan Kültür Merkezi salonlarında düzenlenen program, Beam Eğitim Vakfı Genel Koordinatörü Muhammed Aksu’nun kıldırdığı bayram namazı ile başladı. Namazın ardından birlikte kahvaltı eden Türkler, daha sonra vakfın hafta sonu okulu öğrencilerinin hazırladığı programı izledi. Küçük kızların hazırladığı sema gösterisi, anne-babaları büyülerken, bunun ardından sahne alan minikler korosu, ilâhiler seslendirdi. Hamilton / aa
MALİ, BAYRAMI DÜN KARŞILADI
DünyanIn en yoksul yerleri arasında yer alan Batı Afrika ülkesi Mali’de Kurban Bayramı, bir gün geç kutlanmaya başlandı. Büyük çoğunluğu çöl olan Mali’de halk bayram namazını, yerel saatle 08.00’de camisi olmayan yüzlerce yerleşim alanında kıldı. Mali’de hava sıcaklığı zaman zaman 40 dereceye ulaşırken, başşehir Bamako’da Müslüman halk bayram namazı için cadde ve sokakları doldurdu. Başşehrin dışında camisi bulunmayan bölgelerde ise Müslüman halk, namazını çorak topraklarda seccade ve temiz örtüler üzerinde kıldı. Namazın ardından imam, kabile reisi, halk ve ülkenin diğer ileri gelenleri birbirlerinin bayramını kutladı. İmkânı olanlar kurban keserken, Cansuyu Derneği, 28 bölgede yaşayan muhtaç durumdaki 2 bin 500 aileye Türkiye’den gönderilen kurban yardımlarını ulaştırıyor.
ORTA ASYA'DA CAMİLER DOLDU
Kurban Bayramı’nı diğer İslâm ülkelerinden bir gün geç karşılayan Türkmenistan’da halk, bayram namazı için camileri doldurdu. Kurban Bayramı dolayısıyla Türkmenistan’da üç gün resmî tatil ilân edildi. Başşehir Aşkabat’ta yaşayan Türk ve Türkmen vatandaşlar, bayram namazı için Ertuğrul Gazi Camii’ni tercih etti. Kadınların da yer aldığı bayram namazı sonrası ülke ve dünya barışı için duâlar edildi. |
18.11.2010 |
Iraklı ailelerin vatan hasreti |
Ülkelerİndekİ savaşın ardından evlerini terk etmek zorunda kalan Iraklı ailenin vatan hasreti bayramlarda katlanarak büyüyor. Mülteci olarak Türkiye’ye sığınan ve 5 yıldır Çorum’da yaşayan Khalil İbrahim ailesi her ne kadar memleketlerindeki bayram geleneklerini yaşatmaya çalışsalar da gurbette olduklarını bayramlarda daha çok hissettiklerini söylüyor. Ailesiyle Çorum’da küçük bir eve yerleşen Halid Khalil İbrahim, ülkesindeki bayramları unutamadığını ifade ederek, ‘’Zordur gurbette bayram. Bağdat’ta bayramlar başkaydı. Ancak artık ne Bağdat ne de doğduğum Tikrit eskisi gibi değil’’ dedi. Ülkesini 2000 yılında Saddam Hüseyin yönetiminden dolayı terk etmek zorunda kaldıklarını belirten Khalil İbrahim, 5 yıl sonra tekrar döndükleri vatanlarından bu seferde de halen devam eden şiddet ve çatışmalardan dolayı ayrıldıklarını söyledi. Doğduğu topraklara olan özlemini anlatırken hüzünlenen Khalil İbrahim, şunları kaydetti: ‘’Türkiye’de ilk Van’a yerleştik. Van bana doğduğum Tikrit’i hatırlatıyordu. Van Gölü’nü Dicle’ye benzetirdim. Bağdat’a 2005 yılında eşim ve 5 yaşındaki kızım Sümeyye ile geri döndük. O görkemli Bağdat’tan eser kalmamıştı. Evlerde ne su vardı, ne de elektrik. Ancak insanlara elektrik faturası gönderiyorlardı. İnsanlar korkudan dışarı çıkamaz hale gelmişti. En kötüsü de savaştan dolayı artık kardeş kardeşe güvenemiyordu. Irak’ta insanları mezhep ve görüşlerinden dolayı kalın çizgilerle ayırdılar. Irak ancak birlik içinde olduğu zaman barışa kavuşur. Güvende olmadığımız için Türkiye’ye geri döndük ve Çorum’a sığındık. 5 yıldır Çorum’da yaşıyoruz. Burada insanlar birlik ve beraberlik içinde. Bir gün ülkem de böyle olursa geri döneceğiz çünkü burada arkadaşımız yok. İnsanları çok tanımıyoruz. Özellikle bayram günlerinde yalnız kalınca gurbette olduğumuzu anlıyoruz.’’ |
18.11.2010 |
İran’a saldırı sorunu çözmez |
ABD Savunma Bakanı Robert Gates, ‘’İran’a askerî bir operasyonun, bu ülkenin nükleer faaliyetleriyle ilgili soruna uzun vadeli bir çözüm getirmeyeceğini ve bölünmüş bir halkı birleştireceğini’’ savundu. Washington’daki bir toplantıda konuşan Gates, ‘’İran’a yaptırımların, Tahran’ın beklediğinden çok daha sert bir etki yaptığını ve İran yönetimi arasında bölünmeler oluşturmaya başladığını’’ söyledi. İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney ile arasının açık olduğunu ve aralarındaki bu anlaşmazlığın giderek arttığını da savunan Gates, ‘’Hamaney’in, Ahmedinejad’ın yaptırımların ekonomi üzerindeki etkisine dair kendisine yalan söylediğini düşünmeye başladığına dair bazı delillerimiz bile var’’ ifadesini kullandı. İran’a nükleer programından dolayı muhtemel bir askerî operasyon düzenlenmesi konusunda da Gates, İranlı liderlerin nükleer silâh edinme niyetinin hala sürdüğünü, ancak askerî operasyonun soruna uzun vadeli bir çözüm getirmeyeceğini ve sadece İran’ın nükleer kapasiteye ulaşmasını 2-3 yıl daha geciktireceğini kaydetti. Gates, ‘’Bana kalırsa, askerî bir çözüm, bölünmüş bir halkı bir araya toplayacak, onları nükleer silâh edinmeye tamamen kendilerini adamış hale getirecek. Daha da derine inecekler ve gizlenecekler. İran’ın nükleer silâh kapasitesine erişmesinin engellenmesine yönelik tek uzun vadeli çözüm, İranlılıların, bunun kendi çıkarlarına olmadığına karar vermesiyle olur. Diğer herşey kısa vadeli çözümlerdir’’ diye konuştu. |
18.11.2010 |
Filistinliler, 22 yıldır işgalin bitmesini bekliyor |
Filistinli Başmüzakereci Saib Erekat, tarihî uzlaşmanın üzerinden 22 yıl geçmesine rağmen, hâlâ işgalin sona ermesi için beklediklerini vurgulayarak, “Bu durum böyle devam edemez” dedi. Erekat, Filistin basınına yazdığı bir makalede, 1988 yılının 15 Kasımında, Filistin Kurtuluş Örgütünün, sürgünde bulunduğu Cezayir’de, Filistin Bağımsızlık Deklarasyonu’yla devlet ilân ettiğini hatırlatarak, bu ilanın, Filistin halkının, tarihî Filistin topraklarının yüzde 22’sinde kurulması öngörülen Filistin devletine doğru, barış için tarihî uzlaşmayı oluşturduğunu vurguladı. Erekat, böylece zımnen de olsa, Filistin topraklarının yüzde 78’i üzerinde İsrail’i tanımış olduklarını kaydetti. Filistinlilerin bu tarihî uzlaşmasına karşın, İsrail’in yasa dışı Yahudi yerleşimleri yoluyla işgal uygulamasını giderek daha güçlendirme yoluna gittiğini belirten Erekat, 19 yıldır devam eden bir müzakere sürecinde, Yahudi yerleşimcilerin nüfusunun 1993’teki 236 bin düzeyinden neredeyse ikiye katlanarak, bugün yarım milyonun üzerine çıktığını da ifade etti. İsrail hükümetinin barışa inanmadığını belirten Erekat, “Yerleşimlerin dondurulmasını (inşaat yasağı) düzenlemekte aciz kalan bir koalisyon hükümetinin nasıl olup da Kudüs veya mülteciler gibi çetrefilli konuları müzakere edebileceği” sorusunu da yöneltti. 19 yıl önce, Madrid Konferansı’nın barış sürecinin referans şartlarını oluşturduğunu ancak İsrail’in gelecekteki bir barış anlaşmasının temeli olarak hâlâ 1967 sınırlarını tanımadığını da ifade etti. İsrail’in, 1967 sınırlarını tanıması halinde, bazılarının koalisyonun dağılacağını da söylediğini hatırlatan Erekat, böylece mazeretlerin sürüp gittiğini, Filistinlilerin de bunu özgürlüklerinin bedeliyle ödemeye devam ettiklerini anlattı. Erekat, “Bizim tarihî uzlaşmamızın üzerinden geçen 22 yıl sonra, hala İsrail işgalinin sonlandırılmasını bekliyoruz. Bu durum böyle devam edemez” dedi. |
18.11.2010 |
Sel mağduriyeti içinde kutlama |
Pakİstan’da, resmî rakamlara göre iki binden fazla kişinin öldüğü, 8,5 milyondan fazla kişinin evsiz kaldığı, 21 milyon insanın doğrudan etkilendiği ülke tarihinin en büyük tabiî felâketi olarak kayıtlara geçen sellerden sonra ilk Kurban Bayramı, İslâm dünyasından bir gün sonra mağduriyet içinde kutlanıyor. Türk Kızılayı tarafından ülkenin kuzeybatısındaki Hayber Paktunva eyaleti sınırları içindeki Akura Atak bölgesinde kurulan 200 ailenin yaşadığı kampta selzedeler Kurban Bayramını kutladı. Sabahın erken saatlerinde zemini kurutulmuş otlarla döşeli, Türk ve Kızılay bayraklarıyla süslenmiş kamp mescidinde toplanan selzedeler bayram namazı kıldı. Bayram namazından sonra okunan hutbede imam, yardımlarından dolayı Türk halkına ve Kızılaya teşekkür etti. Daha sonra Kızılay görevlileri beraberinde getirdikleri çikolata ve şekerleri kamp sakinlerine ve çocuklara dağıttı. |
18.11.2010 |