ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nun önünde meydana gelen terör eylemi, tam anlamıyla terör şirketlerinin ipliğini pazara çıkaran bir eylem olarak tarihe geçecek.
Eskiden ideolojik sosa batırılarak sunulan bu eylemlerin kokuşmuşluğunu artık hiçbir sos örtbas edemiyor. Gencecik üç fidana gözünü kırpmadan kıyan teröristlere bir bakar mısınız? Bunların hangisi bir ideoloji, bir ideal uğruna tetiğe basıyor? Daha önceleri terör eylemlerine biraz ideoloji, biraz ideal, biraz gelecek güzel günler gibi makyajlar yaparlar, tetikçi de vicdanen daha rahat kurşun sıkardı. Eskiden solculuk, sağcılık vardı. Bir tarafta kapitalistlerin sömürgesinden kurtarılacak kitleler için silah sıkan solcular, diğer tarafta da komünistlerin ülkeyi ele geçirip Rus sömürgesi haline getirmesine karşı canlarını ortaya koyan sağcılar vardı. Bugün terörün dayanacağı bir ideoloji kalmadı Türkiye’de. ‘Dinci terör’ de bütün uğraşlara rağmen bir türlü tutmadı bu coğrafyada.
İdeolojilerden yeterince tetikçi bulamayan terör şirketleri artık tetikçi olarak askerliğini komando olarak yapmış, terhisten sonra işsiz kalmış, adi suçlara bulaşmış kişileri kullanıyor. İstanbul’daki son terör eylemi buna çok somut bir örnek. Eylemde öldürülen bu teröristlerden Bülent Çınar’ın eylemi yaptığı gün annesine söylediği sözler çok önemli. Tetikçi annesine, ‘’Ben artık başka bir işte çalışacağım.’’ diyor. Annenin Cihan Haber Ajansı muhabirlerine aktardığı bu sözlerin çok dikkatle ele alınmasında yarar var. Çünkü bu sözler yeni süreçteki teröristin kimliğini ortaya koyuyor. Askerliğini yeni yapmış ve iş arayan bir adam annesine artık yeni bir işte çalışacağını söylüyor. Yani tetikçi olarak çalışacağı yeni işyeri, terör işleriyle uğraşıyor. Diğer terörist Raif Topcıl’ın durumu da, Bülent Çınar ile tamamen aynı özellikler taşıyor. Bir ay önce Erhan Kargın diye bir adamla tanışıyorlar. Kargın onlara çok para kazanacakları, iyi yaşayacakları, kimsenin kendilerini ezemeyeceği bir hayat vaat ediyor. Kargın’ın birkaç kere Afganistan’a gidip gelmesi kamuoyuna onun ‘İslamcı bir adam’ olduğu zannını vermesi için yeterli. Alın size bir El-Kaide terör timi. Teröristlerin hiçbir dinî hayatının olmamasının, hiçbir ideolojik altyapılarının bulunmamasının, hatta namaz kılmayı dahi bilmemesinin önemi yok. Afganistan’a girip çıkmışsa İslamcı olmalarına yeterli diye düşünüyorlar. Eskiden bu işler çok daha özenle yapılırdı. En azından tetiği çekenlerdeki ideolojik sos daha belirgin olurdu. Terör şirketleri de artık bu işleri yüzlerine gözlerine bulaştırıyor.
Bir yanıyla da hangi ideoloji sosu böylesine hayvani bir eylemi haklı gösterebilir ki? Hiçbir suçu olmadan, rastgele seçilerek hayatlarının baharında gencecik üç fidanı katletmek hangi ideolojiye sığar ki? Amerikan Başkonsolosluğu’na saldırılmış gibi görünse de eylemin polisi hedef aldığı çok açık. Bu olay öylesine gayri insani ki, kim bilir belki, bunu bir ideolojiye batırmak için uğraşmamışlardır bile.
Böyle bir eylemi terör şirketine ihale edenler ne mesaj vermek istiyordu acaba? Polise ‘Ergenekon operasyonlarında çok fazla ileriye gittin’ mi demek istiyorlardı? Ama ne mesaj vermek istiyorlarsa istesinler önemi yok artık. Çanlar bu kez terör şirketleri ve sürekli onlara iş verenler için çalıyor.
Zaman, 12.7.2008
|