ABD'DE başlayan ve Avrupa ülkelerini de etkileyen finansal çalkantı, dünyada yeni bir global krize yol açarken, oda başkanları Türk ekonomisindeki kırılganlıklara dikkati çekti.
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Türkiye’nin, krize ekonomik olarak güçsüz olduğu bir dönemde yakalandığını belirterek, ekonomik büyümenin hız keserken yüksek reel faizlere rağmen enflasyonun düşmediğini, cari işlemler açığının 50 milyar doları aşacağının artık kesinleştiğini ve cari işlemler açığının finansman kalitesinin bozulduğunu bildirdi. Bu açığın önemli bir bölümünün özel sektör borçlanmasıyla kapatılır hale gelindiğini belirten Özdebir, şunları kaydetti: ‘’Dünyada likidite ve kredi krizinin aynı anda yaşandığı, bankaların birbiri ardına iflas ettiği bir ortamda bizim borçlanmamızı rahatça sürdürebileceğimizi sanmak safdillik olur. Dünyada ucuz likidite dönemi geride kaldı. Dünyanın en yüksek faizini vermemize rağmen yabancı sermaye girişlerinde ani bir duruş olabilir. Daha da kötüsü hızlı sermaye çıkışları yaşanabilir. Bu durumda zaten yavaşlayan ekonomi duvara toslayabilir. Değişen dünya şartlarında Türkiye;nin ekonomik büyümesini sürdürmek için yeni ekonomik politikalara, yeni finansman stratejilerine ihtiyacı var. Orta vadeli program iyi ama biz şimdi kısa vadedeyiz.’’
Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Başkanı Hazim Sesli, krizin Türkiye’ye yansımalarını en aza indirecek yeni tedbirlerin bir an önce alınması gerektiğini belirtti. Sesli, şöyle devam etti: “Dış piyasalarda global kriz ağırlığını artırırken, Türkiye’de siyasilerimiz arasında yaşanan tartışmaları izlemekteyiz. Genç iş adamları olarak bizler, siyasilerimiz arasında yaşanan kavganın bir an önce sona ermesini ve sağduyu çerçevesinde, global krize karşı birlik ve beraberlik içerisinde çözüm yolları aranmasını bekliyoruz. Krizin etkileri daha yoğun bir şekilde kendini hissettirmeden hükümeti, muhalefeti, işçisi, işvereni, toplumun tüm kesimleri bir an önce dalga dalga gelen krizin etkilerini azaltıcı yeni bir ekonomik program hazırlamalıdır. Ülkemizin içerde değil dışarıda mücadeleye ihtiyacı vardır. Birlik ve beraberliğin anlamı bu günlerde kendini daha bir ön plana çıkarmaktadır.”
|