Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 08 Mart 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kariyer

Entellektüel kaos

Eğitim hayatımın 26. yılını yaşıyorum. Eğitimin bütün kademelerinde dersler verdim. Elimden geldiğince öğrencilerime eşit muamele yapmaya çalıştım. Hangi görüşten olursa olsun, öğrencilerimin görüşlerinden ötürü notlarını kırmamaya çalıştım. Oysa ben öğrenciyken, kendisinin maymundan geldiğine inanan bir profesör, benim gibi inançlı, mütedeyyin öğrencilere kök söktürüyor, hak ettiğimiz notu vermiyordu. Hatta bir keresinde, 24 ayar altın değerinde bir arkadaşımız, bir final sınavında ismini yazmayı unutmuştu. Sınıfta herkesin notu okunmuş, ancak bu arkadaşınki okunmamıştı. Hoca, “Bu kâğıt kimin? İsmini yazmayı unutmuş; iyi bir not almış ancak ismini yazmamış.” Şu anda arkadaşın notunu hatırlamıyorum, ancak o hocanın vereceği en yüksek not olduğunu söyleyebilirim. Neyse, bizim arkadaş kendisinin isminin okunmadığını söyleyince, hoca şok geçirmişti. Zira o hocadan bizim arkadaş o zamana kadar 50’nin üzerinde not almamıştı. Yani anlayacağınız, arkadaşın ismini unutmuş olması, onun için rahmet olmuş ve mezun olabilecek notu almıştı.

Bir üniversite rektörünün, eğer doğruysa, zira kendi ağzından işitmedim, “Eğer kız öğrenciler başörtülü gelirse, biz de onlara hak ettiği notu vermeyiz; düşük not veririz” şeklindeki ifadelerini işitince, doğrusu kendi akademik kariyerimden utandım. Bir meslektaşımın böyle bir şey söylemesi, onu bilmem, ama beni ciddi bir şekilde utandırmış ve rencide etmişti. Ama, o öyle yapsa bile ben mütedeyyin bir öğretim üyesi olarak, öğrencilerime eşit muamele yapmaya devam edeceğim. Zira öğrencilerimin farklı görüşlere sahip olması, bir mozaiktir; bir zenginliktir. Elbette, ben onların bir kısmıyla aynı görüşü paylaşmıyorum; onların da benim görüşlerimi paylaşma zorunluluğu yoktur. Sırf farklı görüşten oldukları için onların notlarını kıracak da değilim. Zira benim vicdanım var ve bende Allah korkusu var. Zira ben kul hakkına; insan haklarına saygılı bir insanım. Farklı görüşe sahip olsalar bile, öğrencilerim arasında ayrım yaparak karşı görüştekilerin notlarını kıracak kadar kendimi küçültecek de değilim.

Bendeniz, kılık kıyafetinden ötürü öğrencilerim arasında ayrım yapmadım, yapmam da. Elbette ahlâkî boyutu dejenere olmuş kıyafetlerin de giyilmemesi gerekir. Ancak öğrencilerin kıyafetlerini kategorize ederek ayrımcılık yapmak, akademik kariyer sahibi insanlara hiç de yakışan bir davranış biçimi değildir. Sırf bu yüzden, eğitim kurumlarında kaos oluşturacak davranış biçimlerini sergilemek entelektüel ve akademik boyutu olan insanlara yakışmamaktadır.

Başörtüsünden dolayı öğrencilerin notlarını kıracaklarını medya kanalıyla deklere edenler, araştırma görevlisi alırken, yardımcı doçent, doçentlik gibi atamaları yaparken neler yapmaz ki? Gerisini siz hesap edin. Bugün üniversitelerde kaos çıkaran öğretim üyeleri işte bu zihniyete sahip; hem de entelektüel boyutu olan insanlardır. Yine aynı öğretim üyeleri, rektör olarak, jüri üyesi olarak mütedeyyin akademik personelin yükselmesini engellemek için her türlü yolu denemektedirler. Bu yüzden, YÖK’ün bu gidişata bir dur demesi ve akademik yükselmeleri sübjektif olmaktan çıkararak, objektif kriterlere bağlaması ve sözlü sınavları kaldırması gerekir. Zira sözlü sınavlar, psikolojik taciz yapılarak, karşı görüştekileri elemekten öteye giden bir sınav türü değildir.

Uyanık bir Yahudi, cami avlusunda bir Müslüman’ı döverken, bir yandan da, “Yetişin Cemaat-i Müslimin, beni Yahudi diye döven bu Müslüman’ın elinden kurtarın,” diye yaygarayı basıyormuş. Camiden çıkan cemaat, “Ayıp değil mi, başka dinden diye bir insanı dövüyorsun, diyerek dayak yiyen Müslüman’ın üzerine çullanmışlar. İşte bu hesap, hem kendileri entelektüel kaos çıkarıyor, hem de kaos çıkarıyorlar, diye avazlarının çıktığı kadar bağırıyorlar. Vah ki ne vah şu memleketin hal-ü pür melaline!

Dr. Kenan Ören

08.03.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Başlıklar

  Beden, beyin ve kalp

  Hayatta oluşumuz bile

  Entellektüel kaos

  Özel dersanelerde tanıtım ve süreli programlar planlaması


 Son Dakika Haberleri