DİCLE Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Dr. Temel, yaptığı açıklamada, sanayinin ilerlemesi ile birlikte başlayan insanın tabiata yönelik acımasız tahribinin artık geri döndürülmesinin güç aşamalara ulaştığını bildirdi.
Prof. Dr. Temel, kirliliğe yol açan bir faktörün de plâstikler olduğunu, dünyada plâstik sanayinin hızla geliştiğini, Türkiye’de de plâstik ürün ithalatının giderek arttığını, ancak bu artışa rağmen Türkiye’deki plâstik tüketiminin henüz dünya ülkelerine oranla iki kat daha az olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Temel, Amerika’daki bazı doğa koruma kuruluşlarının yaptığı araştırmalarda dünyada plâstik torba kullanım adedinin bir milyara kadar ulaştığının belirlendiğini bildirerek, şöyle devam etti: “Plâstik torbalar ışık altında kimyasal çözünmeye uğrar. Zaman içinde daha küçük ve daha zehirli petro-polimerlere bölünürler. Plâstik poşetlerin kimyasal çözünmesiyle toprak ve suya zehir karışır. Sonuçta bu mikroskobik zehirli parçacıklar besin zincirine girer. İşte o zaman tabiî hayatın geleceği tehlikededir.
BEZ TORBAYA DÖNÜŞ
Prof. Dr. Temel, şunları söyledi: ‘’File ve bez torba kullanımına geri dönüş yapılabilir. Bez torba kullanmakla haftada 6 plâstik torbayı kullanımdan çıkartmış oluruz. Bu da ayda 24 torba, yılda 288 torba, ortalama bir hayat sürecince 22 bin 176 torba eder. Ülkemizde her beş kişiden biri bunu yapsa ömür boyunca 31 milyar 46 milyon 400 bin adet plâstik torbadan kurtulmuş, kaçınmış oluruz.’’
|