Ekonomik kriz, maddî sorunların yanında en az onun kadar önemli psikolojik problemlere de sebep oluyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Coşkunol, kriz ortamlarının bireysel birtakım bozuklukları ortaya çıkardığını, anksiyete, stres, uyku bozukluğu gibi sorunlara yol açtığını belirtti.
Kriz psikolojileri bozuyor
Ekonomik kriz, ‘’maddî’’ sorunların yanında en az onun kadar önemli ‘’ruhsal sorunlara’’ da sebeb oluyor. Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Coşkunol, kriz ortamlarının bireysel birtakım bozuklukları ortaya çıkardığını, aksiyete, stres, uyku bozukluğu gibi sorunlara yol açtığını belirtti. Ekonomik kriz dönemlerinde toplumda iyi örneklerin yaşanmamasının bireyleri daha da umutsuz, çaresiz hissetmesine, hiçbir şeyin düzelmeyeceği gibi düşünceye yol açtığını kaydeden Prof. Dr. Coşkunol, şu görüşleri aktardı: ‘’Duygusal atardamarlarımız diyebileceğimiz iyi örneklerin kesilmesiyle, bireyin çok ciddî olumsuzluk olmasa bile gelecekle ilgili umutların tırpanlanması nedeniyle maddî manevî yatırım yapmaktan vazgeçiliyor. Buna ‘öğrenilmiş çaresizlik’ deniyor. Bu çaresizlik gerçek bir çaresizlik olmamasına rağmen, meselâ sanayici artık yatırım yapmamaya başlıyor, parasını artık cebinde tutmaya başlıyor. Birtakım işler geliştirebilecekken mümkün olduğu kadar ‘aman olmasın, boş ver’ diyerek statik konumda kalmaya başlıyor. Bu da toplumsal ilerlemenin tabiatına aykırı olduğu için umutsuzluk daha da derinleşiyor. Uyku, iştah bozuklukları, halsizlik, sinirlilik, stres, depresyon ya da daha ileri gidilip ‘’artık ölsem de kurtulsam’’ gibi bir düşünceyi doğurabiliyor. Toplumda karamsarlık, kötümserlik oluşuyor.’’
Son dönemde ekonomik sıkıntılardan bunaldığını, daraldığını söyleyerek psikiyatra giden kişi sayısında çok ciddî bir artış olduğunu, hedefsizlik, belirsizlik, değersizlik, ne yapacağını bilememezlik gibi sorunlardan şikâyetlerin çoğaldığını dile getiren Prof. Dr. Coşkunol, ‘’Bu vak'alar yüzde 1-2 iken, son dönemde yüzde 10 civarına çıktı. Bu oldukça yüksek bir rakam aslında. Diğerlerinde de biraz daha deşildiğinde altında yatan faktörün ekonomik krizin yattığı görülüyor. Meselâ depresyonla geliyor, ama o depresyonun altında bu çıkıyor’’ dedi.
Prof. Dr. Coşkunol, ekonomik krizin zaman zaman madde kullanımı gibi sınırda eğilimler ortaya çıkarabildiği gibi, cinsellikle ilgili sorunlar da meydana getirdiğini kaydetti.
|