Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, güçlü bir AB istediklerini belirterek, AB’nin rekabet gücünü oluşturmak zorunda, bunun için de korumacı politikaları terk etmek zorunda olduğunu, Türkiye’nin de AB rekabet gücüne artı değerler katacağını söyledi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Viyana Ekonomik Forumu’nun ‘’Türkiye’de Yatırım-Bölgede Yatırımı’’ toplantısında konuşan Babacan, Aralık 2004’ten bu yana bu reformları derinleştirmek için yoğun bir şekilde çalıştıklarını ve Türkiye’de ekonomik alanda ne yaparlarsa yapsınlar bu başarıların oturduğu zeminin demokrasi ve hukuk olduğunu vurguladı.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Babacan, AB’nin kendi çevresine kalın duvarlar, yüksek setler çekerek ‘küçük olsun benim olsun, genişleme artık buraya kadar, Avrupa budur’ dediği anda gerileme sürecinin başlayacağını ifada ederek, ‘’Ne zaman ki bu açık kapı politikası terk edilip ‘artık sınırlar budur’ denirse o tarih, tarih kitaplarına kaydedilecektir. AB genişleme, büyüme sürecinin bittiği, küçülmenin başladığı tarih olarak kaydedilecektir’’ diye konuştu.
Güçlü bir AB istediklerini kaydeden Babacan, AB’nin rekabet gücünü oluşturmak zorunda, bunun için de korumacı politikaları terk etmek zorunda olduğunu, Türkiye’nin de AB rekabet gücüne artı değerler katacağını söyledi. Babacan, AB’nin Orta Doğu, Kuzey Afrika, Kafkaslar ve Orta Asya’daki gelişmelere gözünü kapatamayacağını bildirdi.
Türkiye ve AB’yi çevreleyen kuşakta, Türkiye’nin reformlarını yakından takip eden ve bu reformlardan etkilenen pek çok ülke bulunduğunu ifade eden Babacan, konuşmasını şöyle tamamladı:
‘’Türkiye’nin AB üyeliğiyle ilgili bize verilmiş kesin bir tarih yok. 2007-2013 yıllarını kapsayan bir program hazırladık. Türkiye 200 kadar yasal düzenleme, 600 kadar da ikincil düzenleme yapacak. Çok hızlı bir tempoyla müktesebata uyum sağlayacağız ve ‘biz hazırız’ diyeceğiz. Ne zaman AB kendi öz güvenini tekrar kazanırsa, ne zaman kendi iç sıkıntılarını aşıp da artık daha vizyoner bir yaklaşımla geleceğe bakabilirse işte o gün, AB’de Türkiye ile ilgili üyelik konusunda olumlu bir bakışa sahne olacağı tarih olacaktır.’’
|