Erdoğan, Polis Teşkilatının kuruluşunun 171. yıldönümü dolayısıyla çeşitli illerde görev yapan polis memurlarını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Geri Kabul Anlaşması'nda takip edilmesi gereken bir süreç vardır, belli şartlar vardır. Şayet Avrupa Birliği atması gereken adımları atmaz, taahhütlerini yerine getirmezse Türkiye de anlaşmayı uygulamaz. Şahsen benim onayımdan geçecek olan bu tür şeylerde asla bir iade onay almaz. Çünkü her şey verilen söz neyse, mutabakat metni neyse o metne göre olur." dedi.
"GELEN BİR ŞEY YOK"
Suriyeli mültecilerle ilgili Avrupa'nın bazı sözler verdiğini hatırlatan Erdoğan, "Verilen sözlerden falan gelen bir şey yok. Temenni ederim ki gelir. Bugün dünyanın neresine gidersek gidelim bu insani duruşumuzun büyük bir takdir topladığına şahit oluyoruz." dedi.
Aynı insani duruşun imkanları Türkiye'den kat be kat fazla olan ülkeler tarafından gösterilmediğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: "DAEŞ gibi terör örgütleri gibi ve bunların elinde katledilen binlerce insan ancak maktul kendilerinden olunca Avrupa ve dünya medyasında yer bulabilir. Mesela yatıyorlar, kalkıyorlar 'Brüksel, Paris' diyorlar. Ankara'yı, İstanbul'u, Lahor'u niye söylemiyorsun? Çok manidardır. Bunların yaklaşımı bu. Giderek çetrefilleşen göçmen sorunu karşısında Avrupalı liderler ancak kriz kendi kapılarına dayanınca çözüm arayışına girdiler."
Erdoğan, "Aslında AB attığı bu adımlarla çok daha önce yapması gereken bir sorumluluğu, insani vazifeyi bir nebze olsun yerine getirmiş olacaktı. Daha 'oldu' demiyorum. Olduğu zaman 'oldu' deriz. Biz verilen destekleri de hiçbir zaman gizlemeyiz." diye konuştu.
Erdoğan, Avrupa Birliği ile Türkiye arasında mültecilere ilişkin Geri Kabul Anlaşması'na değinerek, baştan beri birilerinin bu meseleyi felaket tellallığı yaparak çarpıttığını vurguladı.
Erdoğan, "Gönderilenlerin tamamının Türkiye geri alacakmış, Türkiye tampon bölgeye dönecekmiş gibi aslı astarı olmayan ifadelerle, yalanlarla milletimizi tedirgin etmeye çalışıyorlar. Geri Kabul Anlaşması'nın sorgusuz, sualsiz, şartsız iadeyi mümkün kıldığını iddia ediyorlar. Bu hakikati tahrif etmektir. Böyle bir şey yok. Zira geri kabul ancak ilgili ülkenin onayı ve rızası ile yapılabilir." dedi.
"BENDEN ONAY ALMAZ"
AB ülkeleri ile suçluların iade anlaşması olduğunu; ancak anlaşmaya rağmen bu ülkelerin suçluları Türkiye'ye teslim etmediğini hatırlatarak, şöyle devam etti: "Geri Kabul Anlaşması'nda takip edilmesi gereken bir süreç vardır, belli şartlar vardır. Şayet Avrupa Birliği atması gereken adımları atmaz, taahhütlerini yerine getirmezse Türkiye de anlaşmayı uygulamaz. Şahsen benim onayımdan geçecek olan bu tür şeylerde asla bir iade onay almaz. Çünkü her şey verilen söz neyse, mutabakat metni neyse o metne göre olur. Durum böyleyken yalan yanlış bilgilerle konunun çarpıtılmaya çalışılmasından üzüntü duyuyoruz. İnşallah Türkiye bu süreçten de alnının akıyla çıkacak, tüm dünyaya yeni bir insanlık dersi verecektir."