"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Allah, Mekke’de masum Müslümanlar var diye savaşa izin vermedi

Zekeriyya Kocalan
08 Ekim 2023, Pazar
Rasulullah (asm) Sahabeyle beraber umre yapmak için Medine’den yola çıkarlar.

Hudeybiye’ye geldiklerinde Mekkeli müşrikler engel olurlar. Mekke’ye sokmazlar. Mekkeli müşriklerin engel olması ve Hz. Peygamberin de umreden vazgeçmesi üzerine sahabiler, çok büyük şaşkınlık yaşadılar. Hatta itiraz ettiler Hz. Peygambere. Geri adım atmadılar. Hz. Peygamberin “Gidelim” demesini beklediler.

Çünkü Peygamber Efendimiz rüyasında Mekke’ye gidip, umre yaptıklarını görmüştü. Sahabe bu rüya üzerine mutlaka Mekke’ye gireceklerine ve umre yapacaklarına inanmışlardı. Hz. Peygamberin müşriklerle anlaşma yapıp, kurbanını kesmesi üzerine, onlar da işin ciddiyetini anladılar ve kurbanlarını kestiler.

Ayet-i kerimede; “İnkâra sapan, sizi Mescid-i Harâm’a sokmayan, (yolda) engellenmiş kurbanları yerine ulaşmaktan alıkoyanlar da başkaları değil, onlardır (kâfirlerdir.) Eğer Mekke’de kendilerini henüz tanımadığınız mü’min erkekler ve mü’min kadınlar olmasaydı, bunları bilmeden ezmeniz ve bu yüzden üzüntü ve zarara uğramanız ihtimali bulunmasaydı (Allah ellerinizi onların üzerinden çekmezdi). Dilediklerini rahmetine daldırmak için Allah böyle yapmıştır. Eğer birbirinden ayrılsalardı, inkâra sapmış olanlarına acı bir şekilde azap edecektik.” (Fetih Suresi: 25)

Eğer anlaşma yapılmayıp, Müslümanlar Mekke’ye girselerdi ve müşriklerle savaşsalardı, Mekke’deki gizli Müslümanlar da bilmeden öldürülebilirdi. 

“Eğer kâfirler size karşı savaşsalardı arkalarını dönüp kaçacaklar, bu durumda bir koruyucu, bir yardımcı da bulamayacaklardı.” (Fetih Suresi: 22)

Şayet savaşılsaydı müşriklerin çok kötü yenilecekleri ve kaçacakları ifade ediliyor ayette. Mekke’de Müslümanlar var diye Allah ”Onların ellerini sizin üzerinizden, sizin ellerinizi de onların üzerinden çeken de O’dur. Allah bütün yaptıklarınızı görmektedir” buyurur. Yani savaşılmasına izin vermedi. Müçtehitler savaş halinde düşmanın içinde olan gizli Müslümanların yanlışlıkla, bilmeden öldürülmesi durumunu tartışmıştır.

“Ebu Hanife, başka çare olmaması durumunda, savaşılmadığı takdirde Müslümanların zarar görmesi halinde, mecburiyet durumunda savaşa izin verildiğini söyler.

Ama İmam-ı Şafiî ve Ahmed Bin Hanbel, düşmanı yenmek için Müslümanın istemeden, bilmeyerek de olsa öldürülmesi haram demişlerdir. Dinin yayılması için haram işlenemeyeceğini söylemişlerdir. (Diyanet Tefsiri, Fetih Suresi; Kur’an Yolu Tefsiri, Cilt: 5, s. 77-79)

Ve müşriklerin içinde yaşayan Müslümanlar var diye, müşrikler perperişan olacakları, arkalarına bakmadan kaçacakları ve Müslümanların zafer elde edecekleri bir durumda bile Allah ‘içlerinde Müslümanlar var ve zarar görürler’ diye izin vermiyor. Savaş yolunu değil, anlaşmayı tercih ettiriyor.

Bir Müslüman topluluğun içinden bazılarının suç işlemesi sebebiyle hepsi suçlu sayılamaz. Öyle muamele yapılamaz, yapılmamalıydı. Ama maalesef bu oldu. “Kurunun yanında yaş da yanar” diyerek, o topluma ait herkes suçlu ilân edildi. 

Müslüman masumları, Müslümanlar suçlu ilân etti. AİHM’in Hıristiyan yetkilileri de yanlış buldular. Suç işlemeyen insanların, suç işleyen toplumdan olmaları onları suçlu kılmaz, dediler. O toplumdan olduğunu gösteren deliller suç delilleri olamaz, dediler. Yani Hıristiyan hakimler Müslümanca tavır gösterdiler. Allah’ın beyan buyurduğu hassasiyeti gösterdiler.

Okunma Sayısı: 1693
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı