Dünya |
HAMAS: Barış projesi anlamsız |
İslamî Cihad Hareketi’nin kuruluş yıldönümü dolayısıyla Suriye’nin başşehri Şam’daki Yermuk Mülteci Kampı’nda bir program gerçekleştirildi. Program’da konuşan Hamas’ın Siyasî Birim Başkanı Halid Meşal, sürdürülen barış görüşmelerini ‘anlamsız’ olarak nitelendirerek bu görüşmelerin dondurup, başka alternatiflere yönelinmesini istedi. Filistin Lideri Mahmut Abbas’ın istifa imasının Amerika idaresini hiç mi hiç kaygılandırmadığı belirterek, “İşgal devleti ile ABD, ancak zorla ve mecbur edilerek tutumlarını değiştirirler. Aslında değişimin öncelikle biz Filistinlilerde ve Araplarda başlaması gerekir.” dedi. Meşal gerçekleştirilen barış projesinin dondurulmasını istediği konuşmasında, “Her şeyden önce şu anda sürdürülen anlamsız barış projesinin dondurulması, ileriki bir tarihe ertelenmesi ve bundan da Siyonistler, Amerika ve Ortadoğu Dörtlüsü’nün sorumlu tutulması gerekir. Ondan sonra Arapların ‘Bizler alternatiflerimizi sunuyoruz. Birçok seçeneği olan bir siyaset izliyoruz.’ demeleri gerekir.” diye çağrıda bulundu. Filistin Lideri Mahmut Abbas’ın istifa etme iması ile ilgili konuşan Meşal, “Abbas’ın istifa etmeyi ima etmesi ABD’yi hiç kaygılandırmadı. Başta Amerikan Dışişleri Bakanı Clinton olmak üzere Amerikalı yetkililer Abbas’ın açıklamasına yorumda bulunurken bunu duymamış gibi davrandıklarını gördük.” şeklinde konuştu. Meşal konuşmasında Oslo’dan bu yana Filistin halkının hiçbir şey kazanmadığını ifade ederek, “Bizim cesur davranıp halkımıza gerçeği söylememiz gerekir. Oslo’dan şimdiye kadar sözde barış görüşmelerinin Filistin halkına ve Filistin davasına hiçbir şey kazandırmadığını açıkça ilan etmemiz gerekir. Barış projesini dondurup, gerçek ulusal seçeneklere yönelmemiz gerekir. Filistin halkının hakkı ancak cihat ve direnişle geri alınabilir. Müzakerelerle asla.” dedi. ABD yönetiminin Filistin dâvâsına karşı tutumuna da değinen Meşal, “Amerika’nın bizim dâvâmıza adil yaklaşması mümkün değildir. Bizim için de asla İsrail’e kızmaz. Amerika bunu yapmaz, çünkü Araplarla olan çıkarı ve ilişkisi zaten garantilidir. İster bizi öfkelendirsin ister öfkelendirmesin bu dostane ilişki zaten bozulmaz. Amerika’nın işgal devletiyle ilişkisiyse öyle değil. İşgal devletini kızdıramaz, çünkü bunun bir bedeli olacaktır. Amerika, terör devletine sırtını asla dönemez. Sırtını verirse, işgal devleti onu mutlaka cezalandıracaktır.” diye ekledi. |
08.11.2009 |
Batı Şeria’da duvar protestosu |
DUVARA karşı gösterileriyle adını duyuran Batı Şeria’daki Filistin köylerinden Bil’eyn’de düzenlenen protestoda, Filistinli göstericiler köy etrafındaki beton ayırma duvarının bir panelini devirdi. Bil’eyn köylülerinin duvar karşıtı gösterisinde Berlin Duvarı’nın yıkılışının 20. yıl dönümünü konu edindi. Köy meydanında toplanan köylülerin, İsrailli ve uluslar arası eylemcilerin duvara karşı yürüyüşünün sonrasında, bazı Filistinli gençler, 8 metre yüksekliğindeki beton duvar panellerinden birinin altını oyup bir kriko yerleştirerek, demir bir çubukla duvar panelini yerinden oynattılar. Duvar paneli tam olarak yere devrilmese de diğerlerinden ayrıldı. Duvarın yerinden oynatılması ile sevinç çığlıkları atan ve tekbir getiren yüzleri maskeli Filistinli gençlerin bazıları duvarın üzerine tırmanmaya çalıştılar. Ancak duvarın diğer tarafındaki İsrail askerleri, gençleri ve göstericileri duvardan uzaklaştırmak amacıyla gaz bombaları attı ve plastik mermilerle ateş açtı. |
08.11.2009 |
Lenin heykeline ‘turuncu devrim’ |
SOVYETLER Birliği’nin kurucularından Bolşevik Devrim’in lideri Vladimir Lenin’in Kaliningrad bölgesindeki heykelini, devrimin yıl dönümünde turuncuya boyadılar. Kızıl Devrim’in önderlerinden Lenin’in heykeline yönelik saldırılar son yıllarda artıyor. Rusya’nın Kaliningrad bölgesi basın sözcüsü Ria Novosti haber ajansına yaptığı açıklamada şehir merkezinde bulunan heykelin saldırganlar tarafından tamamı ile turuncuya boyandığını söyledi. Sözcü, “Saldırı gece gerçekleşmiş. Sabah saatlerinde hemen müdahalede bulunduk. 60 litre kimyasal temizlik kullandık. 20 bin ruble (700 dolar) masrafımız oldu.” dedi. Komünist Parti yetkilileri ise heykele yönelik saldırının sabah saatlerinde yapılması planlanan gösterileri engellemek için olduğunu iddia etti. Parti yetkilileri, yıl içinde aynı heykele ikinci kez saldırı gerçekleştirildiğini, 5 Mayıs’ta da heykelin siyaha boyandığını belirtti. Saldırganlar heykelin yanına yazdıkları yazıda, “Kırmızı terörün kurbanlarını unutma” ifadesine yer vermişti. İki hafta önce de St.Petersburg’un Krasnoselski Parkı’nda Lenin’in heykelinin kafası kaybolmuştu. Yetkililer herhangi bir saldırı olmadığını, anıtın çürümesi sonucu Lenin’in kafasının düştüğünü belirmişti. Sovyetler Birliği’nin dağılmasından bu yana Lenin heykellerine yönelik 40’dan fazla saldırı gerçekleştirildi. |
08.11.2009 |
Lübnan’da çözüme yaklaşılıyor |
LÜBNAN muhalefetinin Saad Hariri başkanlığında kurulacak hükümete katılma konusunda anlaştığı bildirildi. Reuters ajansının Lübnanlı bir üst düzey muhalefet temsilcisine dayandırarak verdiği habere göre, Hizbullah’ın da aralarında olduğu muhalefet temsilcileri Haziran’daki seçimlerde 128 üyeli parlamentoda 71 milletvekili kazanan Hariri başkanlığında kurulacak ulusal birlik hükümetine katılma konusunda anlaştı. Muhalefet gruplarının kararının bugün Hariri tarafına resmi olarak iletilmesi, bu doğrultuda yeni hükümetin de bir kaç gün içinde kurulması bekleniyor. Lübnan’da Hizbullah önderliğindeki muhalefetin, yaklaşık 5 aydır hükümeti kurmak için çalışmalarını sürdüren Saad Hariri başkanlığındaki çoğunluk ile ulusal birlik hükümeti kurulması konusunda uzlaşmaya varmasının ardından, muhalefete 10 bakanlığın verileceği belirtildi. Lübnan basını, Meclis Başkanı Nebih Berri, Ulusal Özgürlük Hareketi Lideri Mişel Aun, Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah ve diğer muhalif politikacıların uzlaşmaya vardıkları toplantının 4 saat sürdüğünü bildirdi. Kabinenin 30 üyesinin olması beklendiğini ifade eden basın, 15 bakanlığın Hariri yanlısı çoğunluk grubuna, 10 bakanlığın muhalefete verileceğini kaydetti. |
08.11.2009 |
Paraguay’da tersine darbe |
PARAGUAY Devlet Başkanı Fernando Lugo’nun, Genelkurmay Başkanı Cibar Benitez’i görevden aldığı bildirildi. Hükümet bildirisinde, General Cibar Benitez’in yerine eski kara kuvvetleri komutanı Oscar Velazquez’in getirileceği belirtildi. Paraguay’da sol koalisyonun adayı Devlet Başkanı Fernando Lugo, darbe söylentilerini yalanlamasının ardından ordu komutanlarını görevden almıştı. Paraguay Silâhlı Kuvvetlerinden yapılan açıklamada, kara, deniz ve hava kuvvetlerinin başına yeni komutanlar atandığı belirtilmiş, ancak bu değişikliğin neden yapıldığı konusunda bilgi verilmemişti. Geçen yıl yapılan devlet başkanı seçimlerini kazanan Lugo, komutanların görevden alınmasından bir gün önce de bir açıklama yaparak darbe söylentilerini yalanlamıştı. |
08.11.2009 |
Ahmedinejad, Türkiye’ye geliyor |
İRAN Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, İslâm Konferansı Teşkilâtı (İKT) Ekonomik ve Ticarî İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) 25. Toplantısı’na katılmak üzere bugün Türkiye’ye geliyor. Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’ın, toplantılarda üye ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi ve küresel ekonomik kriz konularında konuşma yapacağı belirtildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile de görüşecek olan Ahmedinejad’ın, İKT’ye üye diğer ülke liderleri ve yetkilileriyle de görüşmesi bekleniyor. İran Cumhurbaşkanı, toplantının son gününde Devlet Başkanlarının katılımıyla yapılacak ‘’İSEDAK Ekonomi Zirvesi’’nde de hazır bulunacak. 25. İSEDAK Toplantısı ve Ekonomi Zirvesine, İKT’ye üye ve gözlemci 62 ülkenin Devlet Başkanları ile ekonomiden sorumlu bakanlar başkanlığındaki heyetlerin katılımı öngörülüyor. Ahmedinejad, en son 14-15 Ağustos 2008’de çalışma ziyareti kapsamında İstanbul’da temaslarda bulunmuştu. |
08.11.2009 |
Ban: BM Afganistan’dan çekilmeyecek |
BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, BM’nin Afganistan’dan çekileceği yönündeki iddiaları reddetti. Genel Sekreter Ban BM Güvenlik Konseyi’ne Afganistan’la ilgili brifing verdikten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada ‘’Açıkça söyleyeyim, Afganistan’dan ayrılmıyoruz, bunu yapmayacağız, yapamayız ve yılmamalıyız. İşimize devam edeceğiz’’ dedi. Kabil’de 28 Ekim’de BM’yi hedef alan ve 5 BM personelinin öldüğü saldırının ardından hafta başında Kabil’i ziyaret eden Ban, ‘’Afganistan’daki çalışanlarımızın kararlılıklarının ve görevlerine bağlılıklarının ne derece güçlü olduğunu kendi gözlerimle gördüm’’ diye konuştu. Ban, güvenlik açısından Afganistan’da çalışan BM görevlilerinin bir kısmının kısa dönemli olarak ülkenin daha güvenli bölgelerine gönderileceğini de söyledi. |
08.11.2009 |
İskoç tarzı taşımalı eğitim |
DÜNYANIN en kısa uçuşunu, ücra bir İskoç adasındaki çocuklar evden-okula giderken yapacak. Daily Telegraph’ın haberine göre, Orknay adalarındaki Papa Westrey’den Westrey’e uçuş sadece 96 saniye sürüyor. Yerel feribot seferlerinin yenileme çalışmaları nedeniyle askıya alınması yüzünden, 70 nüfuslu Papa Westrey’de yaşayan çocukların, 1,6 kilometre ötedeki Westrey’de bulunan ortaokula yıl sonuna kadar uçakla gidip gelmelerine karar verildi. Çocuklar salı günü uçakla okullarının bulunduğu kasabaya gidecek ve iki gece oradaki ailelerin yanında kaldıktan sonra perşembe günkü uçakla evlerine geri dönecekler. 8 koltuklu bir uçakla seferleri yapan havayolu şirketi, uçuşun ortalama 96 saniye sürdüğünü, bunun dünyadaki en kısa uçuş mesafesi olduğunu, bu sürenin 47 saniyeye kadar düşebileceğini bildirdi. |
08.11.2009 |
Çin’de zincirleme felâket |
ÇİN’İN başşehri Pekin’deki 6. çember yolunda sisten dolayı yüzlerce kamyon ve TIR zincirleme kaza yaptı. Pekin’de şehri çevreleyen yoların en dışındaki 6. çember yolundaki yoğun sis şehirde daha önce görülmeyen derecede büyük bir zincirleme kazaya yol açtı. Yüzlerce TIR ve kamyonun doğu istikametindeki sağ şeritte birbirine girdiği, bazı TIR’ların kabininin tamamen ezildiği görüldü. Zincirleme kazada ölen ya da yaralı konusunda tam bir bilgi verilmedi. Öte yandan Chengdu şehrinde 10 binden fazla yolcunun sisin hava trafiğini etkilemesi sonucu Shuangliu Uluslararası Havaalanı’nda mahsur kaldığı kaydedildi. Havaalanındaki görüş mesafesinin 20 metrenin altına indiği, sabah saatlerinde iç hatlardaki 96 uçuşun ertelendiği ifade edildi. |
08.11.2009 |
Dışişleri: AB’den nota verildiği doğru değil |
DIŞİŞLERİ Bakanlığı, Sudan’ın da üyesi bulunduğu İslâm Konferansı Teşkilatı’nın (İKT) düzenlediği ISEDAK (ekonomik ve ticari işbirliği daimi komitesi) Toplantısı’na katılmak üzere İstanbul’a gelmesi beklenen Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir’in ikili bir ziyaretinin ve AB tarafından nota verilmesinin söz konusu olmadığını bildirdi. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, İKT’nin düzenlediği söz konusu ISEDAK Toplantısının, İKT üyelerinin ayrıca davete ihtiyaç olmaksızın katıldıkları bir toplantı olduğu belirtildi. İKT’nin herhangi bir üye ülkenin bu toplantıya katılımını engelleyici kararı bulunmadığına işaret edilen açıklamada, Türkiye’nin bu toplantıya ev sahibi ülke konumunda bulunduğu ve ikili bir ziyaretin söz konusu olmadığı kaydedildi. AB’nin ve bazı müttefik ülkelerin bu konudaki yaklaşımlarının bilinmekte olduğu belirtilen açıklamada, aynı şekilde Türkiye’nin yaklaşımlarının da muhatapları tarafından bilinmekte olduğu vurgulandı. Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanlığı’nın konuyla ilgili görüşlerini Türk Dışişleri Bakanlığı’nın dikkatine getirdiği ve bu vesileyle Türk tarafının yaklaşımı ile bu toplantının İKÖ tarafından düzenlenen bir ISEDAK Toplantısı olduğunun AB’ye izah edildiği kaydedilerek, dolayısıyla AB Dönem Başkanlığı tarafından nota verilmesinin söz konusu olmadığı belirtildi. |
08.11.2009 |
Amerika’dan Türkiye’ye, İran ve Sudan mesajı |
ABD'NİN Avrupa ve Avrasya işlerinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Philip Gordon, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir’in Türkiye’yi ziyaret etmesi ile ilgili olarak, “Umudumuz, Türkiye’nin Sudan hükümetine vereceği mesajın, bizim ve Avrupalı dostlarımızınkiyle tutarlı olması” dedi. Gordon, Yabancı Basın Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda bir soru üzerine, Türkiye’yle İran arasında enerji anlaşmaları imzalanmasını değerlendirdi. Amerikan yasalarının İran’da enerji sektörüne büyük yatırım yapanlara yaptırım öngördüğünü hatırlatan Gordon, İran’ın nükleer programı konusunda uluslar arası toplumun yaptığı önerilere cevap vermesi gerektiğini ifade etti. ABD’nin İran’a yönelik ekonomik yaptırım şartlarında bir değişiklik olmadığını, bu ülkeyle ekonomik alanda iş yapmadıklarını belirten Gordon, “Ayrıca, diğer ülkeler için de İran ile iş yapmanın zamanı olmadığını düşünüyoruz, Ana noktayı vurgulamam gerekirse, İran’a yatırımlar ya da bu ülkeyle alışverişler bizim yasamızla çatışmasa bile, genel prensip olarak, İran ile iş yapmak için uygun zamanın bu olmadığını düşünüyoruz. Bu konuda ileriye gitmeden önce, İran’ın uluslararası toplumun tekliflerine yanıt verdiğini görmek istiyoruz” dedi. Darfur’da savaş suçu işlediği gerekçesiyle hakkında tutuklama emri bulunan Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir’in Türkiye ziyaretine ilişkin de konuşan Gordon, İslâm Konferansı Örgütü toplantılarına ‘kimin davet edileceğinin Amerika’ya kalmadığını’ belirtti. El Beşir ile Türkiye’de görüşmelerin yapılacağını kaydeden Gordon, “Umudumuz, Türkiye’nin Sudan hükümetine vereceği mesajın, bizim ve Avrupalı dostlarımızınkiyle tutarlı olması” dedi. |
08.11.2009 |
Netanyahu: Bir Saddam bekliyorum |
İSRAİL Başbakanı Binyamin Netanyahu, Rusya’dan Filistin tarafının masaya oturması için kendilerine yardımcı olmasını istedi. Rusya devlet televizyonu Vesti’de İtar-Tass Genel Müdür Yardımcısı Mihail Gusman’ın konuğu olan Netanyahu, Rusya İsrail ilişkileri ile ilgili gelişmelere değindi. Birleşmiş Milletler’in İsrail karşıtı kararlarını eleştiren İsrail Başbakanı, BM’nin bir gün yeryüzünün küre değil de yuvarlak olduğu yönünde bir karar da alabileceğini iddia etti. Netanyahu’nun en ilginç açıklaması ise Filistin halkı için Saddam gibi bir lider beklediği ile ilgili ifadeleri idi. İsrail Başbakanı, Ortadoğu’da sorunların çözülmesi için kendilerinin çaba gösterdiğini, ancak benzer bir çabanın Filistin tarafından gösterilmediğini iddia etti. Netantyahu, “Masaya oturmak ve görüşmelere başlamak lazım. Hangi koşullarda masaya oturulacağının sorulmaması gerekiyor. Şunu demek lazım: Ben barışı konuşmak istiyorum. Şu anda masaya oturabilmek için gerçek imkânlar yok. Ama benim temsil ettiğim toplumumuzun çoğunun uzlaşma için çaba harcadığını görüyorum. Ama biz karşı tarafın da benzer çaba göstermesini görmek isterdik. Bizden Filistin devletinin tanınmasını istiyorlar. Ben de öncelikle Filistin tarafına, Filistin liderlerine rica çağrısında bulunarak, İsrail devletini Yahudi halkının vatanı olarak tanımalarını istiyorum... Nihayet Filistin liderlerinden Saddam ve Kral Hüseyin gibi kararlı bir liderin ortaya çıkarak soruna son noktayı koymasını bekliyorum.” diye konuştu. |
08.11.2009 |