Güncel |
Değişmez madde dayatması hukuk ve ahlâk dışı |
2007’de yeni anayasa taslağı hazırlayan ekibin başkanı, Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Ergun Özbudun, “Değişmez ve değiştirilmesi teklif edilemez diye teklif edilen üç maddeyi değişmez kılan irade, beş darbeci generalle 160 atanmış memurun iradesidir. Onların iradesinin gelecek nesilleri bağlamak konusunda ahlâken de, siyaseten de, hukuken de hakkı yoktur” dedi. Değişmez maddeler hukuk ve ahlâk dışı
AKP için 2007’de yeni anayasa taslağı hazırlayan ekibin başkanı olan Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Ergun Özbudun, “Değişmez ve değiştirilmesi teklif edilemez, diye teklif edilen 3 maddeyi değişmez kılan irade, beş darbeci generalle 160 atanmış memurun iradesidir. Onların iradesinin gelecek nesilleri bağlamak konusunda ahlaken de, siyaseten de, hukuken de hakkı yoktur” dedi. Koç Üniversitesi, Prof. Dr. Fuat Keyman öncülüğü’nde yeni Anayasa çalışmalarının ele alındığı bir dizi seminer düzenledi. Çok sayıda bilim insanının katılarak görüşlerini açıkladığı seminerlerin bir ayağını Radikal - Koç Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen tartışma oluşturdu. AKP için 2007’de yeni anayasa taslağı hazırlayan ekibin başkanı olan Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ergun Özbudun’un bu toplantıda yaptığı konuşmada, “1982 Anayasası’nı yapan güç nedir?” sorusunu yönelterek, “Beş tane darbeci general ve beş tane darbeci generalin atadığı 160 tane bürokrat. Hiçbirinin en ufak bir temsilci sıfatı yoktu ve bürokratik- askerî ağırlıklı bir meclis söz konusuydu. Bu kompozisyon ve siyasî irade Anayasa’nın ruhuna da yansıdı. Bu ruhun yasakçı, otoriter, vesayetçi ve devletçi olduğu da herkesin ittifak ettiği bir husus. Dolayısıyla bu Anayasa kabul edildiği ilk günden beri toplumsal ve siyasal eleştiri konusu olmuştur” dedi. Anayasanın 1987’de geçirdiği ilk değişiklikten itibaren de, o da dahil olmak üzere 15 değişiklik geçirdiğini belirten Prof. Dr. Özbudun, şüphesiz bu 15 değişikliğin toplam sonucu Türk siyasî sisteminde inkâr edilemeyecek bir liberalleşme, sivilleşme ve demokratikleşme olduğunu söyledi. Prof. Dr. Özbudun, bunu inkâr etmenin hakkaniyete uymayacağını ancak, büyük çoğunluğun görüşünin, bütün bu reformların 1982 Anayasası’nın temelinde yatan vesayetçi ve otoriter ruhu tasfiye etmeye yetmediği yolunda olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Özbudun, hiçbir sağlıklı demokrasinin hergün sabah akşam anayasa konularını tartıştığını zannetmediğini ifade ederek, “Ancak Türkiye öyle bir ülke ki, hergün anayasa sorunları gündeme geliyor ve hepsi üzerinde de gayet kutuplaşmış bir atmosfer var. Taraflar birbirlerinin 180 derece zıttı olan pozisyonları savunuyor. Bunun da çok sağlıklı bir atmosfer olmadığı, yani pekişmiş bir demokraside görülen bir durum olmadığı bir gerçek” diye konuştu.
BU MADDELER DE DEĞİŞTİRİLEBİLİR Prof. Dr. Özbudun, kendisinden önce yaptığı konuşmada yüzde 10 barajla seçilmiş bir yasama meclisinin Anayasa’yı tümüyle değiştirmesinin demokratik olmayacağını savunan Prof. Andrew Arato’ya da şu yanıtı verdi: “Ben, normal seçilmiş bir yasama meclisinin de kurucu iktidarın sahibi olarak tümüyle yeni bir anayasa yapabileceğine inanıyorum. ‘Değişmez ve değiştirilmesi teklif edilemez’ diye üstüne de şeddede bulunarak ifade edilen hükümlerin de manevî bir değerinin olduğu, ama hukukî değerinin olmadığı kanısındayım. Hele Türkiye açısından hiç, çünkü ilk üç maddeyi değişmez kılan irade, beş darbeci generalle 160 atanmış memurun iradesidir. Benim kaanatime göre, onların iradesinin gelecek nesilleri bağlamak konusunda ahlâken de, siyaseten de, hukuken de hakkı yoktur. Dolayısıyla normal seçilmiş bir yasama meclisinin, bu maddelere bağlı kalmaksızın da bir anayasa değişikliği yapmak konusunda yetkili olacağı kanısındayım.” |
12.05.2010 |