"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Peygamberlik ve Mehdiyet

Süleyman KÖSMENE
28 Mart 2025, Cuma
Çorum’dan Nabi Alyakut: “Mehdiyet ve Peygamberlik farkları nelerdir?”

Nübüvvet ve Mehdiyet

Mehdiyet de peygamberlik de zor görevlerdir. Allah’ın tayin ettiği görevlerdir. Programını bizzat Allah’ın belirlediği görevlerdir. Kişinin kendi iradesiyle değil, Allah’ın iradesiyle yürüyen görevlerdir. Allah’ın belli zamanlarda belirli kişilere verdiği görevlerdir.

Ancak statüleri elbette farklıdır. Peygamberlik vahye mazhardır. Emirleri kesinlik ihtiva eder. Ona iman etmekle, ümmeti olma şerefine mazhar olunur.

Mehdiyet ise peygambere bağlı ve peygamberin izinde bir görevdir. Peygamberin tebliğ ettiği yol bozulduğunda devreye mehdiyet girer, yolu düzeltir, yolu aslına çevirir ve yolun doğru olduğunu ispat eder.

Her peygambere bir mehdî gelmez. Ancak son peygambere bir mehdî gelir. 

Son Peygamberin dönemi önceki peygamberlerin döneminden uzundur. Arada görev yapan ve ifsadata karşı ümmeti irşad eden mücedditler vardır.  

 Ve nihayet son döneme gelindiğinde, Hazret-i Mehdî gelir, ipin iki ucunu bağlar. İpi kıyamette Allah’a teslim eder.    

Hazret-i Mehdî Peygamberin Ümmetindendir

Peygamberlik Allah’tan emirleri ilk elden alır ve emirlerin uygulanış biçimini gösterir.  Peygamber’e emirleri getiren Cebrail aleyhisselamdır. 

Mehdiyet ise zaman değiştiğinde, zaman fecaate doğru aktığında, peygamberin emirleri ortada olduğu hâlde zamanın günahı sevabından, isyanı ibadetinden, tuğyanı itaatinden ziyade olduğunda, insanlar zalimleştiğinde, insanlar peygamberin emirlerine burun kıvırdığında, insanlar kendilerini peygamberden üstün gördüklerinde ortaya atılır ve peygamberin izinden gider, peygamberi özünden sevdirir, peygamberin her dediğini doğrular, delil ve bürhanlarla ehl-i dalaletin fikirlerini çürütür, bidatleri söndürür, Allah’ın izniyle ve yardımıyla sırat-ı müstakîmi ortaya koyar. 

Hazret-i Mehdî helaket ve felaket asrında ehl-i imanın ellerinden tutar ve ehl-i imanı Cennete kadar götürür.  

Hazret-i Peygambere iman eden Peygamberin ümmeti olur. Hazret-i Mehdî de onun ümmetindendir. Hazret-i Mehdîye tabi olan da hem peygamberini iyi anlamış, iyi bir ümmet olmuş, hem de Hazret-i Mehdînin davasına omuz vermiş, yardım etmiş olur.    

Peygamber Kendisini İzhar Eder

Peygamber kendisini açıkça izhar eder. Peygambere iman etmek, iman esaslarından biridir. İnkâr eden kâfir olur. Sırat-ı Mustakîmde gitmek için ona iman etmek şarttır.  Onun caddesi dışında doğru yol olmaz.

Hazret-i Mehdîye gelince… Hazret-i Mehdînin yaptığı iş, paslanmış bir demir levhayı parlatmak gibidir. Dinin üzerine zamanla çeşitli müfsit paslar gelip yerleşmişse, “din” dendiğinde o paslar anlaşılır olmuşsa, din ile pas eş anlamlı hâle gelmişse, iş müceddide veya Hazret-i Mehdîye kalmış demektir. Eğer ufak tefek paslarsa bunu müceddit giderir. Ama her tarafı devasa paslar kaplamış ve din anlaşılmaz hâle gelmişse, dinin ana mihengi olan temel iman esasları sarsılmış ve inkâr edilir hâle gelmişse, din yok olma tehlikesiyle karşı karşıya gelmişse... Bu defa bu işi temizlemek Hazret-i Mehdîye kalmış demektir.

Müceddit veya mehdî, Peygamberde olduğu gibi kendilerine iman edilmesi üzerinde durmazlar. Kendilerinin müceddit veya mehdî olduğu iddiasında değildirler. Bu yüzden onları tanımak pek kolay değildir. 

Ancak ilimleriyle meydandadırlar. Dileyen onları okur ve imanını tahkike ulaştırır. Asrın getirdiği sorular karşısında güç ve kuvvet kazanır. İmanını tehlikeden kurtarır.  Ve istikameti bulur.

Okunma Sayısı: 1493
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ahmet Necdet Hocaoğlu

    28.3.2025 16:13:23

    Nefis bir yazı olmuş. Allah razı olsun

  • Abdullah

    28.3.2025 03:32:09

    Yazıda,zamanımızda kaç mehdi var ki çoğul takı kullanılmış? Mehdi tektir. Zamanımızdaki Mehdi, Mehdi-i Ahirzaman mehdisidir ve Mehdi-i Azamdır. İrşadı kıyamete kadar devam eder.Hizmeti Risale-i Nur ile devam eder.Çokul eki kullanılınca bir sürü sahte mehdilere yol açılmış oluyor.Nite kim bu sahtekâr mehdi müsveddeleri piyasada isimleri geziyor.Onun için çok dikkatli olmak durumundayız ki bu sah te mehdilere kapılmayalım.Yoksa Allah korusun dünya ahiret hayatımız mahf olur gider!!!..

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı