Lübnanlı Salim Daher, ülkesinde 1982, 1993, 1996 ve 2006 yıllarında meydana gelen iç çatışma ve savaşlarda sivil savunma görevlisi olarak çalıştığını anlatırken, “28 yılda yüzlerce yaralı kurtardım, yüzlerce ceset çıkardım” dedi. Kana’daki son iki katliamda bebek cesetleriyle karşılaşınca hissettiklerini, “Savaşlarda masum çocukların ölmesini hazmedemiyorum. Bebek cesetleriyle karşılaşınca kendimi kaybediyorum. Bir bebeğin ölmüş bedenini kucaklayan kim sakin kalabilir?” sözleriyle dile getirdi.
48 yaşındaki Daher, 28 yıldır Lübnan Sivil Savunma Teşkilâtında görev yaptığını belirtti. Kana’daki her iki olayda da önce sivil savunma ekiplerinin haberi olduğunu belirten Daher, şöyle dedi: “İlk Kana katliamında bebeğin başı yoktu. Çok kötüydü. İkincisindeyse toprağın altından çıkardığımız bebek cesedi ilki kadar ürpertici değildi. Ama ikinci katliamda bebeğin boynundaki mavi emzik herkes gibi beni de derinden yaraladı.
Savaşlarda masum çocukların ölmesini hazmedemiyorum. Bebek cesetleriyle karşılaşınca kendimi kaybediyorum. Bir sivil savunma görevlisi olarak sakin olmak zorundayım. Ama bir bebeğin ölmüş bedenini kucaklayan kim sakin kalabilir? Çocuklar özeldir, savunmasızdır, masumdur, silâhsızdır, onlar saflığı simgeler.
Bebeklerin cesetlerini havaya kaldırarak, isyanımı haykırıyorum belkide, bilemiyorum çünkü gerçekten o sırada ne yaptığımın farkında değilim. Ama bu çocukları, bu görüntülerle tüm dünya duydu. Bu çocuk fotoğrafları savaşı durdurmayabilir ama, insanların duygularını harekete geçirebilir. Dünyanın gözünü bu bölgeye çevirebilir diye düşündüm belki de. Dünyanın burada yaşananları bilmesi lazım. Bu düşünceyle böyle bir hareket yaptım belki de. Yine söylüyorum o an yaptıklarımın farkında değildim. Yaşadığım dehşeti, ancak olaydan sonra fotoğrafları ve görüntüleri izleyince fark edebiliyorum.”
|