Doğa Gözcüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini de sürdüren Sarı, araştırma görevlisi Mustafa Akkuş ile Zilan vadisindeki derelerde "Erciş bıyıklısı" olarak bilinen Barbus Plebejus Ercisianus balığının üreme ve yaşam alanlarını inceledi.

Yaptığı incelemelerin ardından gazetecilere açıklama yapan Sarı, bölgede birçok balık türünün yaşadığını ancak bunlardan en kıymetlisinin Erciş bıyıklısı olduğunu vurguladı.

Sazangiller ailesinden olan balığın İnci Kefali gibi dünyada sadece bu bölgede bulunan bir balık olduğunu dile getiren Sarı, "Bu balığımız da ilkbahar aylarında ürüyor ve maksimum boyu 25-30 santimetreye kadar çıkabiliyor. Akarsuların daha çok akıntılı kayalık zeminlerini seviyor" dedi. 

Bölgedeki ıslah çalışmaları sırasında derelerin kenarlarına taşların örüldüğünü, akışın hızını düşürmek, sel zararını azaltmak için sekilerin inşa edildiğini aktaran Sarı, şöyle devam etti:

"Taşkapı köyüne kadar dere boyunu takip ederek geldik ve her noktada elektro şoklu örneklemeler yapmaya çalıştık ancak bir tane balığa rastlayamadık. Bunun nedeni sekiler nedeniyle balıkların yukarıya çıkamaması. Erciş bıyıklısının nesli tehlikeye girmiş durumda. Onun için ben ilgili kurumlardan bu konuda hassasiyet göstermelerini ve engellerin düzeltilmesini talep ediyorum. Dere yataklarına herhangi bir müdahale olursa bu müdahale esnasında su ürünlerinin zarardan korunması için de gereken önlemlerin alınması gerekiyor. Sekiler 90 derece açılar halinde yapılmış. Bunların balıkların üremek için yukarıya çıkabilmesi için 30, en fazla 40 derece açıyla düzeltilmesi gerekiyor."