DYP-ANAVATAN birlikteliği merkez sağ seçmene dönük son dönemin en önemli hareketi gibi görünüyor. AK Parti şimdi gerçek bir rakip ve alternatifle karşı karşıya. Bunu, demokratik yaşantımız açısından önemsiyorum. Çünkü bazılarının zannettiği gibi CHP, AK Parti’nin alternatifi değildir.
Başbakan Erdoğan, partisinin Demokrat Parti ile mücadelesinde, “Ağar ve Mumcu cumhurbaşkanlığı seçimine katılmadılar” argümanını kullanacaktır. Bu, bir bakıma Ağar ve Mumcu’nun işini zorlaştırır ama AK Parti’nin politikalarından rahatsızlık duyan merkezdeki bir başka grup kitlenin ise hoşuna gidecektir.
Gelen tepkilere bakılırsa Demokrat Parti’den hükümetin rahatsız olduğu anlaşılıyor. Çünkü ekonomide liberal politikalar izleyen, siyasi çizgi olarak muhafazakar demokrat anlayışı benimseyen AK Parti bu iki ana eksende bir rakiple mücadele edecek. Demokrat Parti-DYP çizgisi Türkiye’de muhafazakârlığın kalesi, ANAVATAN ise ülkemizde liberal ekonominin öncü partisidir. 22 Temmuz’a kadar halka bunları nasıl anlatabilirler bilemem, ama AK Parti açısından ciddiye alınması gereken siyasi bir rakip ortaya çıktı.
İktidarın ihmal ettiği küçük esnaf, köylü ve çiftçi kesimine Demokrat Parti cazip gelebilir. Birleşme sonucunda büyük kentlerde de belli bir ivmeyi yakalarlarsa yeni bir umut ve siyasi açılım sağlayabilirler.
Listeler bunun en büyük göstergesi olacak.
Akşam, 17.5.2007
|