Dünyanın bir çok yerinde insanların değişik sebeplerle birbirinin kanını döktüğü bir dönemde, Türk halkı hiç tanımadıkları insanların hayatlarını kurtarmak için 2006’da adeta kan merkezlerine koştu.
Geçen yıl Türk Kızılayının kan merkezlerine gelerek bağış yapanların sayısı bir önceki yıla oranla yüzde 47 arttı.
Kan, çok önemli fonksiyonları sebebiyle tıp adamları tarafından doku olarak kabul ediliyor. Kan bağışlamak, bir yandan kan ihtiyacı karşılanan kişinin hayatını kurtarırken, diğer yandan da bağışlayanın sağlığına fayda sağlıyor.
Uzmanlar, kan vermenin kemik iliği üzerinde meydana getirdiği uyarıcı etkinin çok yararlı olduğunu belirtiyor.
Türk Kızılayından alınan bilgiye göre, Kızılay güvenli kan teminine yönelik yürüttüğü çalışmalar kapsamında gezici kan alma ekiplerinin sayısını sürekli arttırdı. 2004 yılında bin 886 olan gezici kan alma ekip sayısı, 2005 yılında 3 bin 187’ye, 2006 yılında ise 8 bin 304’e yükseldi. Bu çalışmaların da yardımıyla geçen yıl Kızılay’ın kan merkezlerine gelerek kan bağışında bulunanların sayısında bir önceki yıla oranla yüzde 47 artış görüldü. Kızılay’ın kan merkezlerine 2005 yılında toplam 342 bin 146 kan bağışı gerçekleşirken, geçen yıl bu rakam 502 bin 102’ye ulaştı. Aynı dönemde eritrosit süspansiyonu, taze donmuş plazma, trombosit süspansiyonu üretim miktarları da yüzde 38 arttı.
Kan bağışında 2005-2006 yılı verileri karşılaştırıldığında sivil-asker oranlarında, sivil kan bağışlarının oranının arttığı dikkati çekti.
2005 yılında toplam bağış sayısı 342 bin 146 iken, bunun 263 bin 16’sı (yüzde 77) sivil bağışı olarak gerçekleşti. 2006 yılında ise toplam bağış sayısı 502 bin 102’ye çıkarken, sivil bağışı 394 bin 363 (yüzde 79) olarak kaydedildi.
|