|
|
|
| |
ABD: Başörtüsü hakkını savunduk |
ABD Dışişleri Bakanlığının uluslararası dinî özgürlükler temsilcisi John Hanford, Washington’un, Fransa ve Türkiye’de kadınların başörtüsü takma hakkını desteklediğini söyledi. Dinî özgürlükler konusunda brifing veren Hanford, “Biz, dünyanın çeşitli ülkelerinde Müslümanların haklarını savunduk. Bunlara Burma, Hindistan, Pakistan, Azerbaycan, Çin, Fransa, Türkiye, Türkmenistan, Suudi Arabistan, İran ve Özbekistan dahil. Yönetimlerin ibadeti kısıtlayabildiği çeşitli yöntemleri protesto ettik” dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığının uluslar arası dini özgürlükler temsilcisi John Hanford, Washington’un, Türkiye’de kadınların türban takma hakkını desteklediğini söyledi.
Dini özgürlükler konusunda brifing veren Hanford, “Biz, dünyanın çeşitli ülkelerinde Müslümanların haklarını savunduk. Bunlara Burma, Hindistan, Pakistan, Azerbaycan, Çin, Fransa, Türkiye, Türkmenistan, Suudi Arabistan, İran ve Özbekistan dahil. Yönetimlerin ibadeti kısıtlayabildiği çeşitli yöntemleri protesto ettik” dedi.
Çeşitli ülkelere ilişkin örnekler veren Hanford, Türkiye’ye değinirken, “Biz, Fransa’da ve Türkiye’de, kadınların türban takmayı seçme hakkını savunduk” diye konuştu. Hanford, ABD’nin, bütün inançlara mensup insanların dini özgürlüklerine ilişkin uluslar arası çerçevede tanınmış haklarının korunması ilkesine bağlı olduğunu belirtti.
John Hanford, “Dünyanın değişik bölgelerindeki ülkelerle ilişkilerimizde, herhangi bir hükümetin benimsediği İslami gelenek veya yorumdan bağımsız olarak, bütün İslami geleneklere mensup Müslümanların dini özgürlüğünün korunması için çok çalışıyoruz. Barışçı ibadetin, tacize, kısıtlamalara veya kovuşturmaya uğraması kabul edilemez ve sonuçta bunlar, aşırılığın ve şiddetin artmasına yarar” diye konuştu.
Hanford, İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi’nin durumunda ilerleme görülüp görülmediğinin sorulması üzerine de “Bu konuda çalışmayı sürdürüyoruz ve bazı ilerlemeler sağlanacağından umutluyum. Son günlerde bazı ilerlemeler olduğu haberleri geldi” dedi. Hanford, Fener Rum Patriği Bartholomeos’un 28 Kasımda Papa 16. Benediktus ile yapacağı görüşmeye ilişkin ABD’nin görüşünün sorulması üzerine de başarı dilediklerini söyledi. Hanford, dünyada dini özgürlüklerin aşırı ölçüde ihlal edildiği ülkeler olarak Burma, Çin, Kuzey Kore, Eritre, İran, Suudi Arabistan, Sudan ve Özbekistan’ı saydı.
|
|
/ WASHINGTON
16.11.2006
|
|
| |
Maliki terör dosyasıyla geldi |
Irak Başbakanı Nuri El Maliki, daha önce ertelenen ziyaretini yapmak için bugün Türkiye’ye geliyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından kabul edilecek olan konuk başbakan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından resmi törenle karşılanacak.
Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari ve Irak’ın Terörle Mücadele Özel Temsilcisi Sirvan Alvaili’nin eşlik etmesi beklenilen Maliki ile yapılacak görüşmelerde Irak’taki son durum, terör örgütü PKK ile mücadele ve Kerkük konularının ele alınması öngörülüyor. Türkiye’ye 16 Ekim’de gelmesi beklenen Maliki’nin ziyareti, Bağdat’ta çıkan kum fırtınası sebebiyle ertelenmişti.
Bu arada, Irak hükümeti, önceki gün Yüksek Öğretim Bakanlığı’ndan kaçırılanların 40 kadarının serbest bırakıldığını açıkladı, ancak halen kaç kişinin tutulduğu konusunda bilgi vermedi. Hükümet açıklamasında, bakanlığın, kaçırılan bir grup çalışan, koruma ve ziyaretçinin serbest bırakıldığını doğruladığı bildirildi. Bakanlığa gelen bilgilerin yaklaşık 40 kişinin bırakıldığını gösterdiği belirtilen açıklamada, bir diğer grubunsa halen kaçıranların elinde olduğu ifade edildi.
Bazı ifadelerde ise sadece geride 2 kişinin kaldığı ileri sürülmüştü.
“Kaçırılanların serbest bırakılmasıyla yetinmeyeceklerini” belirten Maliki, “Kaçıranları istiyorum, bu bizim savaşımız” diye konuştu. İçişleri Bakanlığı sözcüsü Abdülkerim Halif önceki gün kaçırma eyleminin ardından, bölgeden sorumlu 5 üst düzey polis yetkilisinin tutuklandığını belirtmişti.
Irak Başbakanı Nuri El Maliki, Irak’ta Yüksek Eğitim Bakanlığından düzinelerce kişinin kaçırılmasının “terörist bir olay değil, milis gruplarının kendi aralarındaki bir çatışma” olduğunu ileri sürüldü.
|
|
/ ANKARA
16.11.2006
|
|
| |
Talat: Hakkımızdan vazgeçmeyiz |
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Rum Kesimi lideri Tasos Papadopulos’a seslenerek Kıbrıs Türk halkının haklarından feragat etmeye niyeti olmadığını söyledi.
Talat, KKTC’nin kuruluşunun 23. yıldönümü sebebiyle bir mesaj yayınladı. Talat, Cumhuriyet’in yıldönümünün, yeni siyasal gelişmelerin eşiğinde kutlandığına işaret ederek, BM ve garantör ülkeler olan Türkiye ile Yunanistan’ın dışında, AB’nin de bir faktör olmaya çalıştığını dile getirdi. Soruna taraf olanların yeniden düşünüp,daha dengeli, rasyonel ve uzlaşmacı politikalar üreteceği bir döneme girileceğini kaydeden Cumhurbaşkanı Talat, KKTC’nin Ada’daki ayrılığı pekiştirmek için değil birleşik ve federal bir cumhuriyete hazırlanmak için gündeme getirildiğini ifade etti. Talat, Kıbrıslı Türklerin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni kurmak ve geliştirmek suretiyle, aslında, kendi kendilerini yöneten ve dışarıdaki hiçbir otoritenin yerel ve ikincil uzantısı olmayan bir halk haline gelmek istediklerini dünyaya duyurduklarını belirtti. Kıbrıslı Türkler’in, hem Kıbrıs’ta, hem Avrupa’da misafir değil, ev sahibi olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Talat, “Kıbrıs Türk halkı, bu adada ev sahibi olduğunu, egemenliği paylaşan eşit bir ortak olduğunu Kıbrıs Rum Yönetimi’ne kanıtlama ihtiyacında değildir. Aynı şekilde, Kıbrıslı Türklerin, Avrupalı bir toplum olduğunu Avrupa Birliği’ne kanıtlama ihtiyacı da yoktur. Biz bu evde oturuyoruz ve oturmaya da devam edeceğiz. Bu halk, kendi kendini demokratik bir anlayışla yönetme hakkını kendi tarihinden alıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Talat, Güney Kıbrıs Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos’a seslenerek, “Kıbrıs Türk halkının teslim olma, haklarından feragat etme gibi bir niyeti yoktur” şeklinde konuştu. Kıbrıs sorununun çözüm yerinin BM olduğunu yineleyen Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, bunun için Güney Kıbrıs Rum tarafının muhatabının Kıbrıs Türk halkı ve bu halkın seçtikleri olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Talat, uluslar arası toplum ve AB’nin, Kıbrıs Türkü’ne uygulanan izolasyonları kaldırma konusunda harekete geçmelerini beklediğini söyleyerek, Rum tarafının iddia ettiği gibi Türklerin ayrılık peşinde olmadığını ifade etti.
|
|
/ LEFKOŞA
16.11.2006
|
|
| |
Bush’a Irak’tan çekil baskısı |
ABD’de geçen hafta yapılan Kongre seçimlerinin ardından Senato çoğunluk lideri olan John Reid, Irak’tan Amerikan askerlerinin çekilmesi talebinde ısrar ederken, Başkan George Bush’u “durumun aciliyetini anlamamak” ile itham etti.
Reid, Washington Post gazetesine verdiği demeçte, Irak’taki durumu şöyle özetledi: “Üç gün önce 3 Amerikalı öldü, 4 de İngiliz. 150 Iraklı binadan çıkarılıp kaçırıldı. Bağdat’ta bir morgdaki sayı 1800’den fazla, bununla birlikte tüm ölüler sayılamıyor.” Demokrat Parti Nevada Senatörü olan ve Salı günü Senato çoğunluk liderliğine seçilen Reid, Bush ile aralarındaki anlaşmazlığa değinirken de, “Durumun aciliyetini anlamıyor” dedi. Reid, Irak’tan hızla aşamalı olarak asker çekilmesinin gerektiğini ve oradaki sorunların çözümü için daha ziyade bir uluslar arası yaklaşıma ihtiyaç olduğunu kaydetti. Kongre seçimlerinde partisine oy veren seçmenlerin savaş nedeniyle kızgın olduklarını bildiklerini belirten Reid, Demokratların bu kızgınlığa, Bush yönetimine baskı, Orta Doğu konferansı çağrısı ve Irak’ın yeniden inşa çabalarının canlandırılmasıyla cevap vermesi gerektiğini kaydetti.
Bu arada, Fransa Dışişleri Bakanı Philippe Douste-Blazy, Amerikan askerlerinin Irak’tan çekilme takviminin belirlenmesini istedi. Douste-Blazy, France 2 televizyon kanalı için verdiği mülakatta, “Şimdi artık bir çekilme takviminin gerekli olduğunu düşünüyorum. Bir işgalci ve bir de işgal edilen var. Irak’ın egemen devlet olarak yaşaması gerek” dedi.
|
|
/ WASHINGTON
16.11.2006
|
|
| |
Ahmedinejad: Nükleer şölen yapacağız |
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, yeni yıl (21 Mart 2007) gelmeden ülke genelinde büyük nükleer şölen yapacaklarını söyledi.
Ahmedinejad, batıdaki Senendec şehrinde halka hitaben yaptığı konuşmada, “zorba güçler” dediği Batılı ükleleri, özellikle ABD ve İngiltere’yi eleştirdi.
“Dünyanın her neresinde ABD ve İngiltere varsa orada katliam, yoksulluk, fitne ve yıkım vardır” diyen Ahmedinejad, Afganistan ve Irak’a terör bahanesiyle giren işgalci güçlerin, bu ülkelerde terörü daha da artırdıklarını belirtti. Irak’ta eski Devlet Başkanı Saddam Hüseyin’in devrilmesine İran dahil bölgedeki bütün ülkelerin sevindiğini söyleyen Ahmedinejad, “Saddam şüphesiz bir caniydi. Ama Saddam’ı devirenler bugün onun yerini aldı” diye konuştu.
Ahmedinejad, ülkesinin nükleer programına değinirken de nükleer teknolojiye ve nükleer silâha sahip Batılı ülkelerin bu teknolojiyi kendi tekellerinde tutmak istediklerini ifade etti. Batılı ülkelerin böylece dünyaya hakim olmak ve kendi politikalarını dünya milletlerine kabul ettirmek istediklerine işaret eden Ahmedinejad, “İran’ın ilerlemesini engellemeye çalışıyorlar ama zaman İran’ın lehine işliyor. Gün geçtikçe geri adım atmaları ve İran halkının hakkını kabul etmeleri gerekiyor.
Buna karşın İran günden güne bir adım daha ileri gidiyor. Gelecekte de bilimsel alanda daha büyük gelişmeler olacak” diye konuştu.
|
|
/ TAHRAN
16.11.2006
|
|
| |
1 gazeteci 4 Amerikan askeri öldürüldü |
Irak’ın kuzeyindeki Musul şehrinde yerel bir gazetede çalışan bir Iraklı gazetecinin şoförüyle birlikte öldürüldüğü bildirildi.
Bu arada, direnişçilerin kalelerinden Irak’ın batısındaki Anbar vilayetinde çatışmada yaralanan 4 Amerikan askerinin öldüğü bildirildi. Irak’ta Mart 2003’ten bu yana öldürülen Amerikan askeri sayısının 2856’ya, bu ay içinde ölen ya da öldürülenlerin sayısının da 38’e yükseldiği kaydediliyor.
|
|
/ MUSUL/BAĞDAT
16.11.2006
|
|
| |
İsrail Büyükelçisi: Bush İran’ı vurmakta tereddüt etmez |
İsrail’in ABD Büyükelçisi Danny Ayalon, ABD Başkanı George W. Bush’un bütün opsiyonların başarısız olması halinde nükleer programını durdurmak için İran’a kuvvet kullanmakta tereddüt etmeyeceğini ileri sürdü.
Günlük Maariv gazetesine mülakat veren Ayalon, “ABD Başkanı George W. Bush nükleer programını durdurmak için İran’a karşı kuvvet kullanmakta tereddüt etmeyecek. Bunu çok iyi bilen imtiyazlı kişilerden biriyim. Başka seçenek kalmazsa tam yol ileri gidilecektir” açıklamasını yaptı. 4 yıldır ABD’de büyükelçilik görevini sürdüren Ayalon, görev süresini tamamlayarak gelecek hafta İsrail’e dönecek.
|
|
/ KUDÜS
16.11.2006
|
|
| |
İsrail’e roket saldırısı |
İsrail’in Sderot şehrine dün sabah düzenlenen ve bir İsrailli kadının öldüğü roket saldırısını Hamas’ın silahlı kanadı.
İzzeddin El Kassam Tugayları’nın ardından İslami Cihad örgütü de üstlendi. İslami Cihad örgütünden yapılan basın açıklamasında, Sderot’a roket atıldığı belirtildi. İzzeddin El Kassam Tugayları, “Siyonist düşman iki Yahudi yerleşimcinin roketlerle ağır yaralandığını kabul etmiştir” açıklamasında bulundu. Saldırıda, 65 yaşındaki İsrailli kadın ölmüş, bir İsrailli de ağır yaralanmıştı.
|
|
/ GAZZE
16.11.2006
|
|
| |
Moşe Katsav yeniden sorgulandı |
İsrail’in cinsel taciz ve tecavüzle suçlanan Cumhurbaşkanı Moşe Katsav, bir kez daha polis tarafından sorgulandı.
Polis sözcüsü Micky Rosenfeld, hakkında başlatılan soruşturma çerçevesinde Katsav’ın dün sabah altıncı kez sorgulandığını açıkladı, ancak başka ayrıntı vermedi. Polis üç aylık bir soruşturmanın ardından 16 Ekim’de başsavcı Menahem Mazuz’a, Katsav’ın turizm bakanı olduğu dönemde, eski sekreteri ve bir memura tecavüz etmekten suçlanması, ayrıca beş kadına cinsel tacizde bulunma, yasa dışı dinleme, uygunsuz eylemlerde bulunma, adaleti engelleme ve rüşvet alma gibi suçlardan hakkında dava açılması tavsiyesinde bulunmuştu. Polis, Katsav’ı 13 Eylül’de 6 saat kadar sorgulamıştı.
|
|
/ KUDÜS
16.11.2006
|
|
|
|
