Memorial Hastanesi Beyin Cerrahisi Bölümünden Prof. Dr. Kadir Tahta, son yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda, cep telefonuyla sürekli konuşulan taraftaki beynin yarım küresinde, 10 yıl sonunda beyin tümörü görülme sıklığında az da olsa artış tesbit edildiğini söyledi.
Prof. Dr. Tahta, yaptığı yazılı açıklamada, cep telefonlarının yeni kullanıma giren bir teknoloji olduğu için bilimsel çalışmaların kısa dönemli bilgileri içermesi sebebiyle yeterli sonuç alınamadığını belirtti. Mikrodalgayla yapılan cep telefonu iletişim sisteminin, hücrelerdeki etkisinin radyasyona benzeyen etkiler olmadığını ancak yine dokuların içine enerji girdiğini ifade eden Prof. Dr. Tahta, mikrodalgaların dokunun derininde ısınmaya sebep olduğuna dikkati çekti. Prof. Dr. Tahta, cep telefonlarından yayılan dalgaların, beyin hücrelerinin çekirdeklerinde bulunan genlerin DNA zincirlerinde kırılmalara yol açtığını, bunun da tümör oluşumunun ana sebebi olduğunun bildirildiğini kaydetti. Cep telefonlarının sebep olduğu benzer problemlerin telsiz telefonlarda da yaşandığını anlatan Prof. Dr. Tahta, ‘’Son yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda, cep telefonuyla sürekli konuşulan taraftaki beyin yarım küresinde, 10 yıl sonunda beyin tümörü görülme sıklığında az da olsa artış tesbit edilmiştir’’ dedi. Cep telefonu kullanma yüzdesinin 15 yaşındaki gençlerde yüzde 60, 19 yaşında ise yüzde 95’lere kadar çıktığını ifade eden Prof. Dr. Tahta, günlük ha-yatın önemli bir parçası haline gelen cep telefonlarının ‘’kulaklıkla kullanılması’’ gerektiğini söyledi. Cep telefonlarıyla uzun süre konuşulmaması uyarısında bulunan Prof. Dr. Tahta, cep telefonu üreten firmaların da dalga boylarını ve enerji değerlerini değiştirerek, daha az zararlı telefonlar üretmeyi planlamalarını önerdi.
|