Seçim kanunlarındaki değişiklik önerilerini iletmek üzere TBMM Başkanı Bülent Arınç’ı ziyaret eden Ağar, temsilde adalet anlamında, istikrarı bozmadan, ülke barajını düşürmeden, baraj konusunda yüzde 4 veya 5’leri kabul ederek “Türkiye milletvekilliği” getirilmesi gerektiğini söyledi. Arınç da, Türkiye’nin, yüzde 9,5 oy alan bir partinin 3-4 milyon oyunun boşa gittiği bir seçim sistemini taşıyamadığını belirtti.
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, seçim kanunlarındaki değişiklik önerilerini iletmek üzere Arınç’ı makamında ziyaret etti.
Ağar, ülkenin kendi demokratikleşmesini kendi iradesiyle var eden bir meclise sahip olmanın gereğini her zaman hissettiklerini söyledi. Ağar, temsilde adalet anlamında, istikrarı bozmadan, ülke barajını düşürmeden, baraj konusunda yüzde 4 veya 5’leri kabul ederek “Türkiye milletvekilliği’’ getirilmesiyle bu sıkıntının ortadan kaldırılabileceğini söyledi.
Bu konuda Arınç’ın inisiyatifiyle, Mecliste görüş birliği sağlanabileceğini dile getiren Ağar, şöyle konuştu:’’Milletin arzuladığı, kendi milletvekilini seçen iradeye sahip olabilmesi bakımından, kendisini listede, en az, seçilecek adayın 2 misli kadar bir alternatif takdim edilerek, milletin kendi mebusunu seçebileceği, iradeyi ortaya koyabileceği bir sistemi de yeniden var etmek gerekir.’’
Mehmet Ağar, kimlik numaralarıyla seçmen kartlarının örtüşmesi gerektiğine de işaret ederek, bunun yeterli altyapısı olmaması halinde, seçime katılım oranının düşük olabileceği uyarısında bulundu.
TBMM Başkanı Arınç da Ağar’ın, kendisine seçim kanunlarında değişiklik önerilerini içeren bir mektup gönderdiğini belirterek, bu değişiklikler arasında Türkiye milletvekilliği ve tercihli oy sisteminin yer aldığını söyledi.Yönetimde istikrar kadar, temsilde adaletin, ‘’gerekli, olmazsa olmaz’’ olduğuna olan inancını dile getiren Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye, şu anda en son DYP örneğinde yaşandığı gibi yüzde 9,5 oy alan bir partinin 3-4 milyon oyunun boşa gittiği bir seçim sistemini taşıyamıyor. Ancak yönetimde istikrar açısından barajların muhafazasında ihtiyaç varsa, tartışılır. O zaman başka argümanlarda temsilde adaleti mutlaka yerine getirmemiz gerekir.
Yarın AİHM’in veya başka bir mercinin, Türkiye’ye ‘bunu yap’ demesi karşısında yapmak, ağrımıza gider. Kendi imkanlarımız, şartlarımız ve inancımız doğrultusunda, temsilde adaleti sağlamamız gerekiyor.’’
Teklif gecikmiş bir fırsat
Ağar’ın teklifini ‘’gecikmiş bir fırsat’’ olarak nitelendiren Arınç, ancak bunun yapılabileceğini vurguladı. Arınç, milletvekili seçilme yaşının 25’e indirilmesi ve Seçim Kanununun önemli maddelerinin kısa sürede değiştirilmesini, buna örnek olarak gösterdi. Arınç, diğer partilerin de Ağar’ın bu teklifini değerlendirebileceğini vurgulayarak, ‘’Anayasa değişikliği, hem de seçim kanunlarında bu iki konunun ve buna bağlı olacak birkaç noktanın süratle gerçekleştirilebileceğini ümit ediyorum, bunda yarar görüyorum, destekliyorum. Umarım diğer partiler de bu konuda duyarlı davranırlar’’ diye konuştu. 1991 seçimlerinde tercihli oy sisteminin uygulandığını belirten Arınç, şöyle hatırlatan Arınç parlamento dışındayken veya seçimden önce bunları konuşmanın kolay olduğunu, ancak Parlamentoya girdikten sonra bunların gerçekleştirilemediğini söyledi.
|