Yurt Haber |
Kayıp çocuklar ortak acımız |
TBMM Kayıp Çocuklar Komisyonu Başkanı Halide İncekara, kayıp çocuklarla ilgili kamuoyunda büyük bir duyarlılık oluştuğunu, her geçen gün artan ihbar ve şikâyetler sayesinde, kayıp ve mağdur sayılarında kayda değer azalma sağlandığını bildirdi. İncekara, yaptığı açıklamada, komisyonun bugüne kadar gerçekleştirdiği 15 toplantıda, yargı mensubu, bürokrat ve kademisyenlerden oluşan 17 uzmanın görüş ve çözüm tekliflerinin dinlendiğini kaydetti. Komisyonun, kayıp ve istismara uğrayan çocuk vak'alarıyla gündeme gelen bazı illere de ziyaretler gerçekleştirdiğini ifade eden İncekara, komisyonun ayrıca, kaybolan ve bugüne kadar haber alınamayan çocukların ailelerini ve kaybolduktan bir süre sonra bulunan çocukların ailelerini kapsayan bir anket çalışması yürüttüğünü bildirdi. Bu anketle, çocuğun kaybolmasıyla bulunması aşamalarında ailede yaşanan sosyal ve psikolojik değişikliklerin belirlenmesi, kaybolma sebeplerinin ortaya çıkarılması ve risk gruplarının belirlenmesinin amaçlandığını dile getiren İncekara, şu bilgileri verdi: ’’1997 yılından itibaren 29 binin üzerinde kayıp müracaatı yapılmış ve bunların 28 bine yakın bir kısmı bulunmuş, halen bin 500’e yakın çocuk, kayıtlarda kayıp olarak görülmektedir. Bunlardan 500’e yakını, sosyal hizmet kurumlarından kaçanlar ya da izinli gidip bir daha dönmeyenlerden oluşmaktadır. Çocuklar için yapılan kayıp başvurularıyla ilgili olarak, il bazında İstanbul birinci sırada yer alırken, Doğu ve Güneydoğu illerindeki artış ise dikkat çekiyor. Çocukların belli başlı kaçma sebepleri olarak aile içi baskı, şiddet, cinsel istismar, ekonomik sebepler, iş bulma, evlenme, televizyonun çocuklar üzerindeki etkisi gibi sebepler öne çıkmaktadır. Öte yandan, dünya genelinde çocukların kaçırılma sebepleri ise çocuk seks turizmi, iş gücü sömürüsü, yasa dışı evlât edinme, dilendiricilik, evlilikler, fidye ve organ ticaretidir. Türkiye’de organ mafyasıyla ilgili bulgulara rastlanmadığı, bizzat Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından teyit edilmiştir.’’ Komisyonumuz, başta basın yayın organları olmak üzere bütün kurumların, sivil toplum örgütlerinin ve kamuoyunun büyük desteği ve teklifleriyle önemli mesafeler kat etmiştir. Hepimizin ortak acısı olan bu konu, kamuoyunda büyük bir duyarlılık oluşturmuş, her geçen gün artan ihbar ve şikâyetler sayesinde, kayıp ve mağdur sayılarında kayda değer azalma sağlanmıştır. Bu farkındalığın artışıyla birlikte çocuk kaybı ve istismarı vak'alarının toplumsal sır olmaktan çıkarak kamuoyu ile paylaşıldığı gerçeği hepimizin geleceğe dönük umutlarını arttırmıştır. Toplumsal farkındalığın artmasında basınımızın büyük katkısı yadsınamaz bir gerçektir.”
AİLELER ÇOCUKLARINA SAHİP ÇIKMALI
İncekara, şu konuları dile getirdi: ’’Ailelerin çocuklarının kimlerle görüştüklerini, ilişkilerini takip etmeleri, çocuklarına sahip çıkmaları ve onları sürekli bilgilendirmeleri gerekiyor. Okulda, sokakta sürekli çocukların takip edilebilmesi elbette mümkün değildir. Bu yüzden çocukların niçin-nasıl kaçırıldığı çocukların anlayabileceği bir dille anlatılmalıdır. İnternet kullanımının, okul durumunun, arkadaş ve sosyal ilişkilerinin takip edilmesi gerekmektedir. Kayıp veya kaçak olduğu düşünülen herhangi bir bilginin de derhal emniyet birimleriyle paylaşılması gerekmektedir.” İncekara, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün, kayıp çocukların aranması sırasında yapılan iş ve işlemlerde standartlaşmayı sağlamak amacıyla ‘’Kayıp Çocuk Rehberi’’ hazırladığını ve bütün illere gönderdiğini ifade etti. Çocuk Şube Müdürlüklerinin halen 4 bin 632 olan yetişmiş personeline yönelik gelişmiş eğitim çalışmalarını ve mevcut sayılarını arttırmak için çalışmalarını sürdürdüğünü kaydetti. İncekara, ‘’iz takip köpekleri’’nin yetiştirildiğini, SHÇEK’in de, kurumlardan izinsiz ayrılan çocukların ‘’on-line’’ takip edilebilmesine yönelik bir sistem oluşturma çalışmalarını sürdürdüğü bilgisini verdi. |
30.05.2010 |