Salı günü grup toplantıları da yapılmayacak. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, geçen hafta sert tartışmalar yaşandı. Milletvekillerinin sorduğu birçok soru ise cevapsız kaldı. Hükümeti temsilen bütçe görüşmelerine katılan bakanlar, cevap vermek istemedikleri sorulara değinmedi. 

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu'nun Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'a yönelttiği 'Fuat Avni' sorusu cevapsız kaldı. Sosyal medyada 'Fuat Avni' diye bilinen bir kişi, şahıs veya sistem olduğunu hatırlatan Erdoğdu, "Birçok şey, aslında Türkiye'de bilinmesi gereken şeyler bu hesap tarafından öğreniliyor ama bazen de millî güvenliği ilgilendirecek kadar önemli şeyler oluyor bu yazışmalar içerisinde. Bu Fuat Avni sistemiyle alakalı bir araştırma yaptınız mı? Durum nedir, kimdir veya kimlerdir diye soruyorum." dedi. Ama Akdoğan, cevaplar bölümünde bu soruya hiç değinmedi. 

"Rus uçağının düşürülmesi meselesinde emir komuta zinciri nasıl çalışmıştır? Fiilen emir, onay alınmış mıdır, toplu bir onay mı vardır?" diye soran Erdoğdu'nun "Elimizdeki bilgelere, bize iletilen bilgilere göre bu Beştepe’de yapılan sarayın toplam maliyetinin, teşrifat ve diğer şeyler dâhil olmak üzere bütün kapsamıyla birlikte 5,1 milyar dolar olduğu ve bir uçağın alınıp bunun yurt dışında bir moda şirketi tarafından giydirilmesi dâhil 1,1 milyar dolar olduğuna yönelik bir bilgi bulunmaktadır. Sarayın bütün maliyeti, teşrifatı, inşaatı ve diğer şeyleri de olmak üzere ve bu uçağın maliyeti, gümrük vergileri ve giydirilmesi dâhil olmak üzere ne kadardır?" soruları da cevapsız kaldı. 

CHP İzmir Milletvekili Musa Çam ise TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'in MİT TIR'larıyla ilgili söylediği 'Vallahi ve billahi o silahlar Türkmenler'e gitmiyordu' sözlerini gündeme getirdi. Çam, Türkeş'ten bu konuya açıklık getirmesini istedi. Tuğrul Türkeş, soru-cevap bölümünde MİT TIR'ları konusuna hiç değinmedi. 

Cevapsız bırakılan bir diğer soru ise MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal'ın Bank Asya'ya yönelik sorduğu sorulardı. Günal, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e "Son günlerde Cumhurbaşkanı'nın Danışmanı Yiğit Bulut'un İş Bankası ile ilgili manipülatif sözleri konuşuluyor. Piyasada 'İş Bankası' konuşuluyor, ama hâlâ Bank Asya ile ilgili hukuk rezaleti ortada duruyor. O grubun hamileriyle kavganız olabilir, ama halka açık bir şirket, herkeste hisseleri var. Dolayısıyla bu konuda ciddi anlamda sıkıntı var ve suç duyurusunda bulunulması, soruşturma açılması lazım. Suçu işleyenin adı Recep Tayyip Erdoğan olduğu zaman ya da Yiğit Bulut olduğu zaman soruşturma açılmaz mı? Kanunlar niye vatandaşa uygulanıyor da onlara uygulanmıyor?" diye sordu. 

Günal'ın Yalçın Akdoğan'a yönelik bir başka sorusu da Dolmabahçe mutabakatıyla ilgili oldu. "Dolmabahçe Mutabakatı’nın ortasında siz oturuyordunuz." diyen Günal, şu soruları yöneltti: "Siz, o koordinatör görevini yaptığınız. Burada gerçekten anlamıyorum, yeniden bir dönüş mü var? Sordum Sayın Meclis Başkanımıza: Leyla Zana’ya para ödüyor musunuz diye? 'Yok' dedi. 'Ama danışmanları çalışıyor mu?' dedim, 'evet' dedi. Engin Alan’ın kaç ay ne çektiğini yan bina komşusu olarak ben, apartman gibi yani, bankoda komşu olduğum için biliyorum, danışmanları başlayamamıştı. Şimdi, bu ortamda yemin etmeyi kabul etmeyen birisinin geri gelmesi acaba yeniden o Dolmabahçe sürecine geri mi dönülüyor diye merak ediyorum. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Gerçekten Cumhurbaşkanı'nın haberi yok muydu? Yani bir şekilde sizin de çünkü açıklamalarınızda öyle bir yumuşama yeniden var gibi gördük." Fakat Akdoğan, bu sorulara yeterli netlikte cevap vermedi.