Mektubat - page 979

Hadisin Meali Sayfa No
parak Ebu Hüreyre’ye demiş: “Şimdi mendili topla.” Toplam›ş. Bu s›rr-› manevî dua-i Nebevî
ile Ebu Hüreyre kasem eder ki: “Ondan sonra hiçbir şey unutmad›m.” • (Buharî, 2:60, 3:68,
143, 4:253; Müslim, hadis no: 2492; Müsned, 2:240, 274, 427; Beyhakî, 6:201.) . . . . . . . . .
250.
Ebu Süfyan dedi: “Ben korkar›m, bir şey demeyeceğim. Kimse olmasa da, şu Batha’n›n taşlar›
ona haber verecek; o bilecek.” • (Beyhakî, Delâilü’n-Nübüvve, 5:75; Aliyyü’l-Kàri, 1:750.)
187.
Ebu Süfyan ibni Haris ibni Abdülmuttalib (ammizade-i Nebevî), nakl-i sahih ile haber veriyor ki:
“Gazve-i Bedir’de, gök ile yer aras›nda, beyaz libasl›, atl› zatlar› gördük.” • (Müsned, 1:147,
353; Kad› ‹yaz, Şifa, 1:362; Beyhakî, 4:151.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
270.
Ebu Süfyan ile Safvan bir kurdu gördüler; bir ceylân› takip edip Harem-i Şerife girdi. Kurt dön-
müş. Sonra taaccüp etmişler. Kurt konuşmuş, risalet-i Ahmediyeyi haber vermiş. Ebu Süf-
yan, Safvan’a demiş ki: “Bu k›ssay› kimseye söylemeyelim. Korkar›m, Mekke boşal›p onlara
iltihak edecekler.” • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:331; Fethu’r-Rabbanî, 2:240.) . . . . . . . . . . . . . . . . . .
262.
Ebu Talip demiş: “Ben susad›m.” Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm inmiş, yere ayağ›n› vur-
muş, su ç›km›ş; Ebu Talip içmiştir. • (Beyhakî, Delâilü’n-Nübüvve, 2:15-20, 6:141; Şifa, 1:290.)
213.
Eğer kile ile tecrübe etmeseydiniz, hayat›n›zca size yeterdi. • (Müslim, Fezail: 16; Şifa, 1:191.)
197.
En hay›rl› genç odur ki, ihtiyar gibi ölümünü düşünüp ahiretine çal›şarak, gençlik hevesat›na esir
olmay›p gaflette boğulmayand›r. Ve ihtiyarlar›n›z›n en kötüsü odur ki, gaflette ve hevesat-
ta gençlere benzemek ister, çocukças›na hevesat-› nefsaniyeye tâbi olur. • (Münavi, Feyzü’l-
Kadîr, 3:487; ‹mam-› Gazalî, ‹hya-iUlûmiddin, 1:142.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
474.
Enes demiş: Bir ihtiyare kad›n›n bir tek oğlu vard›, birden vefat etti. O saliha kad›n çok mütees-
sir oldu. Dedi: “Yâ Rab! Senin r›zan için, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n biat› ve hiz-
meti için hicret edip buraya geldim. Benim hayat›mda istirahatimi temin edecek tek evlât-
ç›ğ›m›, o Resulün hürmetine bağ›şla.” Enes der ki: “O ölmüş adam kalkt›, bizimle yemek ye-
di.” • (Beyhakî, 6:50; Kad› ‹yaz, Şifa, 1:320.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
266.
Enes’in evindeki kuyuya Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm tükürüğünü içine at›p dua et-
miş; Medine-i Münevvere’de en tatl› su o olmuş. • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:331, 2:332.) . . . . . .
255.
Enes’in validesi Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâma niyaz etmiş ki, “Senin hadimin olan
Enes’in evlât ve mal› hakk›nda bereketle dua et.” O da dua etmiş, “Allah’›m, onun mal›n› ve
çocuklar›n› çoğalt ve ona verdiklerini mübarek k›l.” demiş. Hazret-i Enes, ahir ömründe ka-
semle ilân ediyor ki: “Ben kendi elimle yüz evlâd›m› defnetmiştim. Benim mal›m ve serve-
tim itibar›yla da, hiçbirisi benim gibi mes’ut yaşamam›ş. Benim mal›m› görüyorsunuz ki, pek
çoktur. Bunlar bütün duâ-i Nebeviyenin bereketindendir.” • (Buharî, 2:53, 100; Şifa, 1:325;
Müslim, 1:458, 4:1928; Müsned, 3:190, 6:430.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
247.
“Ensar›n ileri gelenlerinden otuz kişi çağ›r. Altm›ş kişi çağ›r. Yetmiş kişi çağ›r.” Geldiler, yediler.
Kaplarda yemek daha kald›. Bütün gelenler o mu’cize karş›s›nda ‹slâmiyete girip, biat etti-
ler. O iki kişilik taamdan yüz seksen adam yediler. • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:294; Mecmaü’z-Zeva-
id, 8:303, Beyhakî, Delâilü’n-Nübüvve, 6:94.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
195.
Ey Ömer, bu adam›n seni sevindirecek bir makama ç›kacağ›n› umuyorum! • (‹sabe, 2:93-94; Hâ-
kim, Müstedrek, 4:282.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
185.
Ey Sariye, dağa dikkat et, dağa. • (Müsned, Fezailü’s-Sahabe: 355; Taberî, Tarih, 2:380.) . . . .
87.
Feth-i Mekke gününde, Fedâle nam›nda birisi, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm›n yan›na,
vurmak niyetiyle geldi. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ona bak›p tebessüm etti.
“Nefsinle ne konuştun?” dedi ve Fedâle için taleb-i mağfiret etti. Fedâle imana geldi ve dedi
ki: “O vakit ondan daha ziyade dünyada sevgilim olmazd›.” • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:354.) . .
276.
Filân mevkide bir şah›sta bir mektup var; al›n›z, getiriniz. • (Sahih-iBuharî, 4:72; Sahih-iMüslim,
hadis no: 2494; Şifa, 1:342.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
186.
Füc’eten, Muhammed Peygamber gelecek, doğru haberleri verecek. • (Kad› ‹yaz, Şifa, 1:364; ‹b-
ni Kesir, el-Bidayeve’n-Nihaye, 2:244.) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
656.
Mektubat | 979 |
H
adiS
i
ndekSi
1...,969,970,971,972,973,974,975,976,977,978 980,981,982,983,984,985,986,987,988,989,...1086
Powered by FlippingBook