|
|
|
Süre doldu, sıra ambargoda |
İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Abbas Arakçı, İran’ın nükleer programı konusunda müzakerelere açık olduğunu söyledi. Temaslarda bulunmak üzere Tokyo’ya gelen Arakçı, Japonya Dışişleri Bakanı Taro Aso ile yarım saat süren görüşmesinde, “Tahran, halen diğer ülkelerle müzakerelere açık ve eğer diğer ülkeler müzakerelere iyi niyetle katılırsa bir çözüme ulaşılabilir” dedi.
Adı açıklanmayan bir Japon yetkilinin aktardığı bilgiye göre, Arakçı, ayrıca Japonya’dan konunun barışçı bir şekilde çözümü için daha aktif bir rol oynamasını istedi. Aso’nun da Arakçı’ya, “sorunun merkezinde, İran’ın Uluslararası Atom Enerjisi Kurumuna bildirimde bulunmadan nükleer faaliyetlerini sürdürmesi nedeniyle uluslararası toplumun Tahran’a duyduğu güven eksikliğinin yattığını” söylediği belirtildi.
Bu arada, BM Güvenlik Konseyinin, nükleer faaliyetlerine son vermesi konusunda aldığı karara uyması için İran’a tanıdığı süre dolarken, ABD ve üç müttefikinin bu ülkeye uygulanması planlanan yaptırımlar listesi konusunda anlaştıkları bildiriliyor. New York Times gazetesinin haberine göre, ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın üzerinde anlaştıkları ve ilk aşamada İran’ın nükleer bağlantılı teçhizat ve malzeme ithal etmesine kısıtlama getiren yaptırımlar konusunda, BM Güvenlik Konseyi’nin daimî üyeleri ile Almanya’nın yakında görüşme ve pazarlıklara başlaması bekleniyor. Bu görüşmelere yakın diplomatik kaynaklar, cezaî müeyyideler arasında İranlı liderlere seyahat kısıtlaması getirilmesi ve bu ülkenin uluslar arası pazarlara girişine engel olunmasının bulunduğunu belirttiler. BM Güvenlik Konseyi’ndeki bu girişimlerin yanı sıra Bush yönetiminin Avrupa malî kuruluşlarının İran’a yeni malî yardım sağlamasına engel olmaya çalıştığını yazan gazetedeki habere göre, bazı İsviçre bankaları şimdiden Tahran’la mali ilişkilere sınırlama getirdiler.
Öte yandan, İran Devlet Başkanı Mahmud Ahmedinecad, Avrupa’ya çağrıda bulunarak, İran’ın nükleer çalışmaları konusundaki sorunu görüşmeler yoluyla çözmesi ve ABD’den bağımsız hareket etmesini istedi.
Bu arada, ABD’de yayınlanan aşırı sağcı The Washington Times gazetesi Pentagon kaynaklarına dayanarak İran’ın en erken 5 ile 8 yıl arasında çekirdekli silâhlar üretmeyi başarabileceğini yazdı.
|
/ TOKYO
01.09.2006
|
|
|
Bulgar Müftülüğünden bakana başörtüsü itirazı |
Bulgaristan Eğitim Bakanı Daniel Vılçev, ülkede tüm düzeydeki eğitimin laik olduğunu belirterek, parlamentoya, öğrencilerin, başörtüsü ve haç gibi dini sembolleri kullanmasının yasaklanmasını öngören teklif sunacağını bildirdi.
Sofya’da yayımlanan Sega gazetesi, ilk, orta, lise ve üniversite eğitimine ilişkin yasalarda dini semboller meselesinin kapsam dışı kaldığını belirterek, eğitim bakanlığının her türlü dinî sembolün yasaklanması için gerekli mevzuat düzeltmelerini hazırladığını yazdı.
Eğitim Bakanı Vılçev, gazeteye yaptığı açıklamada, ‘’Parlamentoya, yüksek öğrenim ve milli eğitim kanunlarında bu yönde bir düzeltme teklifi götüreceklerini’’ belirtirken, yeni düzenlemelerin din eğitimi yapılan yerler için geçerli olmayacağını duyurdu. Vılçev, özel bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada şunları söyledi: ‘’Üniversitelerdeki dinî semboller meselesinin orta okul ve liselere kıyasla biraz daha farklı gibi görünmesine rağmen, bizce, yüksek eğitim kesinlikle laik olmalıdır. Bu, gözle görülen taraflarıyla Bulgar milli geleneklerine uyumlu uygulanmalıdır.’’
Bulgaristan Müslümanları Baş Müftülüğü Genel Sekreteri Hüseyin Hafızov ise Eğitim Bakanı Vılçev’in, konuyla ilgili teklif hazırlamadan önce dinî kurumlara fikir danışması gerektiğini dile getirerek, ‘’Dini sembollerin laik eğitime karşı olduğunu düşünmüyoruz’’ dedi. Parlamentonun İnsan Hakları ve Din Komisyonu Başkanı Ognyan Gercikov da ‘’Dini sembollere ilişkin yasağın ayrımcılık uygulaması olduğunu düşünmüyorum. Getirilecek yasakla dinî sembollerin kullanılması önlenecek ve dolayısıyla, kesinlikle arzu ettiğimiz gibi gerginlik çıkması önlenecektir’’ diye konuştu.
|
/ SOFYA
01.09.2006
|
|
|
ABD, Afrika için komutanlık kuruyor |
ABD Savunma Bakanlığının (Pentagon), ‘’Afrika’dan ABD güvenliğine yönelik olası tehditleri’’ göz önünde tutarak bu kıta için yeni bir komutanlık oluşturmayı düşündüğü bildirildi.
Pentagon basın sözcüsü Eric Ruff, ABD’nin ‘’Afrika Komutanlığı’’ kurma fikrinin, Savunma Bakanı Donald Rumsfeld tarafından ortaya konulduğunu kaydetti.Ruff, bu konuda henüz karar verilmediğini, bu tür önerilerin Başkan George Bush tarafından onaylanması gerektiğini belirtti. ABD ordusunun, dünyanın belirli bölgelerine ilişkin bölgesel askeri komutanlıkları bulunuyor. ABD Merkez Komutanlığı halen Irak ve Afganistan’daki operasyonları yönetiyor; Ortadoğu, Orta Asya ve Afrika Boynuzu bu komutanlığın görev alanı içinde yer alıyor. Afrika kıtası için sorumluluğun ABD Avrupa Komutanlığı, Merkez Komutanlığı ve Pasifik Komutanlığı arasında paylaşıldığı ifade ediliyor. Pentagon sözcülerinden Joe Carpenter da Afrika’nın orta kesimlerindeki bazı halkların düşünce biçiminin, yoksulluk ve hastalıklara bağlı olarak aşırı uçlara karşı zayıf olduğunu ifade ederek Afrika’daki birçok ordunun yeteneklerini geliştirmek, sınırlarını korumak, teröristlerin geçişini engellemek, ekonomik olanaklarını kullanabilmek için ABD ile etkileşim içinde olmak istediğini söyledi.
|
/ WASHINGTON
01.09.2006
|
|
|
Bush minderden kaçtı! |
Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, “tehdit ve tecavüzlere boyun eğmeyeceklerini, kendi haklarının çiğnenmesine de izin vermeyeceklerini” söyledi.
Batı Azerbaycan eyaletinin başşehri Urumiye’de halka seslenen Ahmedinejad, konuşmasında ABD’ye yüklendi. Amerikalı bir gazeteciye demeç verirken gazetecinin, “dünya sorunlarının kaynağının ne olduğuna ilişkin” bir soru sorduğunu söyleyen Ahmedinejad, soruya “bütün sorunların kaynağının Amerikan yetkilileri olduğu” cevabını verdiğini aktardı. Amerikalı yetkililerin dünya sorunlarını silah ve bombayla çözmek istediğini ifade eden Ahmedinejad, “Bunun dönemi bitti. Bugün kültür, düşünce ve mantık dönemidir” dedi. ABD ve Batı ülkelerini mantıktan yoksun ve sadece kendi askerî güçlerini düşünmekle suçlayan Ahmedinejad, askerî güç kullanma döneminin de geride kaldığını söyledi.
”BUSH TARTIŞMADAN KAÇTI”
Ahmedinejad, üç gün önce düzenlediği basın toplantısında ABD Başkanı George Bush’u canlı bir televizyon programında dünya meselelerini tartışmaya çağırdığını, ancak olumlu cevap alamadığını kaydetti. Bush’u tartışmadan kaçmakla suçlayan Ahmedinejad, “Neden korkuyorsun” diye sordu. Amerikalı yetkililerin diğer milletlere hiç değer vermediğini ifade eden Ahmedinejad, “Siz demokrasiden yana değilsiniz ve gerçeklerin ortaya çıkmasından korkuyorsunuz” dedi.
|
/ TAHRAN
01.09.2006
|
|
|
İran, İslâm dünyasının liderliğine oynuyor |
Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, İran’ın nükleer silahlara sahip olma ihtimalinin komşu ülkeleri de kendileri kadar endişelendirdiğini söyledi.
Steinmeier, Bild gazetesine yaptığı açıklamada, İran ile yapılan müzakerelerin Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın iktidara gelmesinden sonra zorlaştığını belirterek, “Şimdiki Cumhurbaşkanı İslâm dünyasının lideri rolünü oynamak istiyor. ABD Başkanı George Bush ile televizyonda tartışmak istemesi de bunun bir işareti. Tahran’daki rejimin nükleer silâhlara sahip olma ihtimali Arap ve Müslüman komşularını da bizim gibi endişelendiriyor” dedi.
|
/ BERLİN
01.09.2006
|
|
|
Eski silâh denetçisinden müthiş itiraf |
Irak savaşından sonra kurulan kitle imha silâhlarını araştırma grubunda görevli Avustralyalı eski silâh uzmanı John Gee, araştırmanın “kuramsal olarak dürüst yapılmadığını’’ söyledi.
The Sydney Morning Herald gazetesinde yayımlanan haberde de Gee’nin, “Irak Araştırma Grubu’nun faaliyetlerinin Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı CIA tarafından belirlendiği ve grubun yöntemleri kusurlu olduğu’’ için istifa ettiği yazıldı. Irak Araştırma Grubu, Eylül 2004’te verdiği nihai raporda, Saddam Hüseyin rejiminin kimyasal, biyolojik ve nükleer silâh programlarını 1991’de BM denetiminde sona erdirdiğini kaydetmişti.
|
/ ANKARA
01.09.2006
|
|
|
İsrail, çekilmek için 5 bin mavi bereliyi bekliyor |
BM Genel Sekreteri Kofi Annan, İsrail ordusunun, 5 bin mavi bereli ve 16 bin Lübnan askeri konuşlandıktan sonra Lübnan’ın güneyinden çekileceğini söyledi.
Annan, Fransız radyosu Europe 1’e yaptığı açıklamada, “İsrail hükümetiyle bunu görüştüm. 5 bin BM ile 16 bin Lübnan askeri gelmesi konusunda uzlaşıldı. Bu, İsrail ordusunun tamamen çekilmesini sağlayacak bir güç” diye konuştu.
Bir hafta 10 güne kadar 5 bin askerin bölgeye konuşlanmasını umduğunu söyleyen Annan, “Bu andan itibaren İsrailliler çekilmek zorunda. Bu çok önemli, çünkü durum çok hassas. Lübnan topraklarında İsrail askerleri olduğu sürece, bazı Lübnanlılar işgal altında olduklarını düşünecekler” dedi.
|
/ PARİS
01.09.2006
|
|
|
‘PKK Koordinatörü’ Ankara’ya gelecek |
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Sean McCormack, terör örgütü PKK ile mücadelede özel temsilci olarak atadıkları emekli orgeneral Joseph Ralston’ın önümüzdeki haftalarda Türkiye’yi ziyaret edeceğini söyledi. McCormack, düzenlediği günlük basın toplantısında, Ralston’ın Ankara ve Bağdat’ı ziyaret edip etmeyeceği yönündeki bir soru üzerine, ‘’önümüzdeki haftalarda Ankara’yı ziyaret edecek’’ dedi.
Ralston’ın, Amerikan Dışişleri Bakanlığı binasında bir bürosu olacağını ve Türkiye’yi ziyaret için ‘’doğru zamanı’’ kendisinin belirleyeceğini kaydeden McCormack, ‘’bu ziyaretin gelecek haftalarda olmasını bekliyorum’’ ifadesini kullandı. McCormack, terör örgütü PKK’nın Irak’ın kuzeyinde ‘’başka teröristlerin aktif olmasını engelleyerek Amerikan çıkarlarına hizmet ettiği’’ yolundaki spekülasyonların hatırlatılması üzerine, ‘’PKK terörist bir örgüttür’’ cevabını verdi.
|
/ WASHINGTON
01.09.2006
|
|
|
Tişörtteki yazı ifade özgürlüğü |
ABD’de bir temyiz mahkemesi, üzerine Başkan George Bush’u bir tavuk olarak resmeden, eski alkolik ve kokain kullanıcı olarak gösteren tişört giyen öğrencinin ifade özgürlüğü hakkını kullandığına hükmetti.
|
01.09.2006
|
|
|
AP’de Türkiye’yi en fazla Hıristiyan emokratlar sordu |
Avrupa Parlamentosu’nun (AP) 25 ülkeden seçilen 732 üyesince, geçen yasama döneminde, birliğin diğer organları AB Komisyonu ve AB Konseyi’ne verilen toplam 5 bin 1 yazılı soru önergesinden 385’i doğrudan ve dolaylı olarak Türkiye’yi konu edindi.
Derlenen bilgilere göre, AP üyeleri geride kalan çalışma yılında, komisyon ve konsey yetkililerine Türkiye hakkında ayrıca 98 sözlü soru önergesi verirken, Türkiye hakkında en fazla önerge veren siyasi grup, 263 üyesiyle AP’nin yüzde 37’sini oluşturan Hristiyan Demokratlar oldu. Bu grubun başkanlığını, Türkiye’nin üyeliğine soğuk bakışıyla bilinen Alman Hans-Gert Poettering yapıyor.
Türkiye hakkında 71’i yazılı, 40’ı sözlü olmak üzere toplam 111 soru önergesi veren Hristiyan Demokratları, 70’i yazılı toplam 76 soru önergesiyle, AP’de 29 üyeyle temsil edilen Bağımsızlık ve Demokrasi grubu izledi. 41 üyesiyle AP’nin beşinci büyük grubu olan Avrupa Birleşik Sol ve İskandinav Yeşil Sol Konfederasyonu, Türkiye hakkında 45’i yazılı, 24’ü sözlü 69 soru önergesi verirken, 200 üyesiyle AP’nin ikinci büyük grubu Sosyalistler, Türkiye hakkında 29’u yazılı 43 soru önergesi verdi. AP’nin diğer grupları Liberaller ve Demokratlar Birliği, Yeşiller ve Avrupa Uluslar Birliği, Türkiye hakkında yazılı ve sözlü toplam 25’er soru önergesi verirken, grupsuz üyeler de 102’si yazılı 9’u sözlü olmak üzere 111 soru önergesiyle çabalarını Türkiye üzerinde yoğunlaştırdı.
Sayıları 36 olan bağımsız AP üyelerinden Belçikalı Philip Claeys 37 yazılı, yine Belçikalı Frank Vanhecke Türkiye hakkında 24’ü yazılı 2’si sözlü 26 soru önergesi verdi.
|
/ BRÜKSEL
01.09.2006
|
|
|
Hamburg'ta 2. uyum zirvesi |
Almanya’nın başkenti Berlin’de temmuz ayında yapılan uyum zirvesinden sonra Hamburg kentinde bugün düzenlenen uyum zirvesi başladı.
Hamburg Eyaleti Başbakanı Ole von Beust, çok sayıda yabancı sivil toplum örgütü temsilcilerinin de katıldığı 2. uyum zirvesinin açılışında yaptığı konuşmada, ‘’Farklı dil, din ve kültüre sahip insanlar tehlike değil, aksine bir zenginliktir’’ dedi.Almanya’nın yeni, dinamik genç bir nüfusa ihtiyacı olduğunu ifade eden Beust, ‘’Sadece toplumsal ve sosyal yönden değil, dünyayla rekabeti ve başarıyı sağlamada yeni yetişen nesillere ihtiyacımız var’’ diye konuştu.Uyumun asimile etmek olarak algılanmaması gerektiğinin altını çizen Beust, en büyük sorun olarak, diploma almadan okullardan ayrılan yabancı çocukların sayısının artmasını gösterdi.Beust, ‘’Göçmen çocukların büyük bölümü ilkokul diploması bile alamadan okuldan ayrılmaktadır. Bu gerçeği görmezlikten gelemeyiz. Bu nedenle meslek ve dil eğitiminin teşvik edilmesi gerekir’’ diye konuştu.Almanya’da uyumdan sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer de uyum konusunda sorunların olduğunu, bunların Berlin’deki uyum zirvesinde de ayrıntılı ele alındığını belirterek, ‘’Uyum pahalı, ancak geleceği olan bir yatırım’’ dedi.Hamburg’ta bugün da devam edecek zirveye, Sol Parti Federal Meclis Milletvekili Hakkı Keskin, Avrupa Parlamentosu Milletvekili Vural Öger, Hamburg eyalet meclisi Milletvekili Aydan Özoğuz da katılıyor. Avrupa Parlamentosu Milletvekili Cem Özdemir de ‘’Göçmenlerin Uyumu’’ konulu konferans verecek.
|
/ BERLİN
01.09.2006
|
|
|
Lübnan’a yardımlar sürüyor |
Türkiye’den Lübnan’a yapılan yardımlar sürüyor. İnsani Yardım Vakfının Türkiye’de 100’e yakın sivil kuruluşlarıyla işbirliği yaparak topladığı 575 ton çeşitli yardım malzemesi, ikinci yardım gemisiyle Lübnan’a ulaştı.
İnsanî Yardım Vakfının Lübnan sorumlusu Yaşar Kutluay, İsrail’in saldırıları sonucunda Lübnan’ın 15 yıllık imar çalışmalarının yok olduğunu belirterek, şeker, un, makarna, çocuk bezi gibi ihtiyaç maddelerinden oluşan yardım malzemesinin, özellikle güney Lübnan’da savaştan ağır hasar gören yerlerde bulunan köylerde dağıtılacağını söyledi.
55 TIR dolusu malzemeden oluşan yardımlarla ilgili olarak konuşan Türkiye’nin Beyrut Büyükelçisi İrfan Acar, bugüne kadar Türkiye’den gelen yardım malzemesinin miktarının 10 milyon doları aştığını kaydederek şunları söyledi:
“Bundan sonra gelecek olan yardımların ülkenin yeniden yapılanmasına odaklanması lâzım. Bu yardımlar çok iyi, ama yardımların verileceği insanların başlarını sokacakları evleri, işyerleri, okulları yok. Bunların yeniden yapılması için yardımların yönlendirilmesi lâzım.”
|
/ BEYRUT
01.09.2006
|
|
|
|