Ey şükrü bırakıp şekvaya giren hasta
Şekva bir haktan gelir
Senin hakkın zayi olmamış ki şekva ediyorsun?
Belki sen terk ettin çok nimetin şükrünü
Cenâb-ı Hakk’tan haksız yere hak istiyorsun
Hakkını ver Cenâb-ı Hakk’ın, iste nimeti
Kazanırsın o zaman dünya ve ukba saadetini
Sen kendinden sıhhatlilere bakıp şekva edemezsin
Senden hastalara bakıp şükretmekle mükellefsin
Senin elin kırık ise; kesilmiş ellere bak
Bir gözün yoksa; iki gözü olmayan amaları gör
Ve haline binlerce şükret mazlûmlara kıyasla
Bir zat bir biçareyi minareye çıkarsa
Minarenin her basamağında ona bir ihsanda bulunsa
Minarenin tam başında en büyük hediyeyi ona uzatsa
O zat itirazane mızmızlanıp ağlasa
Keşke bu minare daha uzun olsaydı
Daha yukarı çıksaydım diye bağırsa
Bilirsin ne kadar haksızlıktır şu hak dâvâsı
Hakk yaratmış insanı en güzel şekilde
Hiçlik derelerinden çıkarmış yeryüzüne
Şikâyetle Rububiyet-i İlâhiye’yi tenkid
Maddî hayattan daha musibetli
Daha çaresiz bir yara
Kırılmış bir elle dövüşmek gibi
Bil: “Kaderi tenkid eden ziyadeleştirir sancıyı”
Başına bir musibet gelen ancak şöyle demeli:
“Biz Allah’ın kullarıyız
Sonunda O’na döneceğiz”
Bu tevekkülle sabretsin her hasta
Teslim olsun Allah’a âyetin bu sırrıyla…
NOT:
Tefekkür için, gaflette boğulmamak adına haftalık yoğun temponuzun içerisine bir kere de olsa hastahane ziyareti ekleyebilirsiniz...Çok faydalı olacağına inanıyorum…
[email protected]
|