Tan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, TBMM İçişleri Komisyonu'nda görüşülen "İç Güvenlik Paketi"ne ilişkin eleştirilerde bulundu.

Komisyona sundukları birçok değişiklik teklifinin üye çoğunluğunun AK Parti'de olması nedeniyle reddedildiğini belirten Tan, "Türkiye'nin daha fazla demokratikleşmeye ihtiyacı var. Terörle Mücadele Yasası'nın kaldırılma mecburiyeti var. Bütün bu mecburiyetler var iken mevcut olan yasaları iki misli daha da ağırlaştırma, bir yüz örtme ve taş atmanın cezasını 4 yıldan başlatmanın bir mantığı yok. Şu an üzerinizde silah yakalansa 1 yıl ceza alıyorsunuz. Ama bu düzenleme ile bir taş atmanın cezası 4 yıldan başlıyor" diye konuştu.

Hükümeti tekrar uyardıklarını belirten Tan, "ben yaptım oldu, çoğunluk bende, ben istediğimi yaparım" düşüncesinin içerideki huzursuzluğu artacağını ifade etti.

Altan Tan, gazetecilerin soruları üzerine Fransa'daki "Charlie Hebdo" dergisinin kapağındaki Hz. Muhammed'in tasvir edildiği karikatürlerin yayınlanmasının "basın ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceğini" vurguladı.

İslam Peygamberi'nin de başka bir inancın kutsallarının da karikatürize edilmesine karşı olduğunu ve kimin kutsalı olursa olsun, o kutsala hakaretin kabul edilemeyeceğini anlatan Tan, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Atatürk'ü diyelim ki sen sevmeye bilirsin, fikirlerini kabul etmeye bilirsin, yaptıklarını yanlış görebilirsin, bunları ifade edersin, bunlar ifade özgürlüğüdür. Ama hakaret etmeye kalkarsan, abuk subuk şekillerde tasvir edersen, onu seven, güvenen, inanan insanları rencide edersen, işte bu fikir özgürlüğü değildir. Bunu söylüyoruz, bu kadar açık söylüyoruz."

Hz. Muhammed'in suretinin gösterilmesine İslam dünyasının 1400 yıldır karşı olduğunu ve kendisinin de aynı düşüncede olduğunu kaydeden Tan, "Sırf sosyetik olacak, fikir özgürlüğü olacak, üç tane sahte naylon beyaz Türk beni alkışlayacak diye dinimden imanımdan vazgeçecek halim yok" sözlerini sarfetti.

Yahudilerin, Hristiyanların, Müslümanların ve diğer inançlara sahip toplumların kutsal saydığı değerlere hakaret edilemeyeceğini dile getiren Tan, şunları kaydetti:

"Şimdi Hindistan'da bir toplumdasınız ve her gün kesilen inek resimleri yayınlıyorsunuz. Demek ki belanızı arıyorsunuz, yani eğer öyleyse. Şimdi inek kutsal mıdır değil midir? Bana göre inek kutsal değil. Ama bir topluma göre o inek kutsal addediliyorsa, siz her inek gördüğünüzde elinize taş alıp atarsanız, her gün inekle ilgili olumsuz şeyler, hakaret edici, tahkir edici, küçümseyici bir yayın politikası izlerseniz işte buna hakaret diyoruz."

"İki dönem kuralının bazı isimler için esnetilmesi"

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın "iki dönem kuralının bazı isimler için esnetilebileceği"ne yönelik açıklamaları sorulan Tan, konunun henüz partinin yetkili kurullarında görüşülmediğini, söz konusu kuralın esnetilmesine ilişkin kriterlerin belirlenmesi gerektiğini anlatarak, "Ama siyasette bunlar olabilir. Hani derler ya Allah'ın emri değil. Yani sonuçta iki dönem kararını alan da biziz, yarın kaldırabilecek olan da biziz. Böyle bir yetkimiz var. Fakat bunun ölçülerinin, kriterlerinin olması lazım. Kamuoyunun da bu ölçü ve kriterlerle tatmin edilmesi lazım" görüşünü paylaştı. 

Demirtaş'ın sanatçı Kadir İnanır'a adaylık teklifi götürülebileceği yönündeki açıklamalarına ilişkin bir soruya da Tan, "Bizim düşüncemize ve partimize aykırı bir tip değil. Henüz ondan gelen bir müracaat yok, bizden ona giden bir teklif yok. Aday olmak isterse bence bir mahsur yok, katkısı olur" yanıtını verdi.