Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri (UMKE), 7.2 şiddetinde deprem olduğu varsayılarak Kazlıçeşme’de tatbikat yaptı. Tatbikatta, 81 şehirden gelen yaklaşık 350 UMKE gönüllüsünün yanı sıra Sırbistan, Azerbaycan, Romanya, Ukrayna ve Bulgaristan’dan gelen 7 kişilik ekip de hazır bulundu.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın da takip ettiği tatbikat, hazırlanan senaryo gereği, saat 10.00’da, merkez üssü İstanbul Marmara Denizi Zeytinburnu açıkları olan 7.2 şiddetinde depremin meydana geldiği bilgisinin ulaşmasının ardından başladı. Senaryoya göre, depremin ardından, çevre il ve ilçelerden hissedilen deprem sonrasında, ‘’halkın panik içinde olduğu, ilk gelen haberlere göre bölgede çok sayıda yaralı ve ölünün bulunduğu, ölülerin toplanma merkezi kurularak toplandığı’’ bilgisi doğrultusunda, resmî kurum, sivil toplum örgütleri ve halkın yardımlarıyla arama kurtarma faaliyetlerine başlandı. Haberi alan 60 kişilik UMKE ekibi, toplanma merkezinden, donanımlı bir şekilde çıkış yaptı. İstanbul İl Sivil Savunma Arama ve Kurtarma Müdürlüğü ekipleri de depremden etkilenen bölgeye ulaştı. Tatbikatta, ‘’klor taşıyan bir tankın’’ gaz sızdırmasına yol açan bir trafik kazası da canlandırıldı. Kazaya müdahale için gelen itfaiye ekipleri, yangını söndürdü. Ayrıca, ‘’kırmızı kod’’ bilgisiyle adlandırılan yaralı bir bebeği kuvöze alarak, iki yaralı ile helikopterle hastaneye ulaştırdı. Senaryoya göre, deprem sonrası yaralananlar sahra hastanelerinde tedavi altına alındı. Tatbikatta, 81 şehirden gelen yaklaşık 350 UMKE gönüllüsünün yanı sıra Sırbistan, Azerbaycan, Romanya, Ukrayna ve Bulgaristan’dan gelen 7 kişilik ekip de hazır bulundu. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü koordinasyonunda yürütülen tatbikata, 1. Ordu Komutanlığı, Kara Havacılık Okulu, Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Savunma Müdürlüğü, İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi ve Mahalle Afet Gönüllüleri de katıldı.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, tatbikat öncesi düzenlenen törende yaptığı konuşmada, herkesin arzusunun, ‘’17 Ağustosta yaşanıldığı gibi ağır afetlere ve depremlere maruz kalmamak’’ olduğunu belirterek, ‘’Ama Türkiye’nin gerçeğini biliyoruz. Biz bu gerçekle birlikte bundan sonraki yıllarda da yaşamaya mecburuz. Onun için hazır olmaya mecburuz’’ dedi.
|