AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, Şemdinli olayının üzerine gitmemekle hata ettiklerini söyledi.
Türkiye Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (TESEV) tarafından Taksim Elite Otel’de düzenlenen “Küresel bir araştırma: Güvenliği sağlarken insan haklarını korumak” başlıklı toplantıya AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, DTP Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk ve AB Delgasyonu Türkiye Siyasi Birimi Danışmanı Diego Mellado katıldı. AKP’li Fırat, konuşmasında, Türkiye’deki gerginliklerin temelinde halkın egemenliği olduğunu ifade ederek, “Tartışma bunun içindir. Çünkü 82 Anayasası’na baktığınız taktirde 6. madde çok enteresan bir maddedir. 1924 Anayasası, 1921 Anayasası’nın çok çok gerisine düşmüş bir şeydir. ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ çok güzel bir laf. Ama egemenliğin kimin tarafından kullanılacağını tarif eden ikinci cümleye geçtiğiniz zaman, egemenliğin, Anayasada belirtilen kurumlar tarafından kullanılacağı ifade ediliyor. Bu kurumlara dönüp baktığınız zaman, bunun içerisinde TRT var, RTÜK var, hatta belki Alkol Üst Kurulu bile var” dedi.
“LAİKLİK DE CUMHURİYET DE TEHLİKEDE DEĞİL”
Demokratik bir ülkede egemenliğin kaynağı olan halktan vekalet almak ve belli süreçler içerisinde o halka hesap vermek gerektiğini belirten Fırat, Türkiye’de kavganın egemenliğin kullanımıyla ilgili olduğunu söyledi. Bunun saptırıldığını ve demokrasinin var olup olmadığının tartışılmamasına rağmen cumhuriyetin ve laikliğin var olup olmadığının, tehlikede olup olmadığının tartışıldığına dikkat çeken Fırat, şöyle konuştu:
“Aslında bana göre Türkiye’de tehlikede olmayan iki tane şey var, birincisi cumhuriyet. Çünkü bu ülkeyi yönetenlerin o noktaya gelebilmeleri ancak cumhuriyet rejimiyle mümkün. Bir insanın kendisinin varlığını inkar edebilmesiyle ancak cumhuriyete karşıtlık olabilir. İkincisi; laiklik, bence Türkiye’de tehlikede değildir. Çünkü size laik olmayan yüzlerce cumhuriyet sayabilirim ama siz bana laik olmayan demokrasi sayamazsınız. Çünkü demokrasinin olmazsa olmazı laikliktir.”
Türkiye’de sanal bir dünya oluşturulduğunu ve halkın o sanal dünyaya inandırıldığını, orada kavgaya tutuşturulduğunu dile getiren Fırat, “Aslında kavganın temelinde demokrasi vardır. Halkın egemenliği vardır. Ve kavga bunun üzerine bir türlü getirilememektedir. O bakımdan inanıyorum ki bu anayasa çalışmamız faydalı olmuştur” dedi.
Fırat “AKP olarak hiçbir zaman herşeyi doğru yaptık, herşeyi güzel yaptık ve herşeyden sonuç aldık gibi” bir iddiada olmadığını da ifade ederek şöyle devam etti:
“Olsa bu defa Adalet ve Kalkınma Partisi’ne ihtiyaç olmazdı çünkü bitirmiş olurduk problemleri. Problemler bitmediğine göre bunların bir kısmı bizim hatamızdan, bir kısmı imkansızlıklardan ve şartlardan doğan olaylardır. Şemdinli’yi bana sorarsanız hatadır. Büyük bir hatadır. Affedilemeyecek olan bir hatadır. Ama olmuş olan birşeydir. Yani şimdi geriye dönme imkanımız var mı? Aynı suda iki kez yüzme imkanınız yok. Ama belki o gün gerekleri yapılsaydı, başka türlü hareket edilseydi, belki başka türlü sonuçlar doğardı Türkiye’de. Ben bunları savunma mecburiyetinde hiçbir zaman hissetmedim kendimi, etmiyorum da.”
ÖZGÜRLÜKLER KONUSUNDA ADIM BEKLİYORUZ
AB Delgasyonu Türkiye Siyasi Birimi Danışmanı Diego Mellado da Türkiye’nin AB üyeliği konusunda önümüzde uzun bir süreç olduğunu ifade ederek, “Türkiye’de çok önemli adımların atıldığını biliyoruz. Bugün hala yetkililerle, sivil toplum kuruluşları ile birtakım konular üzerine çalışmalar yapıyoruz. Bununla birlikte Türkiye’nin temel haklar konusunda hala atması gereken adımlar var. İfade özgürlüğü, din özgürlüğü gibi konularda adımlar atması gerektiğini düşünüyor AB” diye konuştu.
EN BÜYÜK GÜVENLİK RİSKİ OLUŞABİLİR
Konuşmasına son günlerde yaşanan şiddet olaylarından duyduğu üzüntüyü dile getirerek başlayan DTP Eş Başkanı Aysel Tuğluk da Kürt meselesinin çözümsüz olarak algılanmasının güvenlik sorunu oluşturduğunu ifade etti. Şiddete son verilmesi, çatışmazlık sürecinin sağlanmasının bütün siyasi partilerin öncelikli görevi olduğunu belirten Tuğluk, “Siyasi sınırları tartışma konusu yapmadan siyasi ve sivil tüm güçler ortak çözüm bulmalıdırlar” dedi.
|