Konfüçyüs “insanın akıllıca hareket etmesi için üç yol vardır” demiş ve şöyle sıralamış:
* “Birinci yol yapacağı şey üzerine iyice düşünmek, sonra yapmaktır.
* İkinci yol, aynı konuda önceden yapılmış iyi bir şeyi taklit etmektir.
* Üçüncü yol ise en acı yoldur; deneyerek, uğraşarak bulunan yoldur...”
Genel olarak üçüncü yola yoğunlaşmış olarak yaşıyoruz. Önceden düşünme, “bu işlerin sonu ne olur, ne yaparsak ne sonuç alırız” şeklinde düşünme alışkanlığımız sıfıra yakın.
Başkalarının aynı yollardan geçip doğruya ulaşmış olması konusunda da her zaman korkularımız, çekincelerimiz var. Onun için başkalarının aynı konuda yaptığı iyi şeyleri taklit etmekten de çekiniyoruz.
Kalıyor üçüncü yol...
Bir ileri bir geri giderek; bir elimizle yaptığımızı diğer elimizle bozarak ilerlemeye, doğruya ulaşmaya çalışma yolu. Bu yolun ne kadar meşakkatli olduğunu, Konfüçyüs’ün söylemesine gerek yok, çok iyi biliyoruz. Ama başka türlü yapamıyoruz.
Tarihin utanç sayfaları da var
Alalım Hrant Dink hakkında açılan davayı. Hrant Dink’in davası için değişik kararlar verildi, Dink bir mahkûm oldu, bir beraat etti, en sonunda tekrar mahkûmiyet kararı çıktı. Altı ay hapis cezasına layık görülen yazıyı tekrar etmemiz mümkün değil. Ama okuyan herkes bu yazıda aslında ne söylendiğini görecektir. Ama bazıları göremez, görmek istemez ve bir yazı yüzünden insanların hapis yatmasını ister. Bu da Türkiye’ye üçüncü yolu bile fazlasıyla ağır aksak yaşatanların günahıdır.
* Bir araştırma kuruluşu toplamış:
Tam 69 kişi yazılarından dolayı yargılanıyor. Bunların arasında tanınmış edebiyatçılar ve gazeteciler de var, Dünya Ermenileri Patriği bile var. Amerikalı düşünür Noam Chomsky bile var.
Bu davaların bir bölümünün Genelkurmay Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün suç duyuruları dolayısıyla açılmış olması büyük bir talihsizliktir.
Türkiye hâlâ insanların fikirlerinden, yazılarından dolayı hapsedilme tehdidi altında olduğu bir ülke konumunda.
Dünyanın demokrasiye gidişini göremiyoruz, gelişmiş ülkelerin neden geliştiğini görmezden geliyoruz, hatta Konfüçyüs’ün üçüncü yolunu bile çok zor izleyebiliyoruz.
Türkiye’nin karanlık dünyada kalması için uğraş verenler bu dava listeleri kabardıkça, fikirlerini beğenmediklerinin adlarını bu listelerde gördükçe pek seviniyorlardır. Fakat unutmasınlar, bu davalarda yargılanan pek çok insanın adını gelecek kuşaklar da öğrenecek, onlarınki ise tarihin utanç sayfaları içinde yok olacak.
Vatan, 13.7.2006
|