Gemilerde çalışırken birçok defa Mübarek Ramazan ayıyla karşılaştım. Eğer gemimiz Müslüman bir ülkenin limanında ise iftar ve sahur saatleri hiç sorun olmuyordu. Fakat deniz ortasında ve Hıristiyan ülkelerin limanlarında oruç tutarken bu saatlerin belirlenmesi sorun oluyordu.
Gemide disiplinin sağlanması ve sosyal işlerin düzenlenmesi görevi 2. Kaptana aittir. 2. Kaptan ne yapıp edip Ramazan saatlerini doğru olarak tesbit etmek zorundadır. İsterse kendisi oruç tutmasın…
5 ayrı gemide 2. Kaptanlık yapmıştım. Görevim esnasında Ramazan ayı ile denizin ortasında karşılaşmıştık. Tabiî bu durumda iftar ve sahur saatlerini belirleme görevi benim olmuştu.
Bu saatlere göre yemek hazırlatıyor, gemi düzenini aksatmayacak şekilde tertip alıyordum. İsterseniz deniz ortasında bu işi nasıl yaptığımı anlatayım.
Denizde astronomik seyir yapmada kullanılan “Almanak” adını verdiğimiz kitaplar bulunur. Bu kitaplar senenin 365 günü belirli yıldızların hangi açıdan gökyüzünde bulunacağını bize gösterirler. Ayrıca Ay ve Güneşin doğuş, batış zamanları da bu almanaklarda yazmaktadır. Alacakaranlık zamanlarını ve güneşin doğuş, batış zamanlarını bulunduğumuz mevkiin koordinatlarına göre hesaplamak mümkündür.
Güneşin batışından itibaren ufuktan aşağıya 8 derecelik inmesi, hem iftar saati hem de Sivil alacakaranlık zamanıdır. Fakat ben her zaman temkini elden bırakmaz 5 dakika geç olarak iftar saatini belirlerdim. Bunu personele de söylüyordum. İsteyenlerin “şu saatte” oruç bozabileceklerini ama benim gibi temkinli olarak 5 dakika daha sabırlı olmalarının daha iyi olacağını ifade ediyordum, zira insan bir iki dakika hata yapabilirdi.
Personelimiz daima benim saatlerime itaat ettiler. Zaten hesaplama zamanı ile güneşin batış saatini karşılaştırdığım zaman doğru sonuç bulduğum ortaya çıkıyordu.
Bütün denizci kardeşlerimin Ramazan ayını tebrik eder, daha nice Ramazan ayını sağlıklı ve âfiyetle geçirmesini dilerim.
|