Haberler

Yakıt tankı patladı: 7 ölü

Konya-Adana karayolundaki bir akaryakıt istasyonunda bir kamyonun yakıt tankında meydana gelen patlamada 7 kişi hayatını kaybetti. Patlamanın etkisiyle 2 kamyon ve 4 minibüs yanarken, akaryakıt istasyonu ve çevresi savaş alanına döndü.

Edinilen bilgiye göre, bir akaryakıt istasyonu içindeki dinlenme bölümüne çekilen bir kamyon, henüz belirlenemeyen bir şekilde alev aldı. Alev almasının ardından kamyonun kasasındaki çakmak ve maytaplar, büyük gürültüyle patladı. Çevredekiler ne olduğunu anlayamadan kamyonun yakıt tankı da alev alarak patladı. Patlamanın şiddetli olması sebebiyle aracın yakınlarındaki başka bir kamyon ile çevresindeki 4 minibüs de yandı. Kısa sürede olay yerine ulaşan itfaiye ekipleri yanan 6 aracı güçlükle söndürdü.

Kamyon ve minibüsler ile çevrede bulunan henüz kimlikleri belirlenemeyen 7 kişi öldü, 2 kişi de ağır yaralandı. Yaralılar, Konya Numune Hastanesine kaldırıldı.

Akaryakıt istasyonu çalışanları, patlayan kamyonun yanında birkaç kişinin tüpte yemek pişirdiğini gördüklerini, daha sonra birden aracın kasasının alev alarak art arda 2 büyük patlama meydana geldiğini söylediler. Patlamanın çok şiddetli olması sebebiyle korktuklarını ve istasyonun yakıt tanklarına ulaşmasını önlemek için hemen elektrikleri kestiklerini belirten çalışanların, uzun süre patlamanın şokundan kurtulamadıklarını bildirdi. Adeta savaş alanına dönen akaryakıt istasyonunda bulunan dükkanların camlarının patlamanın etkisiyle kırıldığı görüldü. Yangının, istasyonun yakıt tanklarına sıçramamasının büyük şans olduğu kaydedildi.

Öte yandan, kamyonun kasasındaki kalem, tespih, telefon, hesap makinesi, patlamadan geriye kalan maytaplar, çakmak parçaları, saat ve çantaların patlama sebebiyle çevreye dağıldığı görüldü. (

/ KONYA

28.08.2006

Ağar: Asker gönderme kararını Meclis verir

DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Lübnan’a Türk askeri gönderilmesi konusundaki tartışmalarla ilgili soru üzerine, konunun yetkilisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi olduğunu belirterek, son sözü söyleyecek olan kurumun TBMM olduğunu kaydetti.

Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesine gitmek üzere hava yoluyla Malatya’ya gelen Ağar, gazetecilerin sorularını cevapladı. Ağar, Lübnan’a Türk askeri gönderilmesi konusundaki tartışmalarla ilgili soru üzerine, konunun yetkilisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi olduğunu belirterek, son sözü söyleyecek olan kurumun TBMM olduğunu kaydetti.

Hükümetin zor durumda olduğunun görüldüğünü ifade eden Ağar, Irak krizinde olduğu gibi şimdi de hükümetin bir yerlere bir takım sözler verdiğinin anlaşıldığını ileri sürdü. Ağar, şöyle konuştu:

‘’Anayasaya göre bu işte yetkili kurum Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Son sözü söyleyecek makam da TBMM’dir. Söylenen sözlerin doğruluğu, yapılan işlerin yanlışlığını değiştirmez. Bu durumda hükümetin zor durumda olduğu görünmektedir. Irak krizinde olduğu gibi hükümetin bu konuda da bir yerlere söz verdiği anlaşılıyor. Bu sözü yerine getirme aşamasında Türk kamuoyunun da zorlukları vardır. Bu zorlukları kaldırmak için bir takım kamuoyunu hazırlama çalışmaları yapılmaktadır. Hükümetin bir arzusu ve talebi varsa bunu meclise getirecektir. Bu talebin ülkenin hangi menfaatleri hakkında gerektiği konusunda meclisi ve Türk kamuoyunu ikna etmelidir. Gerek Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, gerek Avrupa Birliği’ndeki siyasi çevreler hükümetin bu konuda söz verdiğini söylemektedir.

“SEZER MECLİS’İN KARARINI BEKLEMELİYDİ”

Hükümet doğruları ve gerçekleri meclis ve kamuoyuyla paylaşamamaktadır. Hükümetin her zaman yaptığı yanlış dış politikayı iç politikaya alet etmektir.’’

‘’Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in meclisten bir karar çıkmamasına rağmen asker gönderilmemesi yönündeki açıklaması TBMM’yi etkiler mi?’’ sorusuna ise Ağar, şu cevabı verdi: ‘’Etkilememesi düşünülemez. Demokrasiyle idare edilen Türkiye’de her kurumun her karar merciinin yeri bellidir. Ama bu hükümet olduğu müddetçe, bu tür şeyler olacaktır. Çünkü bu hükümetin meseleye sahip olma gücü yoktur. Türkiye’nin sıkıntısı buradan kaynaklanıyor. Normal olarak açıklamadan önce meclisin kararı beklenmeliydi.’’

/ MALATYA

28.08.2006

Fırat: Sezer MGK kararlarını açıkladı

AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in Milli Güvenlik Kurulu’nda (MGK) alınan kararları açıkladığını ima ederek eleştiride bulundu.

Fırat, Mersin Gazeteciler Cemiyeti’ndedüzenlediği basın toplantısında bir gazetecinin sorusu üzerine, Cumhurbaşkanı Sezer’in Lübnan’a asker gönderilmesine ilişkin yaptığı açıklama konusunda düşüncelerini aktardı. MGK’nın bir karar mercii olmadığını vurgulayan Fırat, “Burada yapılan toplantıların içeriği gizlidir. Bunu açıklamak da suçtur. Sayın Cumhurbaşkanı da MGK’nın başkanıdır. İnanıyorum ki, geçtiğimiz haftalarda toplanan MGK’nın ana gündem maddelerinden biri de Ortadoğu’da yaşanan olaylardır. Bunlar uzun uzun tartışılarak bazı düşünceler aktarılmıştır. Bu düşüncelerin orda kalmasının daha uygun olduğu kanısındayım. Bence devlet adabı bunu gerektirir.” dedi. Cumhurbaşkanı Sezer’in Lübnan’a askeri güç göndermesine karşı olmasını saygıyla karşıladığını dile getiren Fırat, Anayasaya göre asker sevk etme yetkisinin sivil iktidara ait olduğunu hatırlattı. Fırat şöyle konuştu: “Kararı vermek TBMM’ye aittir. Bir milletvekili olarak onu dinlerim, köşe yazarlarını da okurum. Ancak, kararı vicdanıma sorarım. Türkiye’nin menfaatlerini ve dünyadaki durumunu tartar, kararımı ona göre kullanırım. Hiç kimsenin tesiri altında kalarak kullanmam. 1 Mart Tezkeresi’nde de aynısı olmuştur.”

/ MERSİN

28.08.2006

Yollar kan gölü: 20 ölü

Yurdun değişik bölgelerinde meydana gelen trafik kazalarında 20 kişi hayatını kaybetti, 50 kişi de yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Fethiye- Burdur karayolunun Karaçal mevkiinde virajı alamayan Şinasi Semiz yönetimindeki 34 AT 7062 plakalı yolcu otobüsü devrildi. Kazada ilk belirlemelere göre 4 kişi öldü, 42 kişi yaralandı. Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırılan yaralılardan durumu ağır olan 8’i Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Hastanesine sevk edildi.

Ereğli-Adana karayolunun 15. kilometresinde Bekir Özdemir yönetimindeki 42 E 8479 plakalı otomobil, karşı yönden gelen Adem Alıcı (43) yönetimindeki 31 F 0855 plakalı kamyonetle çarpıştı. 4 kişi öldü, 2 kişi yaralandı.

İzmir’in Karaburun İlçesi’nde Serkan Köse (34) yönetimindeki 35 CMN 63 plakalı otomobil, aşırı hız ve dikkatsizlik sonucu, Beylikbağı Ardıç Mevkii’nde kontrolden çıktı.

Süleyman Zilayaz’a ait evin bahçe giriş kapısına çarpan otomobil, evin duvarını da yıkarak takla attı. Kazada, sürücü Serkan Köse ile otomobilde bulunan 2 kişi, olay yerinde hayatını kaybetti. Kayseri ve Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde meydana gelen trafik kazalarında ise 2 kişi öldü, 1’i ağır 5 kişi yaralandı.

/ BURDUR

28.08.2006

Facia geliyorum dedi

Ankara-Konya Karayolu’nda meydana gelen trafik kazasında 7 kişi hayatını kaybetti, 1 kişi de yaralandı.

Haymana’nın Balçıkhisar köyündeki bir düğünden Ankara’ya dönenlerin bulunduğu Mehmet Yıldırım yönetimdeki 06 D 7894 plakalı otomobil, önceki gece saat 22.00 sıralarında Ankara-Konya Karayolunun 46. kilometresinde uyarı işaretleri dikkate alınmayarak alt geçit yapımı süren kapalı yola girdi. Çukura uçan otomobilde bulunan 8 kişiden sadece sürücünün eşi Necmiye Yıldırım yaralı olarak kurtuldu. Sabah saatlerinde kendine gelen Necmiye Yıldırım sürünerek yol kenarına çıktı ve trafik ekipleri tarafından sabah saat 07.00 sıralarında yol kenarında otururken bulundu. Jandarma ve polis ekiplerinin yaptığı çalışmalarda, sürücü Mehmet Yıldırım (32) Orhan Altıntaş (57) ve eşi Bedriye Altıntaş (56), kızları Suzan Durmaz (35) ve torunu Gökmen Durmaz (5) ile sürücü Mehmet Yıldırım’ın çocukları Melih (11) ve Hatice Yıldırım’ın (4) hayatını kaybettiği anlaşıldı

/ ANKARA

28.08.2006

TSK’da Büyükanıt dönemi

Orgeneral Hilmi Özkök, Genelkurmay Başkanlığı görevini bugün Orgeneral Yaşar Büyükanıt’a devredecek. Genelkurmay Başkanlığında devir-teslim töreni saat 16.30’da Genelkurmay Başkanlığı karargâhında yapılacak. Törende Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 25. Genelkurmay Başkanı olacak.

Orgeneral Hilmi Özkök, Genelkurmay Başkanlığı görevini bugün Orgeneral Yaşar Büyükanıt’a devredecek. Genelkurmay Başkanlığı’nda devir-teslim töreni saat 16.30’da Genelkurmay Başkanlığı karargâhında yapılacak. Törende Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 25. Genelkurmay Başkanı olacak.

Törende ayrıca Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, emekliye ayrılan Orgeneral Hilmi Özkök’e ‘’Devlet Şeref Madalyası’’ verecek. Orgeneral Büyükanıt, Genelkurmay Başkanlığı görevini yaş haddi sebebiyle 2 yıl sürdürecek.

/ ANKARA

28.08.2006

Baykal: Biz de Müslümanız

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, “Sakın ırk, etnik kimlik anlayışı üzerine hükümet kurmayın. Bütün Türk halkı eşittir. Cumhuriyetin temelinde, insan eşitliği ve kardeşliği vardır. Biz Müslümanız” dedi.

Baykal, Antalya’nın Elmalı ilçesinde belediyenin düzenlediği bir faaliyete katıldı. Baykal vatandaşlara hitaben yaptığı konuşmada, Irak’ta her gün 40-50 kişinin hayatını yitirdiğini, Lübnan’ın büyük bir kavganın eşiğinde olduğunu ve Filistin’in durumunun ortada olduğunu söyledi.

Böyle çekişmeli bir ortamda Türkiye’nin bu ülkelerle Orta Doğu coğrafyasında aynı dini, aynı inancı, aynı değerleri paylaştığını belirten Baykal, ‘’Ancak o dünyada istikrar ve barış yok. Sünnî, Şiiye saldırıyor. Herkes, kimlik çekişmesinde. Din, mezhep kavgası var. Onlar kavga, biz huzur içindeyiz’’ diye konuştu. Böylesi bir yapıya karşın Türkiye’de son dönemde etnik kimlikleri ‘’kurcalamak’’ isteyenler bulunduğuna işaret eden Baykal, şunları söyledi:

‘’Sakın ırk, etnik kimlik anlayışı üzerine hükümet kurmayın. Bütün Türk halkı eşittir. Cumhuriyetin temelinde, insan eşitliği ve kardeşliği vardır. Biz Müslümanız. Bununla da iftihar ediyoruz ama inancımızı siyasi düzen haline getirmeyi reddediyoruz. Devlet sadece vatandaşa hizmet etsin.’’

/ ELMALI

28.08.2006

Memur açlık sınavında

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Aksu, memurların toplu görüşmelerinde Kamu İşveren Kurulu’nun teklif ettiği yüzde 4 zam oranının, Bakanlar Kurulunda görüşüleceğini belirterek, ‘’Memurların içler acısı hali ortadayken yüzde 4 zam oranını kabul etmemiz mümkün değirdir’’ dedi.

Aksu, sendika üyeleriyle birlikte toplu görüşme takip merkezi önünde bir basın açıklaması yaptı. Sendikanın Ar-Ge biriminin yaptığı araştırmada, Temmuz 2006 itibarıyla açlık sınırının 699 YTL, yoksulluk sınırının ise 1.941 YTL olarak belirlendiğini kaydeden Aksu, bu şartlar altında yüzde 4’lük zam oranını kabul etmelerinin beklenemeyeceğini ifade etti. Aksu, ‘’Memurların içler acısı hali ortadayken yüzde 4 zam oranını kabul etmemiz mümkün değildir. Bakanlar Kurulu toplantısından sonra açıklanacak şartlara bağlı olmak üzere yüzde 4 zam oranı beklediğimiz seviyelere çekilmediği takdirde yüzde 4 zam oranını kesinlikle kabul etmeyeceğiz ve tüm Türkiye genelinde eylem programımızı görüşeceğiz’’ dedi.

Hükümetin, talep edilen zam oranının bütçenin yüzde 60’ını kapsadığını, böyle bir zam için yeterli kaynak olmadığını ve ekonomik dengeleri bozacağını ileri sürdüğünü belirten Aksu, şöyle devam etti:

‘’Zam için kaynak yok sözü gerçeği yansıtmamaktadır. Eğer kaynak yoksa biz size kaynak gösteriyoruz. Memura verilecek zam için kaynak yok önerisine karşı bilbordları süsleyen tek haneli enflasyon rakamları ve yüzde 7.6’lık büyüme oranını hatırlatıyoruz. Kamu çalışanları olarak büyüme oranlarının memur maaşlarına yansımasını istiyoruz. Eğer yüzde 7.6’lık büyüme oranı doğruysa kamu çalışanlarının haklı ücret talepleri karşılanmalıdır. Son üç yılda ekonomideki iyileşme pembe tablolar çizilerek anlatılıyor. Ancak memurun evinde pembe tablolar değil, dram yaşanıyor.’’

/ ANKARA

28.08.2006

4 bin hektar orman yandı

Orman Genel Müdürü Osman Kahveci, ‘’Bugün (dün) itibariyle Türkiye genelinde 1570 adet orman yangını çıktı. Bu yangınlarda yaklaşık 4 bin hektar alan yandı’’ dedi.

.Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde incelemelerde bulunan Orman Genel Müdürü Kahveci, yaptığı açıklamada, Kuşadası, Bodrum ve Kaş’ta çıkan orman yangınlarının tamamen kontrol altına alındığını, söndürme çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Hava sıcaklıklarının arttığı dönemlerde, Türkiye genelinde günde ortalama 15-16 adet orman yangını çıktığını bildiren Kahveci, 2006 yılının başından beri çıkan yangınlarla ilgili şu bilgileri verdi:

‘’Bugün (dün) itibariyle Türkiye genelinde 1570 adet orman yangını çıktı. Bu yangınlarda yaklaşık 4 bin hektar alan yanarak zarar gördü. Kuşadası, Bodrum ve Kaş’ta çıkan son üç yangın, bugün itibariyle herhangi bir yerleşim merkezine zarar vermeden tamamen kontrol altına alındı. Bu sıcak havalarda her an, her yerde yangın çıkma riski bulunuyor.’’

HAFTA SONLARI ORMAN

YANGINLARINDA ARTIŞ

Orman Genel Müdürü Kahveci, özellikle hafta sonları yangın sayılarında çok ciddî artışlar olduğuna dikkati çekerek, bu artışın, vatandaşların serinlemek ve piknik yapmak amacıyla hafta sonlarını ormanlarda geçirmelerinden kaynaklandığını düşündüklerini söyledi.

Birçok yangının çıkış sebebinin vatandaşların ihmal ve dikkatsizliğinden kaynaklandığını gördüklerini ifade eden Kahveci, yangınlar açısından çok riskli bir dönem geçirildiğini belirterek, şöyle dedi:

‘’Hava sıcaklıklarının son derece arttığı ve orman yangınları yönünden en kritik ve hassas dönem geçirdiğimiz şu günlerde, vatandaşlarımızın çok daha uyanık ve hassas olmasını istiyoruz. Vatandaşlarımızın her hangi bir yangın görmeleri durumunda ‘’Alo 177’’ bizi haberdar etmesini bekliyoruz.’

Kaş'taki orman yangını 9. gününe girdi

ANTALYA - Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı Kemer köyü yakınlarında yıldırım düşmesi sonucu başlayan orman yangını, dokuzuncu gününe girdi. Orman Bölge Müdürü Ahmet Gedikağaoğlu, yaptığı açıklamada, Kıbrısderesi mevkiinde 19 Ağustosta çıkan orman yangınının kontrol altında devam ettiğini bildirdi. Gedikağaoğlu, arazöz ve dozerlerin bölgede yangının büyüme riskine karşı hazır bekletildiğini, ekiplerin de bölgede nöbet tuttuklarını söyledi.

Yangının bir hafta kadar sürmesinin beklendiğini vurgulayan Gedikağaoğlu, havadaki nem oranının yükselmesinin orman yangını bakımından riski azalttığını belirtti. Nem oranının vatandaşları rahatsız ettiğini belirten Gedikağaoğlu, “Vatandaş nemden rahatsız, ama biz çok memnunuz. Nem oranı yangının çıkması ve gelişmesinde önemli bir etken’’ dedi.

/ KÜTAHYA/ ANTALYA

28.08.2006

Yağış bekleniyor

Yurdun kuzeybatı kesimleri, bugün yağışlı havanın etkisine girecek, hava sıcaklıkları yağışlarla birlikte azalacak.

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nden alınan tahminlere göre, yurdun kuzeydoğu bölgelerinin iç ve yüksek kesimleri ile zamanla Trakya’da yerel ve kısa süreli sağanak ve gökgürültülü sağanak yağış geçişleri bekleniyor. Hava sıcaklığında ise önemli bir değişiklik olmayacak.

/ İSTANBUL

28.08.2006

SHP, Bulut'un ihracını istedi

Sosyal Demokrat Halk Partisi (SHP) Merkez Yürütme Kurulu, Genel Başkan Yardımcısı Mersin Milletvekili Ersoy Bulut’u, kesin ihraç talebiyle Merkez Disiplin Kurulu’na sevketti.

SHP’nin 4 milletvekilinden İzmir Milletvekili Hakkı Akalın ile Amasya Milletvekili İsmail Sayar, partinin Kürt politikasını eleştirerek istifa etmişlerdi. İki istifanın ardından Mersin Milletvekili Ersoy Bulut, bölücü partiyle ittifak arayışlarını eleştirmiş ve Genel Başkan Murat Karayalçın’a “Bundan böyle bölücü düşüncede olan parti ve kişilerle işbirliği, temas ve diyalog dahi yapılmayacağını acilen kamuoyuna açıkla” diye seslenmişti.

Önceki gün toplanan SHP Merkez Yürütme Kurulu, Ersoy Bulut’un açıklamalarını görüştü. Toplantıda, Ersoy Bulut’un, kesin ihraç talebiyle Merkez Disiplin Kurulu’na sevk edilmesine karar verildi.

/ ANKARA

28.08.2006

İhsanoğlu Lübnan yolcusu

İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu’nun bugün Lübnan’a gideceği bildirildi.

İKÖ’den yapılan açıklamada, İhsanoğlu’nun 2 günlük ziyaretinde, Lübnan Devlet Başkanı Emil Lahud, Başbakan Fuad Sinyora, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Dışişleri Bakanı Fevzi Salluk ile görüşeceği belirtildi. Görüşmelerde, İsrail saldırıları sonrasında Lübnan’ın yeniden yapılandırılması çabalarına İKÖ üyesi ülkelerin katkısının ele alınacağı kaydedildi. İhsanoğlu’nun ayrıca, Lübnan’da ulusal diyaloğu geliştirmek amacıyla İKÖ Genel Sekreterliğinin katkı ihtimalini yetkililerle görüşeceği ifade edildi.

/ CİDDE

28.08.2006

Üniversitelilerde işsizlik korkusu

İşsiz kalmaktan korkan ve devlet memurluğunu garantilemek isteyen üniversite öğrencileri, okullarından lise diplomalarını alarak KPSS’ye giriyor. Memur-Sen yetkilileri ise üniversite düzeyi KPSS’de, lise dengine göre çok ağır sorular geldiğini, bu yüzden de öğrencilerin düşük seviyeden girmeyi tercih ettiklerini söyledi.

Çok sayıda üniversite öğrencisi, mezun olduktan sonra iş bulamama endişesiyle, devlet memuru olabilmek için lise diplomasıyla Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (KPSS) giriyor.

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) ve Selçuk Üniversitesinden edinilen bilgiye göre, işsizlerin ve hatta düşük maaşla özel sektörde çalışan işçilerin bile en büyük umudu olan devlet memurluğu için açılan KPSS’ye, yüzbinlerce genç başvuruyor. Bu gençlerin birçoğunu ise üniversitede okuyan öğrenciler oluşturuyor.

HUKUK ÖĞRENCİLERİ BİLE LİSE

DİPLOMASIYLA GİRİYOR

Selçuk Üniversitesi yetkilileri, birçok öğrencilerinin kendilerinden lise diplomasını istediğini, bununla da lise düzeyinde KPSS’ye başvurduğunu söyledi. Bu öğrencilerin genellikle mezun olduktan sonra iş bulması zor olan bölümlerde okuyanlardan oluştuğunu ifade eden yetkililer, hukuk öğrencilerinin bile lise diplomasıyla sınava girdiğini kaydetti.

AMAÇ, DEVLETE ADIM ATMAK

Memur-Sen yetkilileri ise üniversite düzeyi KPSS’de, lise dengine göre çok ağır sorular geldiğini, bu yüzden de öğrencilerin düşük seviyeden girmeyi tercih ettiklerini söyledi.

Lisede genel yetenek sorularının daha fazla olduğunu, bunun da üniversite öğrencilerini öne çıkardığını vurgulayan yetkililer, “Amaç, devlete adım atmak. Önemli olan sınavla devlet memurluğuna girebilmek. Mezun olduktan sonra da üniversite diplomasını gösteriyor ve okuduğu dalda bir kamu kurumunda görevlendirilerek memurluğuna devam ediyor” dedi.

/ KONYA

28.08.2006

KPDS başvuruları yasaklı başladı

KPDS başvurusunda adayların, başvuru belgelerine son altı ay içinde çekilmiş başı açık fotoğraf yapıştırılması gerekiyor. Başı açık fotoğraf yapıştırmayan veya fotoğraf kısmını boş bırakanların başvuruları kabul edilmeyecek.

Yabancı dil tazminatı almak isteyen kamu personeli ve yabancı dil bilgisi seviyesini tesbit ettirmek isteyenlere yönelik Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı’na (KPDS) başvuru süresi bugün başladı.

Sınava başvurmak isteyenler önce, valiliklerin il ve ilçelerde kurdukları bürolar ile üniversite rektörlüklerinden, KKTC’de ikamet edenler ise Lefkoşa’daki ÖSYM temsilciliğinden “Başvurma Koşullarına İlişkin Bazı Açıklamalar” metnini alacaklar.

Sınav ücreti olan 45 YTL’yi Ziraat Bankası Ankara Güvenevler Şubesi’nin 6032070-5001 numaralı hesabına yatırdıktan sonra ise banka dekontunu göstererek, açıklama metnini aldıkları yerlerden başvurma belgesi ve kılavuzu edinebilecekler.

BAŞI AÇIK FOTOĞRAF ŞARTI

KPDS başvurusunda adayların, başvuru belgelerine son altı ay içinde çekilmiş başı açık fotoğraf yapıştırılması gerekiyor. Başı açık fotoğraf yapıştırmayan veya fotoğraf kısmını boş bırakanların başvuruları kabul edilmeyecek. Başvuru belgeleri ve sınav ücreti banka dekontları en geç 6 Eylül 2006 günü mesai bitimine kadar, ilgili bürolara teslim edilecek.

/ ANKARA

28.08.2006

Sırtı dönük protesto

Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu, İzmit Sabri Yalım Parkı İnsan Hakları Anıtı önünde yetmiş birinci haftasına giren “Başörtüsüne Özgürlük” eylemini gerçekleştirdi.

Platform adına bir basın açıklaması yapan MAZLUMDER Kocaeli Şube Üyesi Sümeyye Gülşen, din ve vicdan hürriyetleri kement altına alınan, düşünce ve ifade özgürlükleri hiçe sayılan insanlar adına meydanda bulunduklarını söyledi. “Eğitim öğretim yuvalarını kendi çıkar amaçları uğrunda kullananlar yine buralarda kendi zihniyetlerine uygun, tek tip insan yetiştirme gayreti içerisindeler” diyen Gülşen, Kazakistan Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi’ne, Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Oral’ın atandığını ve bu yıl üniversiteye kayıt yaptırmak isteyen başörtülü öğrencilerin kabul edilmeyeceğinin duyurulduğunu hatırlattı. Gülşen, “28 Şubat sürecinin kalıntısı olan emekli albay Uğur Oral’ın getirilmesiyle Kazakistan’da da bu hukuksuzluğun kol gezmesine göz yuman ve onayan kişileri buradan bir kere daha esefle kınıyoruz” sözleriyle açıklamasına devam ederken plotform üyelerinin arkalarını dönerek, yasağa sırtını dönen kişileri, basını ve medyayı protesto etmeleri dikkat çekti. Protesto gösterisinde ayrıca “Herkese adalet başörtüye özgürlük” gibi sloganlar atıldı.

Yeni Asya / KOCAELİ

28.08.2006

İletişimciler, “Medya Okur Yazarlığı” dersi için görev bekliyor

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) ve RTÜK tarafından imzalanan protokolle bu yıl ilköğretim okullarında seçmeli verilmesi planlanan, “Medya Okur Yazarlığı” dersinin, çocukların medyayı değerlendirmesinde etkili olacağı ancak, dersin müfredatının hazırlanması ve işlenmesi sırasında mutlaka iletişim fakültelerinden destek alınması gerektiği bildirildi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Şeker, medyanın kimi zaman öğrencilerin eğitiminde, okul ve aileden daha etkin olabildiğini söyledi. Şeker, ilköğretim müfredatına ekleneceği açıklanan “Medya Okur Yazarlığı” dersini, düşünce olarak olumlu olduğunu vurgulayarak, “Özellikle ilköğretim çağındaki çocukların televizyon izlemeye büyük zaman ayırdıkları düşünülürse, televizyondan yararlanma, televizyonu kullanma yani, televizyonu okuma konusunda bilgilendirilmeleri faydalı olabilir” dedi.

Yeni bir medya olan internetin de, gerek okullarda gerekse okul dışında öğrenciler tarafından yoğun şekilde kullanıldığını hatırlatan Şeker, konulması düşünülen dersin, çocukların medyayı doğru değerlendirmesini sağlayabileceğini ifade etti. Şeker, bu derslerin, iletişim fakültesinde eğitim almış kişilerce verilmesinin doğru olacağını belirtirken, dersin teorik altyapısı için de mutlaka iletişim fakültelerinden akademik destek alınması gerektiğini söyledi.

/ ADANA

28.08.2006

Ürgüp’te Kur’ân kampanyası

Nevşehir’in Ürgüp ilçesinde Ürgüp Din Görevlileri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, halka ücretsiz olarak dağıtılmak üzere Kur’ân-ı Kerim kampanyası başlattı.

Dernek adına bir açıklama yapan Ürgüp Din Görevlileri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Yüksel Çelik, düzenlenen kampanya ile Ramazan ayının bir hafta öncesine kadar iki bine yakın Kur’ân-ı Kerim’i bir araya getirmeyi hedeflediklerini ve toplanan Kur’ân-ı Kerim’leri Ramazan ayının başlamasıyla birlikte halka ücretsiz olarak dağıtacaklarını bildirdi.

Cemil YÜZER / NEVŞEHİR

28.08.2006

Ç. Kale’de trafik çilesi

Yaz tatillerini Ege ve Akdeniz sahillerinde geçiren tatilciler, Trakya ve İstanbul’a dönüş yolunda Çanakkale’de araç yoğunluğu oluşturdu.

Çanakkale’den Eceabat’a geçmek için İskele Meydanı’na gelen otomobil, yolcu otobüsü ve TIR’lar zaman zaman trafiğin aksamasına sebep oluyor. Çanakkale-Eceabat arasındaki feribotlar, sefer saatini beklemeden çalışırken, feribotlardan birinin arıza yapması sebebiyle Demircioğlu Caddesinde uzun otomobil kuyrukları oluştu. Midibüs ile otomobiller, Çanakkale-Kilitbahir arasında yolcu ve otomobil taşıyan mini feribotlarla yollarına devam ederken, şehre giriş yapacak TIR araçları Lapseki’ye yönlendiriliyor.

/ ÇANAKKALE

28.08.2006

Tosya pirinci tescillendi

2006 yılı çeltik ürünü hasadının yaklaştığı bugünlerde yapılan Tosya 9. Kültür ve Pirinç Festivali Tosya ilçesine hareket ve bereket getirdi.

Çarşı içine kurulan standlarla ilçe ticaretine canlılık geldi. Tosya festivali ağası işadamı Hüseyin Sabancı ile Tosya Belediye Başkanı ve festival organizasyonu başkanı Sait Gülabacı, festivale akın eden ilçe halkına açıklamalarda bulundu. Dünyanın en kaliteli ve besin değeri en yüksek pirincinin Tosya ilçesinde yetiştirildiğinin tescil edildiği belirtilirken, Tarım Bakanının pirinç ithalinin mutlaka önünün kesileceği, üretimi arttırma için her türlü yolun denendiğini müjdelemesi üreticide sevinçle karşılandı.

İsmail ŞANAL / TOSYA

28.08.2006

Türkiye’de obezite gittikçe artıyor

Sağlık Bakanlığı, ülkede şişmanlığın görülme sıklığının gittikçe arttığını ve sağlık üzerindeki etkilerinin ciddî boyutlara ulaştığını bildirdi.

Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamada, şişmanlığın birçok hastalığa zemin oluşturan, önlenmediği takdirde hayat süresini ve kalitesini olumsuz yönde etkileyen önemli bir sağlık sorunu olduğu belirtildi.

Ülkede şişmanlığın görülme sıklığının gittikçe arttığı ve sağlık üzerindeki etkilerinin ciddî boyutlara ulaştığı vurgulanarak, şişmanlığın kan basıncını ve kolesterolü yükselttiği, kalp damar hastalıkları, felç, şeker hastalığı, bazı kanser türleri, solunum yetersizlikleri ile kemik ve eklem hastalıklarının ortaya çıkış hızını artırdığı kaydedildi.

Bakanlık tarafından 2004 yılında yapılan ‘’Sağlıklı Beslenelim, Kalbimizi Koruyalım’’ araştırmasına göre, erkeklerin yüzde 21.2’sinin, kadınların ise yüzde 41.5’inin obez olduğu kaydedilerek, aynı araştırmaya göre ülkede düzenli fiziksel aktivite yapanların oranının sadece yüzde 3.5 olduğu bildirildi.

Orta yaş grubundaki şişman erkeklerde kalp damar hastalıkları sonucu ölüm oranının, normal ağırlıktaki erkeklere göre 11 kat daha fazla olduğu, tip-II diyabet hastalarının yüzde 80’inin hastalığın başlangıcında şişman oldukları ifade edildi.

KİMLER ŞİŞMAN OLARAK KABUL EDİLMELİ

Bir kişinin şişman olup olmadığının belirlenmesi için çeşitli yöntemler olduğu belirtilerek, bunlardan en çok kullanılanın beden kitle indeksine (BKİ) göre yapılan değerlendirme olduğu kaydedildi. Buna göre, bir kişinin kilosunun, boyunun kendisiyle çarpımına bölümünün beden kitle indeksini verdiği bildirildi. Beden kitle indeksi 18.5’in altının zayıf, 18.5-25 arasının normal, 25-30 arasının hafif şişman, 30 üzerinin ise şişman olarak kabul edildiği ifade edilen açıklamada, ‘’Yaş ilerledikçe BKİ değeri kısmen artsa da, bu değer 29’un üzerine çıkmamalıdır’’ denildi.

UYARILAR

Açıklamada, obezite riskini azaltmaya yönelik şu uyarılarda bulunuldu:

Yiyecek alış verişi tok karnına yapılmalı,

Yenmemesi gereken ve yüksek enerjili besinler satın alınmamalı,

Alış verişe liste hazırlayıp çıkılmalı,

Boş zamanlarda yiyecek atıştırmak yerine egzersiz yapılmalı,

Öğün atlamadan sık aralıklarla azar azar yemek yenilmeli,

Göz önünde yiyecek bulundurulmamalı,

Yemekte küçük, salatada büyük tabak, servis yapılırken ise küçük kepçe seçilmeli,

Tabağa yenecek kadar yemek alınmalı,

Yemekler mümkün olduğunca yavaş ve iyi çiğnenerek yenmeli,

Yemek yerken başka aktiviteler yapılmamalı,

Akşam yemeğinden sonra bir şey yenmemeli.

Fiziksel aktivitelerin arttırılması, yemek pişirilirken düşük enerjili olmasına dikkat edilmesi, etli yemeklere yağ konulmaması, yemeklerdeki yağ miktarının azaltılması, kızartma yerine haşlama, ızgara veya fırında pişirme yöntemlerinin tercih edilmesi, kullanılan yağ ve tuz miktarına dikkat edilmesi ve bol su içilmesi gerektiği de bildirildi.

/ ANKARA

28.08.2006

Kaylule ile iş verimini yükseltin

Peygamber Efendimizin (asm) sünnetlerinden biri olan öğle uykusu (kaylule), Avrupalı ve ABD’li uzmanlarca tavsiye ediliyor. ABD’de öğle saatlerinde uyuma imkânı olanlar için uyku tüpleri adı verilen cihazlar satışa çıkarıldı.

Özellikle yaz aylarında, gün içinde sıcaklıkların yüksek olduğu 12.00-14.00 saatleri arasında işyerlerinde verilen 15-20 dakikalık dinlenme molalarının, verimi arttırdığı belirtildi.

Edinilen bilgiye göre, ‘’siesta’’ olarak bilinen ve yaz aylarında hava sıcaklığının yüksek olduğu öğle saatlerini kapsayan molalar, uygulandığı ülkelerde başarılı sonuçlar veriyor.

Uzmanlar, özellikle kalp, damar, tansiyon, diyabet hastaları ile yaşlı ve çocukların yüksek sıcaklardan olumsuz etkilendiği, beyin kanaması, kalp krizi ve güneş çarpması gibi riskler sebebiyle öğle saatlerinde kapalı mekânlarda olmaları, çalışanların ise 15-20 dakikalık mola vererek dinlenmesi, mümkünse uyuması gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyor.

Şoförler, temizlik ve inşaat işçileri, kurye dağıtım elemanları gibi fiziksel aktiviteye dayalı işlerde çalışanlar, sıcaklıklardan daha fazla etkilenen ve riskli durumlarla karşı karşıya kalanların başında yer alıyor.

Yaz sıcaklarını yoğun olarak hisseden Akdeniz ülkelerinde uygulanan molaların, verimi arttırdığı gibi enerji tasarrufu da sağladığı kaydedildi. Özellikle kamu kurumlarında ya da firmalarda kapalı mekânların klima sistemleri ile soğutulmaya çalışıldığını, bunun da yüksek enerji tüketimine sebep olduğunu hatırlatan uzmanlar, bu mekânların sıcak saatlerde boş olması halinde ekonomik açıdan büyük kazançlar sağlanabileceğini bildirdiler.

UYKU SAATİ

Çukurova Üniversitesi Mediko-Sosyal uzmanlarından Psikiyatr Dr. Sabri Yurdakul, öğle 12.00-14.00 saatlerinde özellikle çalışanlarda uyku belirtilerinin gözlendiğini vurguladı.

Bu saatlerde uyku alışkanlığı olan kişilerin kendilerini sıkıntılı, gergin hissettiğini ve konsantre olmakta zorlandığını ifade eden Yurdakul, öğlenleri uyuma imkânı olan ve bu saatlerde 15-20 dakika dinlenebilen kişilerin çok daha dinamik olarak güne devam ettiğini söyledi.

Yurdakul, öğlen saatlerinde yoğun hissedilen halsizlik, gerginlik gibi durumların uyku ile ilgili olduğunu bilmeyen kişilerin uykusunu açmak için çay, kahve gibi uyarıcılar kullandığını ve bir süre sonra uykularının açıldığını belirtti. Yapılan araştırmalarda öğle saatlerinde gerek trafik gerekse iş kazalarının daha yoğun olduğunun gözlendiğini bildiren Yurdakul, şöyle devam etti: ‘’Bu araştırma sonucunda, öğle saatlerinde uyku uyuma olanağı olanlara uyumaları öneriliyor. Son zamanlarda bu amaçla ABD’de uyku tüpleri adı verilen cihazlar satışa çıkarıldı. Bu cihazlarda 15-30 dakika arasındaki seanslar halinde kişiler uzanarak tüpün kapağını kapatıp uyuyorlar. Daha sonra hafif bir sarsıntı ile uyanarak kalkıp günlerine devam ediyorlar. Bu durumun farkına varan Akdeniz ülkelerinde ve Meksika gibi sıcak ülkelerde vatandaşlar siesta saati adını verdikleri süre içinde kısa süreli uyumakta ve günlerine çok daha aktif ve canlı olarak geri dönmektedirler.’’

Yurdakul, öğlen uyku uyuma imkânı ya da alışkanlığı olmayan kişilerin ise 12.00-14.00 saatleri arasında yaşadıkları hafif durgun, hatta sıkıntılı dönemi atlatabildiğini, ancak bu saatler arasında hiç olmazsa 15 dakika dinlenilmesi gerektiğini vurguladı. Yurdakul, öğle saatlerini dinlenerek geçiren kişilerin günü daha aktif ve canlı geçirebileceğini söyledi.

/ ADANA

28.08.2006

8 kez döndü, 9. kez görevinden alındı

Erzurum Milli Eğitim Müdürü Fevzi Budak, 9. kez görevinden alınarak Çanakkale Milli Eğitim Müdürlüğüne atandı.

Fevzi Budak’ın avukatı Ali Altay, yaptığı açıklamada, daha önce Şırnak ve Muş Milli Eğitim Müdürlüğü gibi görevlere atanan ve Bölge İdare Mahkemesine açtığı 8 davayı kazanarak görevine geri dönen Budak’ın, 9. defa görevinden alınarak, Çanakkale Milli Eğitim Müdürlüğüne atandığını bildirdi. Budak’ın atamalarıyla ilgili açtıkları 23 dava bulunduğunu belirten Altay, “Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik aleyhine açtığımız manevî tazminat dâvâsını kazandık. Kazandığımız dâvânın hemen akabinde Budak’ın tekrar görevinden alınması düşündürücü’’ diye konuştu.Altay, Milli Eğitim Bakanı Çelik’in dışında bakanlık müsteşarı ve yetkilileri aleyhine de dava açtıklarını belirtti.

/ ERZURUM

28.08.2006

5 yaşındaki Elif’e de maganda kurşunu

Kırıkkale’nin Keskin ilçesinde 5 yaşındaki kız çocuğu, düğünde havaya açılan ateş sonucu ağır yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Keskin’in Cinali Uşağı köyünde İbrahim Kuşçu’nun düğünü sırasında havaya ateş açılması sonucu kurşunlar, düğüne annesiyle birlikte gelen 5 yaşındaki Süreyya Elif Ok’un kasığına isabet etti. Ağır yaralanan kız çocuğu, vatandaşlar tarafından Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesine kaldırıldı. Burada ilk tedavisi yapılan Süreyya Elif Ok, hayati tehlikesi bulunduğu gerekçesiyle Ankara Numune Hastanesine sevk edildi.

Silâhla yaralama olayının ardından köye gelen jandarma ekipleri, olayla ilgili 6 kişiyi gözaltına aldı.

/ KESKİN

28.08.2006

Bütün haberler