Türkİye’nİn Avrupa Birliği’ne üyeliği Bulgaristan’ın başşehri Sofya’da düzenlenen “Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılma(ma) senaryoları: Perspektif ve neticeler” konulu uluslar arası toplantıda masaya yatırıldı.
Açık Toplum Vakfı tarafından organize edilen iki günlük toplantıda Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkileri her açıdan akademik düzeyde tartışılıyor. Tohplantıda konuşan Boğaziçi Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kemal Kirişçi, konuşmasında, “Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeleği kaçınılmazdır” dedi.
AB’nin aynı zamanda “barışma projesi” olduğunu ifade eden Kirişçi “Batı ve Doğu Almanya’nın birleştirilmesi, eski düşmanların barıştırılması ile süren bu proje kapsamında Avrupa Birliği, Hristiyan kulübü olmadığı mesajını da vermeli ve nüfusunun çoğu Müslüman olan bir ülkeyi de içine almalıdır” diye konuştu.
Avrupa Birliği’nden gelen çelişkili mesajların Türk toplumunda karamsarlık oluşturduğunu vurgulayan Prof. Kirişçi, karamsar kesimin AB-Türkiye ilişkilerini “Bizi almazlar” ifadesiyle değerlendirdiğini söyledi. Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğini vazgeçilemez hedef olarak belirlediğini de sözlerine ekleyen Kirişçi, “Türkiye her şeye rağmen reformlarına ve demokratikleşme sürecine devam edecek ve bunun sonunda da kaçınılmaz olarak Avrupa Birliği’nin üyesi olacaktır” dedi.
Bulgaristan’ın Avrupa Birliği ilişkilerinden sorumlu bakanı Gergana Grınçarova ise Türkiye’nin tam üyeliğinin Avrupa Birlği’ni de güçlendireceğini belirterek, “Biz bölgemizdeki tüm ülkelerin Avrupa Birliği üyeliği vizyonunu destekliyoruz” dedi.
Toplantının açılışılına katılan Bulgaristan’ın AB ilişkilerinden sorumlu Başkanı Gergana Grınçarova, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğinin hem AB, hem de Türkiye açısından son derece önemli bir konu olduğunu söyledi. Türkiye’nin AB üyeliğine bazı çevrelerin endişe ile yaklaştığını ifade eden Grınçarova, bu endişenin kaynağını oluşturan gerekçelerin aslında fazla bir anlam taşımadığını bildirdi. Grınçarova, “Avrupa Birliği eğer bir ortak değerler alanı ise ve Türkiye bu ortak değerlere sahip çıkıyorsa, zaten ortada sorun yok demektir” diye konuştu.
Türkiye nüfusunun büyüklüğünden doğan endişelere de değinen Grınçarova sözlerini şöyle sürdürdü : "Zamanında California’yı eyalet olması için fazlasıyla büyük bulan Amerikalılar da vardı. Ancak sonradan bunun sorun olmadığı, tam tersine devlet yapısına çok daha kolay uyum sağladığı ortaya çıktı. Bu yüzden Türkiye’nin tam üyeliğinin Avrupa Birliği’ni de güçlendireceğini düşünüyor ve bölgemizdeki tüm ülkelerin Avrupa Birliği vizyonunu destekliyoruz.”
Açık Toplum Vakfı Bulgaristan Temsilcisi Georgi Stoev ise konuşmasında, Türkiye’nin AB üyeliği konusunda Bulgaristan’da yapılan kamuoyu araştırmaları hakkında bilgi verdi. Kamuoyu araştırmalarına göre Bulgaristan’da toplumun üçte birinin Türkiye’nin üyeliğini desteklerken, üçte birinin karşı çıktığını, geri kalan bölümün de kararsız olduğunu açıklayan Stoev, “Maalesef Bulgaristan’ın siyasi çevreleri de bu kararsız bölümün içinde yer alıyor” dedi. Stoev, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği konusunda toplumun daha fazla bilgilendirilmesi gerektiğini belirterek bu tür toplantıların bu açıdan çok büyük önem taşıdığını kaydetti.
|