TÜRGEV'den yapılan açıklamaya göre, Kılıçdaroğlu hakkında 5 Ağustos 2014'te Yeşilköy Havalimanı'nda yaptığı ve yazılı basında yer alan açıklaması ile 2 Ağustos 2014 tarihli Sözcü gazetesinde yayınlanan röportajında vakıfla ilgili "hakaret" içeren ifadeler kullandığı gerekçesiyle açılan iki ayrı dava karara bağlandı.

İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki karar duruşmasına katılan TÜRGEV'in avukatı Selma Yıldız, Kılıçdaroğlu'nun dava konusu sözlerinin tamamen "hakaret" mahiyetinde olduğunu belirtti. Yıldız, "Eleştiri, siyasetçinin hakkı ve görevidir. Ancak davacı vakıf, siyasi bir kurum ve figür değildir. Vakfın yönetiminde Bilal Erdoğan'ın yer alması vakfı siyasi bir figür haline getirmez. Bu suçlama gerçekliğe uygun olmadığı gibi görünen gerçekliğe de uygun değildir. Davanın kabulüne karar verilmesini talep ediyorum." ifadelerini kullandı.

Davanın kısmen kabulüne karar veren mahkeme, Kemal Kılıçdaroğlu'nun her bir açıklaması için beşer bin liradan toplam 10 bin lira manevi tazminatı TÜRGEV'e ödemesine hükmetti.

Açıklamada şu değerlendirmelerde bulunuldu:

"Gençlerin, akademik başarıları kadar, üstün insani vasıflarla kuşanmalarının da önemli olduğunu bilerek çalışmalarını sürdüren ve bu vizyonda çalışmalar ortaya koyan TÜRGEV, gençlik enerjisinin toplandığı özgün bir vakıf. Her gün biraz daha büyüyen ve çalışmaları ile öne çıkan TÜRGEV, bugünkü durumundan rahatsız olanların iftira, yalan ve saldırılarının hedefi haline geldi. Farklı dönemlerde siyasi olarak muhalefet odakları tarafından haksız ve ahlaki olmayan suçlamalarla karşılaşan TÜRGEV, son olarak CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun, vakfı hedef alan sözlerine maruz kaldı. Siyasi olmayan bir eğitim kurumunu hedef almanın kolaycılığı içinde sarf edilen sözler sebebiyle açılan davada Kılıçdaroğlu tazminat ödemeye mahkum edildi."

AA