Kültür-Sanat |
Ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam |
ASRIMIZIN Büyük İslâm âlimi ve mütefekkiri Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin vefatının 50. yıldönümü münasebetiyle Emekli Eğitimci Tahir Ünverdi tarafından Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinde “Yüz Yılık Süreçte Bediüzzaman ve Demokratik Açılım” konulu bir konferans düzenlendi. Belediye Kültür Merkezinde yapılan kanferans, Hafız Abdullah Yazar Hoca’nın Kur’ân tilâvetiyle başladı. İsmail Zorlu’nun takdimi ile devam eden programda, Faruk Gökhan’ın okuduğu gazel ve ilahiler dinleyicilere unutulmaz bir gece yaşattı. Eğitimci Tahir Ünverdi konuşmasında, Bediüzzaman Hazretlerinin ‘Hz. Mevlânâ benim zamanımda gelseydi, Risâle-i Nurları yazardı. Ben Mevlânâ’nın zamanında gelseydim Mesnevî'yi yazardım. O zaman hizmet, Mesnevî tarzındaydı. Şimdi ise Risâle-i Nur tarzındadır’ dediğini ifade ederek, “Bu zamanda mektep medrese ayrılığı neticesi fen ilimlerini okuyanlarda genellikle dine karşı şüpheler meydana gelir. Dinî ilimleri okuyanlarda da taassup meydana gelir. İkisinin imtizacıyla talebenin himmeti pervaz eder, hakikat tecelli eder. Bunların olabilmesi için de kâmil mânâda hürriyetin olması lâzımdır. Bediüzzaman 'ekmeksiz yaşarım hürriyetsiz yaşayamam' diyerek inanç, düşünce, ifade, teşebbüs, okuma, eğitim hürriyeti olursa maddî ve manevî kalkınmanın ancak bu şekilde gerçekleşeceğini belirtmiştir” diye konuştu. Ünverdi, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi; “Asrımızın Mevlânâ’sı olan Bediüzzaman Hazretlerinin yazmış olduğu Kur’ân tefsiri olan Risâle-i Nur Külliyatının değişik yerlerinde sevgiyi bize tarif etmiştir. Bir eserinde şöyle demektedir: 'Muhabbet, uhuvvet, sevmek, İslâmiyet’in mizacıdır ve rabıtasıdır.' 'Bizim üç büyük düşmanımız vardır. Birincisi cehalet, ikincisi fakirlik ve üçüncüsü de ihtilâftır.' Cehalette eğitim ve öğretimle mücadele edeceğiz. Fakirlikle san'at ve teknoloji ile ve bölünmüşlüğe karşı da birlik ve beraberlikle mücadele edeceğiz." Kalbinde gerçek bir iman olanın bilerek bir karıncaya dahi basmayacağını belirten Ünverdi, "İnsanları daima sevgiye, birliğe, beraberliğe dâvet eden Yüce Rabbimiz birbirimizi sevmeye dâvet ediyor. Çünkü sevgi kâinatın mayasıdır, kaynağıdır. Sevginin kaynağı Muhabbetullahtır. Yani Allah için birbirimizi seveceğiz. Menfaat için, siyaset için, kısacası dünya için olan sevgi sevgi değildir. Onun için Yüce Rabbimiz Peygamber Efendimize (asm) hitaben şöyle buyurmaktadır: 'Onlara de ki, eğer Allah’ı seviyorsanız Bana uyun ki, Allah da sizi sevsin." Demek ki Allah’ı sevdiğimizi iddia ediyorsak Allah’ın en fazla sevdiği Hz. Muhammed’in (asm) yolunda yürümemiz lâzımdır" dedi. "Bütün iyiliklerin, güzelliklerin, adaletin ve faziletin, sıfatların kaynağı iman olduğu gibi sevginin kaynağı imandır" diyen Ünverdi, "Bütün pisliklerin, günahların ve çirkinliklerin kaynağı küfür olduğu gibi düşmanlıkların, zulümlerin kaynağı da küfürdür. Eğer bugün İslâm dünyasını işgal eden emperyalistlerin kalplerinde iman ve imanın en güzel meyvesi olan sevgi olsaydı, Irak’ta, Filistin’de, Çeçenistan’da ve dünyanın diğer yerlerinde masum çocuklar öldürülür müydü? Kadınlar tecavüze uğrar mıydı? Onun için insanlığın kurtuluş ve saadeti için tekrar insanlık gerçek kurtarıcı olan Hz. Muhammed’e (asm) ve Asr-ı Saadete ihtiyaç duyuyor. Zira bütün beşeri sistemler denendi. Hiçbirisi insanlığa vaat ettiği saadeti getiremedi. Beşeriyeti maddî, manevî saadete kavuşturan İslâm’dan başka çare kalmamış. Huzurun, barışın ve kardeşliğin tek adresi Nurlu Medine’de bulunan, Allah’ın sevgilisi Hz. Muhammed (asm) ve O’nun yoludur. Ve ümitvar olunuz şu istikbal inkılâbatı içinde en yüksek gür sada, İslâm’ın sadası olacaktır. Ey âlem-i İslâm, uyan, Kur’ân’a sarıl, maddî ve manevî bütün varlığınla Kur’ân’a yönel” ifadelerini kullanarak konuşmasına son verdi. Programa Belediye Başkanı Vekili Kadir Çopur, Başkan Yardımcısı Şerif Yücel, Meclis Üyesi M. Tevfik Fincan, SP İlçe Başkanı A. Kadir Polat ile diğer protokol üyeleri ve basın mensupları katıldı. Salonun dar geldiği programı coşkulu bir dinleyici kitlesi ile çok sayıda bayan izleyici takip etti. |
19.04.2010 |
Side’de seyyara izin yok |
SİDE Belediyesi, turizm sezonu süresince seyyar satıcılara, at safari turcularına ve sahte turist rehberlerine göz açtırmayacak. Antalya’nın Manavgat ilçesine bağlı Side Belediye Başkanı Abdulkadir Uçar, sezon süresince Side Antik Kent’e seyyar satıcı, at safari turu, hediyelik eşya satıcısı, kapkaççı, dilenci, harita satıcısı ve sahte turist rehberlerini içeri sokmayacaklarını belirtti. Uçar, Side Antik Kent ve Kentsel Dönüşüm Projesi (KDP) çerçevesinde hayata geçirdikleri 3 bin 750 metre uzunluğundaki Side Plajı Doğa Yürüyüşü Yolu’nu 25 özel güvenlik görevlisiyle kontrol altında tutacaklarını söyledi. |
19.04.2010 |
Köy okulları için 10 bin oyuncak |
BURSA'NIN Mustafakemalpaşa ilçesi Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından, okul öncesi eğitime dikkat çekmek amacıyla düzenlenen 6. Oyuncak Kampanyası sona erdi. Kampanya çerçevesinde toplanan oyuncakların sayısı 10 bini buldu. Oyuncaklar Bursa, Elazığ ve Şanlıurfa’da bulunan okullara gönderilecek. Oyuncak kampanyasının sona ermesi dolayısıyla konuşan İlçe Millî Eğitim Müdürü Abdulgani Artan, “Öğrencilerimizin başka öğrencilerle paylaşım duygularını kuvvetlendirmek ve oyuncakları olmayan köy anasınıflarına oyuncak yardımı yapmak amacıyla düzenlenen geleneksel oyuncak kampanyalarımızın altıncısı sona erdi. Bu kampanyaya destek veren herkese teşekkür ederim” dedi. |
19.04.2010 |
Safa Vakfı’ndan Arnavutça ilmihal |
SAFA Vakfı, eğitim ve dayanışma hizmetlerine bir yenisini daha ekledi. Balkan devletlerinde yaşayan Müslüman nüfusu ve buralarda genellikle Arnavutça konuşmasını göz önüne alan Safa Vakfı, Arnavutça ilmihal bastırdı. İlk baskı 25 bin adet yapılan eser Balkanların genelinde dağıtılacak. Vakıftan yapılan açıklamada, “Yakın dönem siyasi-kültürel ve dinî tarihlerine bakıldığı zamanda millî ve manevî değerlerinden koparılmak istenen, kültürel sömürüye uğramış toplumlar yürekleri sızlatıyor. Karınca kararınca bu yaralara merhem olmak niyetiyle Arnavutça ilmihal bastırıldı” denildi. Vakfın faaliyetleri ile ilgili detaylı bilgileri www.safavakfi.org adresinden takip edilebilir. |
19.04.2010 |
Yalova Üniversitesi’nde Amerika’da eğitim fırsatı |
YALOVA Üniversitesi ile ABD Benedict College arasında öğretim üyesi ve öğrenci değişimini içeren ve aynı zamanda seminer, sempozyum, konferanslar gibi bir dizi bilimsel faaliyetleri de kapsayan anlaşması imzalandı. Anlaşmayı Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. Niyazi Eruslu ve Benedict College adına Uluslararası Program Yöneticisi Doç. Dr. Norma Jackson imzaladı. İmza töreninde Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Yıldırım, İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Çabuk ve İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. İsmail Aktar hazır bulundular. Yalova Üniversitesinden yapılan açıklamada “Benedict College 1870 yılında ABD Güney Carolina Eyaletinin Başşehri Columbia’da kurulmuş özel bir üniversitedir. Bu anlaşma çerçevesinde misafir öğretim üyeleri ve öğrenciler harç, barınma gibi ana giderlerden muaf tutulacaktır.” denildi. |
19.04.2010 |