“Onlar yeryüzünde hep bozgunculuğa koşarlar. Allah ise bozguncuları sevmez.” (Mâide Suresi: 64)
“İsrailoğullarına Tevrat’ta şöyle bildirdik: ‘Siz yeryüzünde iki kere fesad çıkaracaksınız.’” (İsra Suresi: 4)
“Bozgunculuk yaparak yeryüzünü fesada vermeyin.” (Bakara Suresi: 60; A’raf Suresi: 74.)
Yahudîlere müteveccih şu iki hükm-ü Kur’ânî, o milletin hayat-ı içtimaiye-i insaniyede dolap hilesiyle çevirdikleri şu iki müthiş düstur-u umumîyi tazammun eder ki: Hayat-ı içtimaiye-i beşeriyeyi sarsan ve sa’y ü ameli sermaye ile mübareze ettirip, fukarayı zenginlerle çarpıştıran, muzaaf riba yapıp bankaları tesise sebebiyet veren ve hile ve hud’a ile cem-i mal eden o millet olduğu gibi, mahrum kaldıkları ve daima zulmünü gördükleri hükûmetlerden ve galiblerden intikamlarını almak için her çeşit fesad komitelerine karışan ve her nevi ihtilâle parmak karıştıran yine o millet olduğunu ifade ediyor.
Meselâ, “fetemennevü’l-mevte” [Bakara Suresi: 94], “Eğer doğru iseniz, mevti isteyiniz. Hiç istemeyeceksiniz.” İşte meclis-i Nebevîde küçük bir cemaatin cüz’î bir hâdise ünvanıyla, milel-i insaniye içinde hırs-ı hayat ve havf-ı mematla en meşhur olan millet-i Yehudun tâ kıyamete kadar lisan-ı hâlleri, mevti istemeyeceğini ve hayat hırsını bırakmayacağını ifade eder.
Meselâ, “Onların üzerine bir zillet ve yoksulluk damgası vuruldu.” (Bakara Suresi: 61) Şu ünvanla o milletin mukadderat-ı istikbaliyesini umumî bir surette ifade eder. İşte şu milletin seciyelerinde ve mukadderatında münderic olan şöyle müthiş desâtir içindir ki, Kur’ân, onlara karşı pek şiddetli davranıyor. Dehşetli sille-i te’dib vuruyor.
İşte şu misallerden kıssa-i Mûsa Aleyhisselâm ve benî İsrail’in sair cüzlerini ve sair kıssalarını bu kıssaya kıyas et. Şimdi şu Dördüncü Işıktaki i’câzî lem’a-i îcâz gibi Kur’ân’ın basit kelimâtlarının ve cüz’î mebhaslarının arkalarında pek çok lemaat-ı i’câziye vardır; arife işaret yeter.
Sözler, s. 452
LÛGATÇE:
cem-i mal: mal toplamak.
desâtir: kurallar, prensipler.
havf-ı memat: ölüm korkusu.
hayat-ı içtimaiye-i insaniye: insanlığın sosyal hayatı.
hud’a: aldatma.
i’câzî: mu’cizeliğe dair.
lem’a-i îcâz: vecizlik parıltısı; az sözle çok mana ifade etmenin parıltısı.
mevt: ölüm.
milel-i insaniye: insan milletleri.
millet-i Yehud: Yahudî milleti.
muzaaf: kat kat.
mübareze: çarpışma, kavga, mücadele.
riba: faiz.
sa’y ü amel: emek ve çalışma.