Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eski Ekonomi Bakanı Ali Babacan’ın yeni parti kuracağı haberleri sonrası AKP'de bundan sonra yaşanabilecek olası gelişmeler tartışılıyor. Ankara'da partiden istifa ve ihraçların devam edeceği tahmin ediliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bir yandan partiden kopuşları önlemeye ve AKP'deki kan kaybını durdurmaya çalışırken, öte yandan da AKP içindeki karşıtlarına karşı sert adımlar atıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partiden kopuşları önlemek için öncelikle Bülent Arınç, Cemil Çiçek, Mehmet Ali Şahin gibi AKP’yle özdeşleşen isimlerin çoğunu Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeliklerine atadı. Ancak Erdoğan, Ankara kulislerinde Davutoğlu ile Babacan'ın ayrı ayrı kuracağı söylenen, Babacan’a daha çok şans verilen yeni partiyle ilgili gelişmelerin siyaset gündeminden düşmesini önleyemedi.

Erdoğan, Babacan cephesi gibi AKP’den istifayı tercih etmeyen eski Davutoğlu ve ekibine karşı “partiden ihraç mekanizmasını” işletti. Erdoğan başkanlığındaki AKP Merkez Yürütme Kurulu’nun eski başbakan Ahmet Davutoğlu, eski milletvekilleri Ayhan Sefer Üstün, Selçuk Özdağ ve Abdullah Başçı’nın partiden ihraç edilmesi için AKP Merkez Disiplin Kurulu’nu harekete geçirdi. Bu adımla da AKP içindeki savaşın fitili ateşlenmiş oldu.

Davutoğlu ekibi yakın markajda

İhracı istenen isimlerden Abdullah Başçı, DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada yeni bir yol haritası belirleyeceklerini söyledi. AKP tabanıyla iletişimlerinin çok kuvvetli olduğunu belirten Başçı, “Biz herkesle konuşuyoruz. Halkımız bizi anlıyor” şeklinde sözlerini sürdürdü.

Ankara kulislerinde konuşulanlara göre Erdoğan, Davutoğlu'yla birlikte hareket ettiğini düşündüğü isimleri yakın markaja aldı. Ekibin nerdeyse tamamını ihraç etmeyi planlayan Erdoğan, bu ekiple bağlantısını kesmek istediği çok sayıda partiliyle de görüşmelerini sürdürüyor. AKP'den yakında yeni ihraçların yanı sıra yeni istifaların da gelmesi bekleniyor.

"Türkiye'de sistem tıkandı”

Peki Erdoğan AKP'deki kan kaybını durdurabilecek mi? AKP’nin kurucu isimlerinden olmasına karşın, AKP ile yollarını ayıran ve CHP milletvekili olarak yoluna devam eden Abdüllatif Şener bu soruyu DW Türkçe’ye yanıtlarken “Türkiye’de sistem tıkandı. Demokrasi tıkandı. Kamuoyu çok mağdur. AKP’den oy kaybı sürecek. Kesin olan budur” sözleriyle yanıtladı.

Babacan ve Davutoğlu ile ilgili gelişmelerin sadece AKP tabanında değil, CHP başta olmak üzere muhalif partiler tabanında da çok konuşulduğunu anlatan Şener, “Bu da, AKP’deki yeni oluşumların AKP oylarına etkisi olacağının açık göstergesi” dedi. Şener, Babacan ve Davutoğlu’nun Erdoğan karşısında başarı şansı için de “Süreci çok iyi yönetmeleri gerekiyor. Doğru bir iletişim stratejisi ile ilerlemeleri şart” yorumunu yapıyor ve AKP’den ihraç edilen isimlerin "ihraç meselesini haksızlık görüp Twitter mesajı atmak yerine, haklarında alınan kararları ciddiye almamaları gerektiğini” savundu.

Erdoğan’ın panik içinde olduğuna dair Ankara’da yapılan değerlendirmeler için de konuşan Şener, “Erdoğan, kendisine muhalif olan herkesin pasif olmasını istiyor. Kimse bir şey yapmasın derdinde. Herkesin kaderine razı olmasından yana. O yüzden bu noktaya daha çok dikkat çekmekte fayda var” dedi.

Siyasetteki dengeler değişecek

Ankara kulislerinde yeni partinin AKP’den yüzde 3’e yakın oy koparacağına ilişkin hesaplar yapılıyor. 31 Mart yerel seçiminde İstanbul’da 13 bin oy farkıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimi yenilettiğini hatırlatan kimi AKP’liler, yüzde 3’lük oy kaybının Erdoğan’ın İstanbul seçimindeki tavrının hatırlanarak değerlendirilmesini istiyor. Bu noktadan bakıldığında AKP’deki olası yeni gelişmelerin siyasetteki dengeleri tamamen değiştireceğine kesin gözüyle bakılıyor.