Ücretli kesimin geliri yıllık ortalama yüzde 8 artarken, kredi kartı harcamalarının bir yılda yüzde 35 oranında artmasının normal olmadığı ve bilinçsizce borçlanıldığı belirtildi.
SELÇUK Üniversitesi İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Başkanı Prof. Dr. Serdar Altınok, kredi kartı harcamalarının bir yılda yüzde 35 oranında artmasının anormal bir durum olduğunu, bilinçsizce borçlanıldığını söyledi. Altınok, şu anda Türkiye’de 31 milyon adedi visa-elektron olmak üzere 56 milyondan fazla banka kartı bulunduğunu kaydetti. Serdar Altınok, New York Times gazetesinin de geçtiğimiz günlerde yayınladığı bir haberinde, Türkiye’de kredi kartı sayısının 38 milyonu aştığına dikkati çekerek, kredi kartı borçlarının 18 milyar dolara yaklaştığını yazdığını belirtti. Gazetenin, aslında bu haberle kendi ülkesindeki yatırımcılara, ‘’Burada durmayın, Türkiye’ye gidin, bol para kazanın’’ mesajı verdiğini dile getiren Altınok, ‘’Kredi kartı borçları tehlikeli bir noktaya doğru gidiyor. Risk düzeyini 10 üzerinden değerlendirirsek, 6’yı geçmiş durumdayız. En son güncel rakamları bilmiyorum ancak, ‘bu risk 8’i bulduğunda geri dönüşü çok zor bir noktaya gelinir’ diye düşünüyorum’’ dedi.
Resmi rakamlara göre, 2008 yılının ilk altı ayında, yabancı turistler de dahil olmak üzere Türkiye’de kredi kartıyla yapılan işlemlerin tutarının, 2007 yılının aynı dönemine göre yüzde 35 oranında artarak 87 milyar 700 milyon YTL’ye yükseldiğini dile getiren Prof. Dr. Altınok, şunları kaydetti:
‘’Ücretli kesimin gelir artışı, son 3-4 yıl içinde yıllık ortalama yüzde 8 olarak gerçekleşirken, kredi kartı harcamalarının bir yılda yüzde 35 oranında artması anormaldir, bilinçsizce borçlanılıyor. 16 Kasım 2007 itibariyle, toplam hane halkı borç yükü 91 milyar 670 milyon YTL’ye çıktı. Bugüne kadar ülkemizde bankalardaki yabancı sermaye oranı bu kadar fazla değildi, devlet, bankalara, ‘gelin kredi kartını ödeyemeyen vatandaşla oturun, anlaşın’ diyordu. Şimdi bankaların yaklaşık yüzde 40’ı yabancıların denetiminde, bu oran planlanan özelleştirmelerle daha da artacak. Eskiden olduğu gibi, ‘kredi kartı borcunu ödeyemeyenlere biraz anlayış gösterin’ derseniz, yabancı banka, ‘sizin gözyaşınızı silmek için gelmedim, para kazanmak için geldim’ diyecek. Yani işin ürkütücü tarafı, şu anda bunu yapamazsınız.’’
VATANDAŞ AYAĞINI YORGANINA GÖRE
UZATMALI
Son dönemde bankalara en fazla borçlanan, kredi kartı alanların ise tarım kesiminden olduğunu belirten Altınok, ‘’Sabit gelirli belki bir şekilde kredi kartı borcunu çevirebilir. Oysa, sürekli geliri olmayan tarım kesimi borcunu ödeyemezse tarlaları haczedilir, üretim alanları el değiştirmiş olur. Sonuçta stratejik öneme sahip tarımsal üretim büyük yara alabilir’’ diye konuştu. Altınok, bu sebeple kimsenin, önceki yıllarda olduğu gibi ‘’kredi borcum yapılandırılır’’ ümidine kapılmaması gerektiğini, tek çarenin vatandaşın ayağını yorganına göre uzatması olduğunu sözlerine ekledi.
|