Mersin Barosu Başkanı İsa Gök, Türkiye’de ruhsatlı silâh sayısının yüz binlerle ifade edilmeye başladığını, bu durumun ‘’maganda kurşunu’’nun yol açtığı ölüm ve yaralanmaların sayısını artırdığını savundu.
Gök, yaptığı açıklamada, verilere göre, Türkiye’de insanların bireysel olarak hızlı bir silâhlanma içine girdiğini söyledi.
Gök, son zamanlarda sık sık rastlanan ve halk dilinde ‘’maganda kurşunu’’ olarak yerleşen kaza kurşunu ile ölüm ve yaralanmalardaki artışta, en önemli iki etmenin silâhlanma sayısındaki artış ve cezalardaki caydırıcılığın azlığı olduğunu belirtti.
Adana Baro Başkanı İbrahim Gazioğlu ise, ‘’Maganda kurşununun’’ TCK’da da silâhla yaralama olarak değerlendirildiğini ve yaralamada kasıt bulunmadığı için, cezalarının az olduğunu söyledi. Kanunun özel maddelerle yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade eden Gazioğlu, maganda kurşununun ise adeta Türk toplumunun
kanayan bir yarası haline geldiğini vurguladı.
TCK’ya göre öngörülen cezalardaki uygulamada da sıkıntılar ortaya çıktığını savunan Mersin Barosu Başkanı İsa Gök, ‘’Bu da ülkemizde hakimlerin cezaları alt sınırdan uygulanmasından kaynaklanıyor’’ dedi. Gök,Bir ülkede taşıma ruhsatlı silâh sayısının artmasının, o ülkenin ‘’Ben güvenliği sağlayamıyorum. Benim emniyet teşkilatım yeterli değil’’ hükmünü kabul etmesi anlamına geleceğini öne sürdü. Gök, şöyle devam etti: “Bu bir itiraftır. Türkiye’de ruhsatlı silâh sayısı yüz binlerle ifade ediliyor. Şehrimizde her 10 kişiden 2’si ruhsatlı, geri kalan 3’ü ise ruhsatsız silaha sahip. Bireysel silâhlanma büyük tehlikedir. Halkın, kendi adaletini kendi sağlama düşüncesine girmesi de en büyük handikap. Eğer hukuk devletiysek, bunu engellememiz lâzım. İnsan haklarına sahip çıkan devlet olmak istiyorsak, silah yarışının önüne geçmeliyiz.’’
Gök, silâh konusunda Türkiye’nin hassas bir ülke konumunda bulunduğunu da anlatarak, ‘’Çünkü, ülkemizde kardeş kardeşe kırdırılmak, ülke ateşe atılmak isteniyor’’ diye konuştu.
Özellikle ruhsatsız silâhla ilgili cezaların olağanüstü şekilde artırılması gerektiğini ifade eden Gök, şöyle konuştu: ‘’Avrupa’da hangi ülkede silâh alan beline takıp da gezebilir? Bu bir ilkellik. Ruhsatsız silah taşıyan insan bir suçlu tipidir. Ruhsatsız silahın satılmasına, kaçakçılığın yapılmasına, aracılık edilmesine, taşıyıp kullanılmasına caydırıcı cezalar verilmeli ki, insanlar silâhlanmaktan vazgeçsin.’’
Adana Baro Başkanı Gazioğlu, maganda kurşunu sonrası yakalanan zanlıların çok kısa sürede tahliye olduklarını işaret ederek, şunları kaydetti: “Maganda kurşunu ile yaralamaya sebebiyet verenler, kasıt bulunmadığı için ya hiç tutuklanmıyorlar, ya da çok kısa sürede tahliye oluyorlar. Bugün spor karşılaşmalarından tutun da, asker uğurlamaya kadar her an bir maganda kurşunu ile karşılaşılabiliyor. Maganda kurşunu toplamda adeta kanayan bir yara haline geldi. Herkesin cebinde bir silâh var. Bu yaradan kurtulmak için TCK’nın yeniden düzenlenmesi ve gelişigüzel sıkılan bu kurşunlarla ilgili özel maddeler konulması gerek. Sıkılan kurşunda kasıt aranmaksızın ceza verilmeli.’’
|