|
|
|
Tek çözüm yapısal reformlar |
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı, önümüzdeki aylarda da devam etmesi beklenen uluslararası piyasalardaki hareketliliğin neden olabileceği olası olumsuz etkilere karşı Türkiye için tek kalıcı çözümün, yapısal terbirler olduğunu belirtti.
TÜSİAD tarafından hazırlatılan ‘’Eğitim ve Sürdürülebilir Büyüme: Türkiye Deneyimi, Riskler ve Fırsatlar’’ konulu raporun tanıtımı dolayısıyla düzenlenen seminerde konuşan Sabancı, insan sermayesinin verimlilik artışına katkı yapmasını sağlayan önlemlerin alınmaması durumunda Türkiye ekonomisinin zayıf büyüme performansı göstermesi ve AB üyelik sürecinde birlik üyesi ülkelerin ortalama gelir seviyelerine yakınsamanın ne denli zor olacağının aşikar olduğunu belirtti. Sabancı, eğitim sisteminin, insan sermayesinin verimlilik artışına yapacağı katkıyı belirleyen yegâne unsur olmadığını ifade ederek, ‘’İşgücü piyasasının esnekliği, yatırımların önündeki idarî engellerin kaldırılması, ürün piyasalarının rekabetçi yapısı, etkin işleyen bir finans sektörü, altyapı sektörlerindeki liberalizasyon sürecinin tamamlanması, inovasyon ve Ar-Ge süreçlerinin iyileştirilmesi gibi konularda ciddî mesafeler alınmadığı sürece, Türkiye’nin yüzde 4,5-5 olan potansiyel büyüme hızının çok daha artırılması mümkün olmayacaktır’’ dedi.
Ömer Sabancı, piyasalarda yaşanan gelişmelere değinirken de, Mayıs ayı ortalarında uluslararası piyasalarda bir dalgalanma yaşandığını ve gelişmekte olan ülkelerden değişen miktarlarda sermaye çıkışları gözlendiğini hatırlatarak, temeli itibarıyla FED’in faiz politikasına yönelik tutumunun bir yansıması olan bu tür gelişmelerin, dış dünya ile entegrasyon oranı giderek artan Türk ekonomisini de doğrudan etkilediğini söyledi.
Bu tür hareketliliklerin Türk ekonomisi üzerindeki etkilerinin diğer gelişmekte olan ülkelere kıyasla daha olumsuz olduğunu ifade eden Sabancı, şöyle devam etti:
‘’Bu nedenle önümüzdeki aylarda da devam etmesi beklenen uluslararası piyasalardaki hareketliliğin neden olabileceği olası olumsuz etkilere karşı Türkiye için tek kalıcı çözüm, yapısal önlemlerdir. Ekonomimizin bugüne kadar sergilediği başarının altında, olumlu seyreden uluslararası konjonktürün rolü yadsınamayacak boyutlarda olmuştur. Dolayısıyla uluslararası konjonktürün eskisi kadar olumlu olmadığı bugünkü ortamda yapılması gereken, ekonomimizin dayanıklılığının güçlendirilmesidir.’’
“ZORUNLU EĞİTİM 12 YILA ÇIKARILMALI”
Ömer Sabancı, Sabancı, eğitim sisteminde yapılması gereken reformları da şöyle sıraladı:
‘’Türkiye, kendisiyle aynı gelir düzeyine sahip olan ülkelerle karşılaştırıldığında okul öncesi eğitim programlarına katılan çocuk sayısında geri konumdadır. Okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması ve 6 yaş için zorunlu kılınması konusunda kapsamlı bir idarî, hukukî, malî ve teknik reforma ihtiyaç vardır. Artık zorunlu eğitim 12 yıla çıkarılmalı ve müfredat yenileme çalışmaları da tüm okul kademelerine yaygınlaştırılmalıdır. Dar meslek alanları yerine geniş tabanlı sektörel eğitimin verildiği, modüler yapısıyla esneklik özelliğine sahip ve çalışma yaşamının ihtiyaçlarına cevap verebilen bir mesleki ve teknik eğitim sistemi için çalışmalar hızlandırılmalıdır. Yüksek öğretim sisteminde çeşitliliği vurgulayan, adem-i merkeziyetçi, kurumların yaratıcılığını ve kimliklerini ön plana çıkaran, üniversitelerin birbirleriyle rekabet edebilmelerine fırsat tanıyan bir sistem tasarlanmalıdır.’’
BAŞBAKANLA GÖRÜŞECEKLER
Toplantının ardından gazetecilerin sorularını da cevaplandıran TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Sabancı, Türkiye’nin gündeminde bir çok konunun geldiğini, geçtiğini belirterek, ‘’Türkiye inşallah AB yolunda ilerleyeme devam edecek’’ dedi. Eğitimde kalıcı reformların yapılmasını beklediklerini ifade eden Sabancı, bir soru üzerine, ‘’Sayın Mustafa Koç ile birlikte Sayın Başbakan’dan randevu istedik. Kendileri bize randevu verdiler. Yarın (bugün) Ankara’da görüşmeye gideceğiz’’ diye konuştu. Sabancı, Mayıs ayının ikinci yarısından itibaren yurt dışında AB ülkelerinde yoğun temasları olduğunu, bunlarla ilgili Başbakan Erdoğan’a bilgi sunacaklarını ve güncel ekonomik konularla ilgili de görüş alışverişinde bulunacaklarını bildirdi.
|
/ İSTANBUL
20.06.2006
|
|
|
Hükümet de ilgisiz |
1920’de “Hilâl-i Ahdar’’ adıyla kurulan Türkiye Yeşilay Cemiyeti kamuoyundan ve yetkililerden yeterli desteği görmüyor. Cemiyetin faaliyetlerini sürdürebilmek amacıyla açtığı yardım hesabına bir yılda sadece 1065 YTL para geldiği bildirildi. Cemiyet Başkanı Necati Özfatura, özellikle sokak çocuklarına yönelik bir merkez kurmak için proje hazırlayarak, AB fonlarından yararlanmak amacıyla Sağlık Bakanlığına sunduklarını, ancak projenin elemeye bile alınmadığını söyledi.
Tütün, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı ile mücadele amacıyla 1920’de ‘’Hilâl-i Ahdar’’ adıyla kurulan Türkiye Yeşilay Cemiyeti, alkol, uyuşturucu ve tütün bağımlılığının ulaştığı geniş boyutlara karşın, çok düşük kaynaklarla faaliyet göstermeye çalışıyor.
Konunun önemine karşın kamuoyundan gereken ilgiyi göremeyen Cemiyet’in faaliyetlerine hız kazandırmak amacıyla açtığı yardım hesabına, bir yılda ancak bin 65 YTL para geldi.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Necati Özfatura, cemiyetin faaliyetleri hakkında bilgi verirken, İstanbul’da sahip oldukları bir binadan sağlanan kira geliri ile cemiyeti yaşatmaya çalıştıklarını, ayrıca başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere, bazı kamu kuruluşları ve özel şirketlerin ise faaliyetleri için destek sağladığını söyledi.
Cemiyetin üye sayısının binler civarında olduğunu belirten Özfatura, İstanbul’da 4 bin 400 öğretmene seminer verdiklerini, her hafta 3-4 okulda da öğrencilere yönelik seminerler düzenlediklerini, şimdiye kadar 10 bin civarında öğrenciye ulaştıklarını anlattı.
Sokak çocuklarını da cemiyetin faaliyet alanına aldıklarını kaydeden Özfatura, özellikle sokak çocuklarına yönelik bir merkez kurmak için proje hazırlayarak, AB fonlarından yararlanmak amacıyla Sağlık Bakanlığı’na sunduklarını, ancak projenin elemeye bile alınmadığını söyledi. İstanbul Valiliği’nin izni ile geçen yıl Eylül ayında, sokak çocuklarını işleyen bir klip hazırlayarak yardım kampanyası başlattıklarını kaydeden Özfatura, hesaplara şimdiye kadar ancak bin 65 YTL para geldiğini açıkladı. Özfatura, Kızılay, Çocuk Esirgeme Kurumu gibi, Yeşilay’ın da desteklenmesi için kamu kaynaklarından bir fon ayrılmasını istedi. Sigara kanunu çıkarken bu yönde girişimde bulunduklarını, ancak sonuç alamadıklarını anlatan Necati Özfatura, ‘’Karşımızda dev sigara şirketleri, alkol şirketleri, güçlü uyuşturucu mafyaları var. Bu kaynaklar ile gerçekleştirebildiğimiz faaliyetler için kalben müsterihim’’ dedi.
BAĞIMSIZ OL, ÖZGÜR OL
Cemiyet, sigara içmenin, içki içmenin bir özgürlük olarak sunulduğu günümüzde, ‘’Bağımsız ol, Özgür ol-Sigaraya, alkole, Uyuşturucuya Hayır’’ sloganı ile afişler bastırıyor. Kamu kuruluşlarının, şirketlerin, belediyelerin desteği ile 50 bin adet bastırılıp dağıtılan afişlerin sayısının bir milyon adete çıkarılması hedefleniyor. Cemiyet, yeterli kaynak sağlarsa, bağımlıların tedavi edileceği bir merkez kurmayı, sokağa itilen çocukların ailelerine destek sağlamayı planlıyor.
|
/ ANKARA
20.06.2006
|
|
|
Kıbrıs restine MHP desteği |
MHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şandır, hükümetin Kıbrıs restini desteklediklerini söyledi. Şandır, hükümetin Kıbrıs konusunda AB’ye çektiği resti, bu tutumu devam ettiği takdirde destekleyeceklerini belirterek, “Millî politikamız iç siyasetimize malzeme yapılamaz” dedi.
Şandır, Mersin’in Erdemli ilçesinde parti teşkilatınca düzenlenen ‘’20. Türkmen Şöleni’’nde yaptığı konuşmada, KKTC’nin devletini, milletini ve özgürlüğünü korumaya muhtaç olduğunu söyledi. Milli politikaların iç siyasete malzeme yapılamayacağını ifade eden Şandır, ‘’KKTC’yi yıkmaya kimsenin gücü yetmez. Gelin KKTC’nin bağımsızlığını tüm dünyaya kabul ettirelim. Hükümetin, Kıbrıs restini destekliyoruz. Ancak, sözlerinden dönerlerse namert ilan ederiz’’ diye konuştu.
|
/ MERSİN
20.06.2006
|
|
|
AB konusunda duraksamalara yer yok |
Bursa Genç Sanayici İşadamları ve Yöneticileri Derneği (GESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Denizhan Sezgin, ‘’AB konusunda önümüzdeki erek bellidir. Artık duraksamalara ve kuşkulara yer yoktur’’ dedi.
Sezgin, yaptığı yazılı açıklamada, AB ile bütünleşme yönünde sürdürülen çabaların aslında uzun bir sürecin parçası olduğunu hatırlatarak Türkiye’nin, aday ülke olarak artık AB’nin geleceğinde de söz sahibi olması gerektiğini ifade etti.
Türkiye’nin ekonomik, toplumsal ve siyasal tüm kurumlarını Avrupa’daki yeni gelişmelerin ışığında çağdaşlaştırmayı sürdüreceğini belirten Sezgin, bu doğrultudaki reform çalışmalarının önemini vurguladı. Sezgin, Türkiye’nin AB’ye katılım sürecinin başarıya ulaştırılması için AB’ye de yükümlülükler düştüğüne dikkati çekerek, şunları kaydetti:
‘’Bunların başında, katılım öncesinde sağlanan desteklerle birlikte, diğer aday ülkelere yönelik davranışın Türkiye için de geçerli olması gelmektedir. AB üyeliği için Türkiye’nin neleri gerçekleştirmesi gerektiği bilinmektedir. Her iki taraf, gerekli temel hukuksal belgeleri hazırlamış ve birbirlerine sunmuşlardır. AB konusunda önümüzdeki erek bellidir. Artık duraksamalara ve kuşkulara yer yoktur. Bu konuda başarılı olacağımıza inanmaktayız.’’
Denizhan Sezgin, Türkiye’nin, altyapısı, nitelikli işgücü, birikimi, deneyimleri, genç nüfusu ve geleneksel hoşgörü anlayışıyla iradesini ortaya koyduğunda AB yolunda her sorunun üstesinden geleceğini kaydetti.
|
/ BURSA
20.06.2006
|
|
|
İstatistikte taramalar başladı |
Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) katılım müzakerelerinde 18. fasıl olan istatistikle ilgili tanıtıcı tarama toplantısı başladı
AB Komisyonu’nda iki gün sürecek toplantıda istatistik metodolojisi ve sınıflandırma, ortak istatistik terminolojisi, ortak gümrük tarifeleri, bilimsel amaçlarla gizli istatistik verilerine erişim, tarım ve balıkçılık istatistiklerinin hazırlanması gibi konularda topluluk müktesebatı anlatılacak. Aynı başlıkta Türkiye’de istatistikle ilgili yasal düzenlemelerin ve müktesebata uyumun ele alınacağı ayrıntılı tarama toplantısı ise 17-18 Temmuz’da yapılacak. Devlet İstatistik Enstitüsü’nün 5429 Sayılı Türkiye İstatistik Kanunu ile Türkiye İstatistik Kurumu, İstatistik Konseyi ve Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı olarak yeniden yapılandırılmasını memnuniyetle karşılayan AB Komisyonu, topluluk istatistik kurumu Eurostat’la imzalanan mutabakata uygun şekilde personel ve istatistik kalitesinin yükseltilmesini istiyor.
|
/ BRÜKSEL
20.06.2006
|
|
|
Oğuz: Ekonomiye güven kalmadı |
DYP Genel Başkan Yardımcısı Binhan Oğuz, ‘’Ülkemizde, yaklaşık bir aydır ekonomiye güven tamamen ortadan kalkmıştır’’ dedi.
DYP Genel Başkan Yardımcıları Nevzat Ercan ve Binhan Oğuz, Zonguldak’ta, Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürü Rıfat Dağdelen, Belediye Başkan Vekili Abdullah Baki Aydınalp, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz ile Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Mehmet Salih Demir’i makamlarında ziyaret ederek çalışmaları hakkında bilgi aldı. Oğuz, TSO ziyaretinde yaptığı açıklamada, ülke genelinde yaptıkları gezilerle bölgelerin sorunları hakkında bilgi edindiklerini, en önemli sıkıntının da işsizlik olduğunu söyledi. Türkiye’de yüzde 25 oranında devalüasyon olduğunu, ancak bunun dile getirilmek istenmediğini iddia eden Oğuz, şöyle dedi:
‘’Yurdumuzdan sıcak para hızla çıkıyor, carî açık da katlanarak büyüyor. Ülkemizde, yaklaşık bir aydır ekonomiye güven tamamen ortadan kalktı. Geçen hafta borsa en önemli düşüşünü yaşadı. Üretim yapılmıyor, sürekli ithalata yönelim var. İhracat olmayan ülkede, istihdamın artması da beklenemez. İktidar her konuda acemice davranışlar sergiliyor. Hükümet olma, öğrenme yeri değildir. Halkımız, memnuniyetsizliğini sandıkta göstermek istiyor. Partimizin hazırladığı ekonomik program sivil toplum kuruluşlarının beğenisini kazandı. İktidar olduğumuzda bunu uygulayacağız.’’
|
/ ZONGULDAK
20.06.2006
|
|
|
Komisyon TMK sınavında |
TBMM’de bu haftanın önemli gündem maddeleri arasında, Terörle Mücadele Kanunu’nda değişiklik öngören tasarının görüşülmesi de var. Temel ceza kanunlarına uyum amacıyla 170 yasada değişiklik yapan yasa tasarısının görüşmelerine, bugün Adalet Komisyonu’nda devam edilecek.
Ayrıca, Adalet Komisyonu’nda TMK’da değişiklik yapan yasa tasarısının da bu hafta ele alınması bekleniyor. Kamuoyunda büyük tepkiyle karşılanan TMK hakkında komisyonun vereceği karar merakla bekleniyor.
Bu arada, TMK Tasarısı’nda tartışma konusu olan ‘’etkin pişmanlık’’ hükmü, uyum tasarısına alındı. Örgütlü suçlarda ‘’etkin pişmanlık’’ hükümleri, birden fazla uygulanmayacak. TBMM Adalet Komisyonu, temel ceza mevzuatına uyum öngören yasa tasarısı üzerindeki dünkü görüşmelerine başladı. Komisyon, Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) değişiklik yapan maddeleri görüşürken, TMK Tasarısı’nda tartışma konusu olan etkin pişmanlıkla ilgili düzenleme yaptı. AKP Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can’ın bu yönde verdiği önerge benimsendi. Buna göre, örgütlü suçlarda kişi hakkında etkin pişmanlık hükümleri, birden fazla uygulanmayacak.
|
/ ANKARA
20.06.2006
|
|
|
Derslik sayısı artacak |
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, okullar ve dersliklerin adedini artırarak günde tek tedrisat yapılacak duruma getireceklerini söyledi.
Başbakan Erdoğan, Milli Eğitim Şura Salonu’nda düzenlenen, 2005-2006 eğitim-öğretim yılı karne dağıtım törenine katıldı. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, OKS ve ÖSS’nin yapıldığını hatırlatarak, öğrencilere nasihatlerde bulundu. “İyi geçsin, ya da kötü geçsin hayat bir sınavdan ibaret değildir” diyen Erdoğan, “Hayat içerisinde birçok sınavla karşı karşıya kalacağız. Esas olan hayata kendimizi doğru hazırlamaktır” dedi. Sınavı kazanamayan öğrencilerin yersiz bir korkuya ve ümitsizliğe kapılmamaları gerektiğini belirten Başbakan Erdoğan, öğrencilerin önlerine farklı fırsatlar çıkacağını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:
“Bu sınavlardaki en büyük kazanç, netice kadar sınava hazırlanma süreci ve gösterilen gayretlerdir. Bunun mükafatını gelecekte mutlaka alacaksınız. Göreve geldiğimizden bu yana eğitime büyük önem verdik. Dağıtılan kadroların birinci sırasında Milli Eğitim Bakanlığı yer almıştır. Bununla kalmadık. Okulların, dersliklerin adedini günde tek tedrisata gelecek şekle getireceğiz, hedefimiz bu. Yani bir okul günde çift tedrisat yapmayacak, yapmamalı. Bu, öğrencilerimiz kadar öğretmenleri de yoruyor, ülkeyi de yoruyor. İnanıyorum ki kaliteyi de düşürüyor. Sabahın erken saatlerinde yola çıkan öğrencilerimiz, gece geç saatte eve dönen öğrencilerimiz, sürekli olarak stres içinde yaşayan ailelerimiz... Bunları ortadan kaldıracak bir yapıyı ülkemizde kurmak ana hedefimizdir.”
|
/ ANKARA
20.06.2006
|
|
|
Mustafa Sungur: Bekir Berk'e dualar sürüyor |
Risâle-i Nur'un ve mazlumların avukatı Bekir Berk, vefatının 14. yıldönümünde Eyüp'teki mezarı başında anıldı. Bekir Berk’in Bediüzzaman’dan dua istediğini, onun da kendisine bu haber ulaştığında “Bir zaman hep beraber dua edeceğiz” şeklinde bir cevap verdiğini anlatan Mustafa Sungur, mahkemelerdeki savunmalarıyla Risâle-i Nur'un neşrine hizmet etmiş olan Bekir Berk’e yapılan duaların hâlâ devam ettiğini söyledi.
Bediüzzaman Said Nursî’yi, Risâle-i Nurları ve onlara hizmet eden talebeleri müdafaa etmesiyle tanınan Avukat Bekir Berk, on dördüncü vefat yıldönümünde ailesi ve sevenlerinin katıldığı bir programla anıldı. Eyüp Sultan’daki mezarı başında gerçekleştirilen anma programında konuşan Mustafa Kavurmacı, Bekir Berk’in İslâmın güzelliğini hal ve diliyle anlatan bir serdengeçti olduğunu ifade etti.
Bediüzzaman’ın talebelerinden Mustafa Sungur, Mehmet Fırıncı’nın yanı sıra, Bekir Berk’in eşi Şükran Berk, oğulları Ertuğrul Hakan ve Zübeyir Berk’in de katıldığı anma programı Kur’ân-ı Kerim tilâveti ve hatim duâsıyla başladı. Duânın ardından söz alan Ertuğrul Hakan Berk, vefatının on dördüncü yılında yaptıkları anma programı ile Bekir Berk’e vefa borcunu ödediklerini ifade etti. “İhsan Atasoy Ağabeyimiz Hayatını Davasına Adayan Adam adlı kitabında ‘Tarih konuşuyor ben susuyorum’ diyor. Bu çok doğru, tarih konuşuyor, tarihi Bekir Berk bize anlatıyor, yaşatıyor” diyen Ertuğrul Hakan Berk, babasının savunduğu dâvânın ışığında güzel günlerde birlikte olmak temennisiyle sözlerini noktaladı.
Misilsiz bir kahramandı
Bediüzzaman’ın talebelerinden Mehmet Fırıncı da, Bekir Berk’in misilsiz bir kahraman olduğunu ifade etti. Onun hizmetinin gençlere örnek olması gerektiğini söyleyen Fırıncı, “Bekir Berk Ağabey İslâm hizmetinden hayatını hiçbir zaman esirgemedi. Onun gibi olmak mümkün değil ama biz de onun yanında bulunduk. Cenâb-ı Hak kusurlarımızı mağfiret etsin” dedi.
İslâma bağlılığı kelimelerle tarif edilemez
Bekir Berk’in İslâm’a bağlılığının kelimelerle tarif edilemeyeceğini söyleyen Mustafa Kavurmacı ise, “Bekir Berk bu dâvânın ulviyetini, İslâmın güzelliğini hali ve kaliyle anlatan bir serdengeçtidir. Mahkeme salonuna girdiği vakit, bir üniversite öğretim üyesi gibi celâdet ve salâbetle dâvâsını müdaafa ederdi. Cenâb-ı Hak onun dâvâsının takipçisi olmayı nasib müyesser eylesin” şeklinde konuştu.
Bekir Berk’in, Bediüzzaman’dan duâ istediğini, onun da kendisine bu haber ulaştığında “Bir zaman hep beraber duâ edeceğiz” şeklinde bir cevap verdiğini anlatan Mustafa Sungur da, mahkemelerdeki savunmalarıyla Risâle-i Nurların neşrine hizmet etmiş olan Bekir Berk’e yapılan duâların hâlâ devam ettiğini ifade etti.
Korkmadan hakkı haykırırdı
Çok sayıda seveninin katıldığı programda “Bekir Berk demek, kahramanlık, mertlik, cesaret, insanlık, dostluk ve arkadaşlık demektir” şeklinde konuşan Mustafa Sungur’un oğlu Muhammed Sungur da, Bekir Berk’in her yerde her zaman korkmadan, yılmadan hakkı haykıran bir ruha sahip olduğunu dile getirdi.
“Gönüller Fatih’i Büyük Üstada” adlı şiirin okunmasıyla devam eden program, Muhammed Sungur’un İhlâs Risâlesi’nden okuduğu bir dersle son buldu.
|
Naciye KAYNAK
/ İSTANBUL
20.06.2006
|
|
|
CHP’li Canan: Yargıya müdahale var |
Cumhuriyet Halk Partisi Hakkari Milletvekili Esat Canan, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Şemdinli dâvâsının sanıklarından Ali Kaya’nın duruşmaya katılmamasının yargıya ciddî bir müdahale olduğunu söyledi.
Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005’te bir kitabevine bomba attıkları gerekçesiyle tutuklanan astsubay başçavuşlar Ali Kaya ile Özcan İldeniz ve terör örgütü PKK itirafçısı Veysel Ateş’in yargılandığı dâvânın 4. duruşması dün Van. 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sanıklardan Ali Kaya’nın sağlık sorunları sebebiyle, Veysel Ateş’in Avukatı Yurdakan Yıldız’ın ise mazeret bildirerek katılmadığı mahkeme öncesinde diğer tutuklu sanıklar İldeniz ile Ateş, geniş güvenlik tedbiri altında adliyeye getirildi. Müşteki Seferi Yılmaz ile mağdur yakınlarının hazır bulunduğu mahkeme öncesinde dâvâyı izlemek üzere adliyeye gelen CHP Hakkari Milletvekili Esat Canan, gazetecilere yaptığı açıklamada, ‘’Sanık Ali Kaya’nın duruşmaya katılmaması yargıya ciddî bir müdahaledir’’ dedi.
|
/ VAN
20.06.2006
|
|
|
22 il, kene tehdidi altında |
Ankara Tabip Odası (ATO) Yönetim Kurulu Üyesi ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol, Tokat, Çorum, Sivas, Amasya ve Karadeniz’deki iller başta olmak üzere 22 ilin Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı tehdidi altında olduğunun bilindiğini belirtti.
Prof. Dr. Şenol, ATO’da düzenlediği basın toplantısında, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi’nin, Türkiye’de 3 yıldır kene aktivitesinin yoğun olduğu yaz aylarında ortaya çıkan bir sorun olduğunu söyledi. Prof. Dr. Şenol, hastalığın daha çok kenelerin aktivite gösterdiği aylarda, kırsal alanlar ve otlaklarda bulunduğuna işaret ederek, konunun tarım alanlarını ilgilendiren bir sorun gibi durduğunu söyledi. Prof. Dr. Şenol, “Hasta yatan kişilerin kanıyla bulaşan her şey taşıyıcı olabilir. Hastahane enfeksiyonuyla etkin bir mücadele için bütün yataklı ünitelerde bu konuda eğitimli bir uzmanın sistematik veri toplaması gere. Tarımsal alanlarda çalışanların dışında kamp yapanların, ormancılıkla uğraşanların vücutlarındaki açık alanları en aza indirmeleri çok önemli. Vücut taramasında kene tesbit edildiğinde ezmeden, parçalamadan çıkarılmalıdır. Kene, cımbız gibi araçlarla mümkün olduğunca dik alınmalıdır. Bu sırada herhangi bir kimyasal madde kullanılmamalıdır’’ uyarısında bulundu.
|
/ ANKARA
20.06.2006
|
|
|
Sezer’in affettiği mahkûmların 180’i sol örgüt mensubu |
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in, göreve başladığı tarihten 6 Şubat 2006’ya kadar 258 mahkûmu affettiği, bunların 180’inin, cezaevlerinde “ölüm orucu’’ eylemi yaptıkları için’’Wernicke-Korsakoff Sendromu’na’’ (WKS) yakalanan mahkumlar olduğu bildirildi.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, AKP Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi’nin, “Cumhurbaşkanı Sezer tarafından affedilen mahkûmların cezalarının kaldırılmasına gerekçe olan hastalıklarıyla ve işledikleri suçlarla’’ ilgili soru önergesini cevaplandırdı. Bakan Çiçek’in verdiği bilgiye göre, Sezer’in affettiği mahkûmların 180’i “Wernicke-Korsakoff Sendromlu’’. Bu kişilerin tümünün, yasadışı sol örgüt mensubu olduğu belirtildi.
Aşırı kilo kaybının yol açtığı bir akıl hastalığı olan WKS’ye yakalananlarda, hafıza kaybı, çocuksulaşma, yürümede denge problemi ve dikkat yoğunlaşması kaybı görülüyor. Cumhurbaşkanı tarafından affedilen mahkûmların 18’inin sakatlık ve kocama, 11’inin böbrek yetmezliği, diğerlerinin de çeşitli hastalıklardan dolayı affedildiği kaydedildi.
|
/ ANKARA
20.06.2006
|
|
|
Tosya’da feci kaza: 5 ölü, 1 yaralı |
Tosya’da bir otomobil ile midibüsün çarpışması sonucu 5 kişi öldü, 1 kişi yaralandı.
Alınan bilgiye göre, Tosya D-100 karayolu Deringöz Çayı mevkisinde, sabah saatlerinde, Kocaeli’nden Trabzon istikametine giden Bahri Kara (50) yönetimindeki 41 E 5494 plakalı otomobil, Giresun istikametinden İstanbul yönüne seyreden Mustafa Ada (34) yönetimindeki midibüsle çarpıştı. Kazada araç sürücüleri Kara ve Ada ile midibüste bulunan Bedriye Şimik (45) olay yerinde hayatını kaybetti, Neriman Kara (51), Neşe Kara ile Ayhan Ada (38) yaralandı.
Ağır yaralanan Neriman Kara yolda, Neşe Kara ise kaldırıldığı hastahanede hayatını kaybetti. Ayhan Ada, Tosya Devlet Hastahanesinde tedaviye alındı.
|
/ TOSYA
20.06.2006
|
|
|
Şırnak’ta kamu lojmanlarına taciz ateşi |
Terör örgütü PKK mensuplarınca Şırnak’ta kamu lojmanlarına taciz ateşi açıldı.
Şırnak Valiliği’nce yapılan yazılı açıklamada, gece, 3 veya 4 kişi oldukları tahmin edilen terör örgütü PKK mensuplarının Şırnak şehir merkezindeki kamu lojmanlarına ve bu bölgedeki polis noktasına şehir dışından taciz ateşi açtıkları kaydedildi. Açıklamada, güvenlik kuvvetlerince açılan ateşe karşılık verilmesi üzerine teröristlerin gecenin karanlığından yararlanarak kaçtıkları bildirildi.
Bu arada, Şırnak’ta terör örgütü PKK mensuplarınca yola döşenen mayın, koyun sürüsünün geçişi sırasında patladı. Patlamada 10 koyun telef oldu. Bölgede 2 mayın daha bulundu.
|
/ ŞIRNAK
20.06.2006
|
|
|
Gül, Rusya ve ABD’ye gidecek |
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, önümüzdeki günlerde iki önemli ziyarette bulunacak.
Edinilen bilgiye göre, 26-28 Haziranda Rusya’da yapılacak ‘’Paris Paktı Girişimi Bakanlar Toplantısı’’na katılması beklenen Gül, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e 28-30 Haziran arasında gerçekleşecek Moskova ziyaretinde eşlik edecek. Gül, Temmuz ayı başında da ABD’ye gidecek. Gül, 5 Temmuzda Washington’da görüşmeler yapacağını açıklamış, ziyaret sırasında Stratejik Vizyon Belgesinin kamuoyuna duyurulacağını belirtmişti. Ankara’yı Temmuz ayında ziyaret etmesi planlanan isimler arasında ise Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) Başkanı Muhammed El Baradei bulunuyor. Zebari’nin, Gül’ün ABD ziyaretinden önce Ankara’da temaslarda bulunması öngörülüyor.
Gül’ün Mart ayındaki Viyana ziyareti sırasında görüştüğü UAEK Başkanı Baradei’nin ise 6-9 Temmuzda Türkiye’de olması bekleniyor. Bu arada, Litvanya Cumhurbaşkanı Valdas Adamkus, Sezer’in davetlisi olarak 20-21 Haziran’da Ankara’da temaslarda bulunacak.
|
/ ANKARA
20.06.2006
|
|
|
Karne günü, okul müdürünü darp ettiler |
Erzurum’da tasdiknamesi verildiği belirtilen bir öğrenci ile 3 arkadaşı önce okulun camlarını kırdılar, sonra okul müdürünü darp ettiler.
Edinilen bilgiye göre, Atatürk Lisesinden uzaklaştırılan öğrenci A.Ç, kimlikleri henüz belirlenemeyen 3 arkadaşıyla okulun camlarını kırdı. Öğrenciler, yanlarına gelerek uyarılarda bulunan Okul Müdürü Metin Sezen’i de darp ettiler. Hafif yaralı olarak Aziziye Araştırma Hastahanesine kaldırılan Sezen, olayla ilgili açıklama yapmadı. Saldırganların yakalanılmasına çalışılıyor.
|
/ ERZURUM
20.06.2006
|
|
|
Hafızlar icazet aldı |
56 yıldan beri Balıkesir ilinde hafızların yetiştiği Yıldırım (eski) Cami Kur’ân kursu bu yıl da 10 hafıza icazet verdi. Kursa katılan 55 öğrenciden 10’u düzenlenen merasimle hafızlık icazetlerini alırken 45 öğrenci de iyi derecede Kur’ân okuduklarını belgeleyen diplomalarını alarak kurstan mezun oldu.
Çevre il ve ilçelerden misafirlerin katıldığı icazet merasimine 44 yıl önce bu kurstan mezun olan İstanbul’da kurra hafızı olan Kur’ân kursu öğretmeni hafız Abdullah Aldır da merasimin şeref misafiri oldu.
Balıkesir İl Müftülüğü’nün organize ettiği merasime Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan yetkililerin yanı sıra bu kurstan 30-40 yıl önce mezun olan hafız ve hocalar da katıldı.
İl Müftüsü Necdet Çetin ile kurs hocası İsmail Solak ve mesai arkadaşlarının yakın ilgi gösterdiği misafirler, merasimde okunan Kur’ân-ı Kerim ve ilâhilerle coştu. Bu dönem mezun olan hafızların isimleri şöyle: “Salih Özdemir, Mehmed Halil Acar, Bayram Ulacık, M. Faruk Gürler, Nazif Akça, Halil Gündem, Recep Akyüzlü, İsmail Selamet, Halil Gündüz, Mehmet Kocabaş.”
|
Enver TEZER
/ BALIKESİR
20.06.2006
|
|
|
Karne kırık olsa da, çocuğunuzu kırmayın |
Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı, 2005-2006 eğitim öğretim yılının bitmesi ile ilgili olarak, anne babalara, öğretmenlere ve öğrencilere birtakım hatırlatmalarda bulundu.
Avcı, “Dönem boyunca çocuğu ve problemleriyle ilgilenmeyip de yalnız karneyi eline alıp çocuğu sorgulamak ve karne sonucuna göre onu değerlendirmek ve kırık karneye ceza vermek çocuğun psikolojisi ve geleceği açısından tehlikelidir” dedi.
Gürkan Avcı, “Kırık notların altında yatan asıl sebebi araştırmak gerekir. Anne baba bu işe, kendi çocukluklarından da başlayıp daha geniş bir çerçeveden bakmalı. Zayıf notla karşınıza gelen çocuğunuzun sizden daha fazla üzüldüğünü unutmayın. Onu sevdiğinizi hissettirin, üzüntüsünü paylaşın” dedi.
“ÖNCE SİZ, SONRA BİZ”
Öte yandan Millî Eğitim Bakanlığı yayımladığı bir genelgeyle ‘Kamu Görevlileri Etik Sözleşmesi’ eğitim çalışanlarına imzalatmasına tepki gösteren Gürkan Avcı, “Akademisyenlerin, yargı, meclis ve ordu mensuplarının imzalamaktan muaf tutulduğu “Kamu Görevlileri Etik Sözleşmesi’ öteki adıyla ‘Rüşvet almayacağım, Yolsuzluk Yapmayacağım Sözleşmesi’ ile bütün eğitimcilere adeta hakaret edilmiştir” dedi.
|
Ahmet TERZİ
/ ANKARA
20.06.2006
|
|
|
Atlas Okyanusunu uçurtmayla geçecek |
Fransız kadın maceracı Anne Quemere, Atlas Okyanusu’nun kuzeyini ‘’okyanus uçurtması’’ adını verdiği ve bir uçurtmanın çektiği bir kapsül-botla tek başına geçme denemesine başladı.
Quemere, geleneksel deniz yarışlarının ‘’startının’’ verildiği New York açıklarındaki Ambrose Light adlı ünlü deniz fenerinden, 10-15 mil hızındaki bir rüzgârla yola çıktı.
Kötü hava şartları sebebiyle denemesini birçok kez ertelemek zorunda kalan 39 yaşındaki kadın maceracı, 5,5 metre uzunluğunda ve 2 metre enindeki özel yapım botuyla 5 ila 6 hafta sonra Fransa’nın kuzeybatısındaki Douarnenez’e ulaşmayı planlıyor.
Daha önce yardımsız ve tek başına Atlas Okyanusu’nun güneyi ve kuzeyini kürekle ve akıntıların yardımıyla iki kez geçen Fransız Quemere’nin denemesi, ‘’uçurtma sörfü’’ne benzer bu tip bir botla yapılacak ilk macera olacak. Fransız kadın maceracıya, ‘’[email protected]’’dan elektronik posta gönderilebilir.
|
/ ANKARA
20.06.2006
|
|
|
|