CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, üniversite öğrencileriyle bir araya geldi ve sorunlarını dinledi.
Üniversite öğrencileriyle yaptıkları görüşme sonucunda 15 konu üzerinde görüş birliğine vardıklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Bir sorunları makul şüphe, özellikle Parlamento'dan geçen. Önümüzdeki günlerde Resmi Gazete'de yayımlanacak olan yasal düzenlemeden duyulan kaygı, makul şüphe dolayısıyla bizler gözaltına alınabiliriz, tutuklanabiliriz, bu üniversite öğrencilerine yönelik olarak kullanılabilir, bu konuda derin kaygılarımız var, diyor üniversite öğrenicileri. Bizde bu arkadaşlarımıza hak veriyoruz. Bu yasayı Anayasa Mahkemesi'ne taşıyacağımızı arkadaşlarımıza aktarmak isterim.”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mövenpick Hotel'de ‘Geleceği Birlikte Kuruyoruz, Gençlik Buluşması’nda gençlerin sorularını cevaplandırdı. Kılıçdaroğlu, aynı etkinliğe ilişkin basın toplantısı yaptı.
Üniversite öğrencileriyle yaptıkları görüşme sonucunda 15 konu üzerinde görüş birliğine vardıklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Bunlardan birincisi üniversitelerin özgür ve özerk olması konusunda görüş birliği var. 12 Eylül askeri yönetiminin getirdiği YÖK’ün kaldırılması konusunda görüş birliği. YÖK kaldırılmalıdır, üniversiteler gerçek anlamda özerk olmalıdır. Özerklik sadece yönetimsel anlamda değil, mali ve bilimsel açıdan da özerk olmalıdır, sıcak siyasetin müdahale etmediği alanlar olmalıdır üniversiteler. En büyük beklenti bu bunu birinci sıraya aldım.” dedi.
İkinci konunun AKP iktidarının harçları kaldırdığını ama üniversite öğrencilerinden farklı isimlerle çok daha ağır paralar aldığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Eğitimin parasız olması konusunda öğrenciler arasında bir görüş birliği var. Üniversiteler parasız olmasını, öğrencilerin ailelerine ayrıca yük getirmemeleri gerektiği konusunda görüş birliği sağladık. Belli alanlarda okuyan laboratuvarın zorunlu olduğu alanlardaki öğrenciler yetersizlikten söz etti. Yeterli eğitim alamadıklarını ifade ettiler. Üniversitelere kaynak ayrılırken laboratuvar ihtiyacı olan fakültelerin bu ihtiyacının süratle giderilmesi daha nitelikli öğrencilerin yetişmesi açısından zorunlu. Dördüncü sorun olarak üniversitelerde yeterli sosyal tesis yok, spor yapamıyoruz ,kültürel etkinlik yeterli değil. Bu konuda kaynak ayrılmalı ve üniversite yönetimlerin bu konuda nitelikli ve özverili katkı yapması konusunda görüş birliği sağlandı. Kütüphanelerin yetersiz olduğu söylendi. Özellikle sınav dönemlerinde kütüphanelerde yer bulamadıklarını ve hem yayın hem de mekan olarak genişletilmesi konusunda görüş beyan edildi.” diye konuştu.
Bir başka temel sorunun yurt sorunu olduğu ve öğrencilerin ortak olarak bu sorunu diye getirdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Bu sorun Türkiye’nin özellikle siyasal iktidarların çözmemek üzere söz birliği ettiği bir konu. Bu sorun en geç iki yıl içinde çözülmeli. Bu kadar basit bir sorun. Kaynak var, inşaatı yapacak işveren müteahhit var, gerekirse TOKİ yapar, talepte var ama bu yurt sorunu çözülemiyor. Bu sorun çözülmeli. Öğrenci yurt sorununu çözdüğünde üniversite ile olan ilişkilerinde daha sağlıklı bir zemin oluşmuş olacak. Koğuş sistemi değil birer ikişer kişilik odalar, soğuk-sıcak su olacak, interneti olacak. Ve ücretsiz internet olacak. Bir başka sorun makul şüphe özellikle Parlamento'dan geçen. Önümüzdeki günlerde Resmi Gazete'de yayımlanacak olan yasal düzenlemeden duyulan kaygı, makul şüphe dolayısıyla bizler gözaltına alınabiliriz, tutuklanabiliriz, bu üniversite öğrencilerine yönelik olarak kullanılabilir, bu konuda derin kaygılarımız var diyor üniversite öğrenicileri. Bizde bu arkadaşlarımıza hak veriyoruz. Bu yasayı anayasa mahkemesine taşıyacağımızı arkadaşlarımıza aktarmak isterim.”
Kılıçdaroğlu, diğer sorunları ise şu şekilde sıraladı. “Kampüs ve kent arası ulaşım sorunu. Üniversitenin akademik kadrosunda ciddi yetersizlikler var. örneğin İngilizce eğitim yapan akademik kadroda bazı hocaların İngilizce bilmediğini, yeni gelen arkadaşlarında İngilizce bilmediğini, adının İngilizce eğitim olduğunu ama gerçekte İngilizce eğitimi yapılmadığı ifade edildi. Üniversitelerde çalışan kadroların sorunlar var. Özellikle taşeronlaşma üniversitelerde yaygın ve bu verimli değil. Öğrencinin üniversite yönetiminde söz ve karar sahibi olması bunun yasal güvenceye kavuşturulması. Üniversite öğrencileri gelecek kaygısı içinde, özellikle mezun olduktan sonda işsizlik sorunu ile karşı karşıyayız dediler. Üniversite yönetimleri bize hesap vermeli. Kullandıkları kaynakların nerelere nasıl harcıyorlar biz öğrenci olarak bilmeliyiz . Üniversiteler bilim üretmeli, açılan büro tipi üniversiteler doğru değildir bunlar açılmamalı. Gençler siyasette ağırlıklı olmalı. Sadece gelecek için düşünmemeli bugünde siyasette rol almalılar. Uyuşturucu konusundaki duyarlılıklarını ifade ettiler. Bu sorun üzerine siyasal iktidarlar daha dikkatli durmalı. Son olarak yurtdışı eğitim programlarının yaygınlaştırılması ve daha adil olması gerektiğin ifade ettiler.”
15 KONU ÜZERİNDE OYBİRLİĞİ İLE YASA ÇIKARALIM
15 konuda üniversiteli öğrencilerle görüş birliği içinde olduklarını anlatan Kılıçdaroğlu, “Onların gelecekle ilgili kaygıları var ama gelecekle ilgili umutları da var. Umutsuz bir gençlik olmaz. Ciddi umutları var Türkiye’nin geleceği konusunda. Çalışmak istiyorlar, üretmen istiyorlar, ülkeye katkı vermek istiyorlar. Kimi sahada, kimi fabrikada, kimi devlet dairesinde, kimi üniversite de bir şekilde görev almak ve çalışmak istiyor. Eğer gençleri zenginliğimiz olarak görüyorsak, ki zenginliğimizdir sadece Türkiye için değil bütün dünya için önemlidir genç sayısı, nitelikli genç sayısı. Bizim bu konuda ortaya konan sorunları çözme konusunda ortak irade sergilememiz lazım. 15 konu bir siyasal partinin sorunu olmaktan çok bir ülke sorunudur. Burudan Sayın Ahmet Davutoğlu’na, Sayın Devlet Bahçeli’ye ve Sayın HDP Genel Başkanı Demirtaş’a açık çağrı da bulunuyorum. Eğer bu 15 konu üzerinde, gençler görüşlerini beyan ettiler ve biz onların görüşlerini kabul ettik. Sizlerde bu görüşleri kabul ediyorsanız, eğer bu sorunlar bizim ortak sorunlarımızdır diyorsanız siyaset üstü bir araya gelelim ve bu sorunları çözmek için Parlamento'dan yasa çıkaralım. Hatta bu yasaları oy birliği ile çıkaralım ve gençlere karşı sorumluluğumuzu yerine getirmiş olalım. Onlar siyaset olarak bizi sorumlu görüyor, düşüncelerini aktarıyorlar. Eğer biz sorumlu isek ki sorumluyuz o zaman sorumluluğumuz bilincinde olmalıyız.” açıklamasında bulundu.
Kılıçdaroğlu bir basın mensubunun, “Şişli Belediyesi ile ilgili iddialar basına yansıdı. Belediye başkanının zorla istifa ettirilmeye çalışıldığı yönünde iddialar var. Bununla ilgili ne söyleyeceksiniz?” sorusuna “Seçimle gelen bir belediye başkanı var ve o da görevinin başında, başarıyla görevini yapıyor, ayrıca söyleyecek bir şey yok.” cevabını verdi.
Başka bir gazetecinin, “Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın Anayasa Mahkemesi yüzde 10 barajını ihlal sayarsa, siyasete balans ayarı kabul ederiz, açıklamasına ne diyeceksiniz?” sorusuna Kılıçdaroğlu, “Yarın genç işadamlarıyla bir toplantım olacak, bana lütfen o soruları yarın sorun.” dedi.